ALİ ULURASBA
ANKARA -AK Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, beraberinde AK Parti'li Resul Tosun, Alim Tun ve CHP milletvekilleri Muzaffer Kurtulmuşoğlu, Züheyir Amber ve Hüseyin Güler ile birlikte TBMM'de bir basın toplantısı düzenledi. Grup adına açıklama yapan Çömez, ''Hain saldırıyı nefretle kınıyoruz'' derken, ''Bu menfur saldırının zamanlaması, olayları dikkatle izleyenlerin gözünden kaçmayacak bazı ayrıntıları içermektedir. Bu saldırı Irak Geçici Hükümet Konseyi Üyesi Abdülaziz El Hekim'in Türkiye'ye yaptığı ziyaret sonrasına rastlamıştır. Bu ziyarette anımsanacağı gibi Irak'ın geleceği konuşulmuş ve özellikle Türk şoförlerin güvenliği masaya yatırılmıştır. Felluce'de yaşanan ve Türk kamuoyunda derin kaygı ve zaman zaman infial uyandıran operasyonlar sonrasına tesadüf etmiştir. Bu operasyonlar, kamu vicdanında sorgulanmış ve zaman zaman yükselen sesler, beraberinde ABD'ye tepki mitingine dönüşmüştür. Türkiye-Suriye ilişkilerinin yeni bir düzleme oturduğu ve Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Suriye ziyaretinin hemen öncesine rastlamıştır. 30 Ocak 2005'te planlanan Irak seçimleri öncesinde Türkiye'nin Irak'taki demokratikleşme sürecine katkı sağlamayı önerdiği bir döneme rastlamıştır. Tüm bunların analizleri, şüphesiz ki konuyu takip edenler tarafından yapılacaktır'' ifadelerini kullandı.Yaşanan olayların Türk kamuoyunda son derece derin yankılar bulduğuna işaret eden Çömez, şu soruları sordu:
''Güvenlik görevlilerimiz Habur Sınır Kapısı'ndan karşıya tam olarak ne zaman geçmişlerdir? Geçiş esnasında, Habur Sınır Kapısı'nda görevli ABD askerleri ve peşmergeler kimlerdir? Yol güzergahında, güvenlik görevlilerimiz nerelerde durmuştur? Güzergahta bulunan kontrol noktalarında görev alanlar kimlerdir? En son kontrol noktasından ne zaman geçilmiştir ve saldırı bu geçişten ne kadar sonra olmuştur? Son kontrol noktasındaki peşmerge görevlileri kimlerdir? Bunların kimlerle temasları olmuştur? Musul'a yaklaşık 20 kilometre gerçekleşen bu saldırının ABD'li tanıkları kimlerdir? Öldürülen teröristlerin otopsi sonucu nedir? Olay yerinde 350 m mesafede bulunan ABD birlikleri de seçilen hedefler arasında mıdır? Kullanılan silahların özellikleri nelerdir? Bunlara ve daha birçok soruya cevap aranmaktadır.''
''Bu katliamın arkasında kim vardır?'' diye soran Çömez, ''Eşkiya çeteleri mi? Radikal terör odakları mı? Direnişçiler mi? Açıklanmayan derin odaklar mı? Yoksa PKK/KONGRA-GEL mi? Bunun izanı için ABD'nin Türkiye ile işbirliği içinde olması ve ortak araştırma ve soruşturma yapması şarttır. ABD, artarak devam eden Türk kamuoyunun hassasiyetini yakından izlemektedir. Irak'ın kuzeyinde barınan PKK militanları için, Türkiye ile ortak çalışma zemini oluşturmalı ve ABD Türkiye'nin yanında olduğunu sözleriyle değil, eylemleriyle ortaya koymalıdır. Bu müttefik ve dost olmanın en temel şartı ve gereğidir'' ifadelerine yer verdi. ABD'nin binlerce mil öteden, Irak'a barış ve demokrasiyi getirmek amacıyla geldiğini belirten Çömez, ''Dünya kamuoyunun inanmasını istiyorsa, PKK'nın yok edilmesi için bir an önce Türkiye'ye destek vermelidir. ABD gelenekleri olan ve kendi tarihinden ders alan bir ülkedir. 1891 yılında yaşanan 'Baltimore' hadisesinde, Başkan Benjamin Harrison'un takındığı tavır hafızalarımızdadır. Bugün Türk kamuoyu, 113 yıl önce ABD'nin isyancılara karşı takındığı tavrı konuşmaktadır. Unutulmamalıdır ki Türkiye de gelenekleri olan bir ülkedir'' diye konuştu.
Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Çömez, bir gazetecinin, ''Bir eski Başbakan, Sayın Ecevit, Türkiye'nin Kuzey Irak'a girmesi gerektiğini söyledi. Bu konuda sizin değerlendirmeniz nedir?'' sorusuna Türkiye'nin parlamentosuyla, devletiyle hükümetiyle ve kamuoyuyla gerekli olması halinde her türlü kararı alabileceği cevabını verdi. Musul'da Türk güvenlik güçlerinin şehit edilmesi ile ilgili ABD üzerinde bazı şüpheler bulunduğunun hatırlatılmasına ise Çömez, ''Kişisel bir izlenimim yok'' dedi. Çömez, Türkiye ile ABD'nin ortaklaşa çalışmalar yürüterek bölgede sükuneti sağlayabileceği mesajını da yineledi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:30