Bir banka, soyulabilir, içi boşaltılabilir, çeşitli yolsuzluklara maruz kalabilir. Ama bir bankaya 'tecavüz' edilir mi? Evet edilir. Vakıfbank'ın yeni genel müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Ahmet Kaçar 'Vakıfbank tecavüze uğramış' diyor. Halen niyet mektubu uyarınca çoğunluk hisselerinin satışı gündemde olan bankanın yüzde 35'lik hissesinin çalışanların sosyal güvenlik sandığına satışı çalışmaları hızla ilerliyor. Daha önce yapılan ihalelerde ilgilenen bankalar-alıcılar son anda teklif vermedi. Ama daha önce bu köşede defalarca yazdığımız gibi Vakıfbank'ın tüm 'sırlarına-belgelerine' vakıf oldu. Nitekim, bu ihale sürecinden sonra, örneğin maaş ödemelerini Vakıfbank'tan yapan kurumlar ne hikmetse birden 'ihaleci' bankalara geçmişler. Kredi kartı müşterileri ve diğer bankacılık faaliyetlerinde de öyle olmuş. Vakıfbank büyük ölçüde kan kaybetmiş. Genel Müdür Kaçar 'Şimdi bankayı yeniden yapılandırıp, o eski güzel günlerine döndürmek, karınca ayaklarından, fil ayakları üzerinde durdurmak için çalışmaları başlattık' diyor.
Bankanın mevduat yapısını, müşteri portföyünü yeniden yapılandırmak için strateji hazırlanıyor. Yüzde 35 hisse banka çalışanlarına satılmak üzere Dünya Bankası da bu uygulama konusunda ikna olmuş. Şimdi haziran ayına kadar resmi prosedür ve sandığın varlıkları ile, ödenebilecek tutar tespit edilecek. Hazırlanan satış planı hükümete sunulacak. Hükümet de 'olur' derse, ekim sonunda da hisse devri yapılacak. Genel Müdür Kaçar, ondan sonra da bankanın tekrar ayağa kalkması, personelin yeniden moral bulması için asgari beş yıl gerektiğini söylüyor. Tabii bu arada geçmiş dönemle ilgili olarak 'hiçbir şey, yapanın yanına kar kalmayacak' demeyi de ihmal etmiyor.
Zülfikar Doğan
Akşam
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:55