DİYARBAKIR - Tanrıkulu, Baro Eğitim Merkezi''nde düzenlediği basın toplantısında, özel hayatın gizliliği ve iletişim özgürlüğünün yasalarla korunduğunu, Türkiye''nin taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi''nin 8. maddesinin de özel yaşam ve aile yaşamına koruyucu düzenleme getirdiğini anlattı.
Bu temel hak ve özgürlüklerin çok istisnai hallerde sınırlanabileceğini söyleyen Tanrıkulu, Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Yasası''nda sayılan belirli suçlar nedeniyle hakkında soruşturma yürütülen ve çok ciddi suç şüphesi bulunan kişiler bakımından kolluk makamlarının elde ettiği kanıtlar da eklenerek sınırlı sürelerle iletişimin izlenmesine karar verilebileceğini belirtti. Tanrıkulu, ''''Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tamamı hakkında uygulanmak üzere telefon dinleme kararı asla verilemez'''' dedi.
Diyarbakır MİT Bölge Başkanlığı''nın isteği üzerine, Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen 6 Mayıs 2005 tarihli iletişimin dinlenmesi kararının tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının kapsadığını ifade eden Tanrıkulu, kararda herhangi bir sanık, şüpheli veya zanlı isminin belirtilmediğini söyledi.
Tanrıkulu, ''''Suçun işlendiği yer itibarıyla Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde suç duyurusunda bulunuyoruz'''' dedi.
Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 12:17