Gündem
  • 30.11.2003 14:03

TERÖRİSTİN RUH HALİNİ İNCELEYEN UZMANLARDAN ŞOK İFADELER!...

BAYAZIT CEBECİ ANKARA - Teröristler üzerinde yapılan araştırmalar, birkaç saat önce çocuklarıyla beraber bir aileyi öldüren bir teröristin hiçbir şey olmamış gibi evine döndüğünde kendi çocuklarını kucağına alıp sevebildiklerini ortaya çıkardı. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdülkadir Çevik, Polis Dergisi'nde yayınlanan ''Psikopolitik boyutlarıyla terörizm ve terörist psikolojisi'' başlıklı makalesinde teröristin ruh halini ortaya koyuyor. Araştırmada, terörün kişiler tarafından yapıldığı vurgulanarak, ''Bireyin psikolojisinin grup süreçleri tarafından nasıl etkilendiğini bilirsek bireylerin terörist etkinliklere nasıl girdiklerini anlayabiliriz'' denilmekte. Yayın organlarının halkı, teröristlerin akıl hastası olduğu yönünde inandırmaya çalıştığı belirtilen araştırmada, yakalanan teröristler üzerinde yapılan araştırmada herhangi bir psikopatoloji saptanmadığı kaydediliyor. Terörist olan kişilerin ya kendi aileleri ya da başka etnik grupların üyelerini kurban olarak seçtiklerine işaret edilen yazıda, ''Aile içinde ensest, alkolik babanın çocuklarını dövmesi, grup içinde en temel insan haklarının sağlanması gibi durumlar kişisel sınırların yok olmasına neden olur. Bireyin kişisel güvenliğine ilişkin inancı zarar görür veya yıkılır. Terörist, herhangi bir çıkış bulamadığı zaman kendi içindeki öfkeden korkar ve bunu yönelteceği bir 'kurban' seçer. Bazı çalışmalar teröristin belli bir travmatik yaşantıdan sonra terörist olmaya karar verdiğini göstermiştir. Örneğin; Montville'nin İsrail, Kuzey İrlanda'dan teröristler üzerinde yaptığı çalışmalarda bunların işkenceden sonra terörist olmaya karar verdiğini görmüştür'' deniliyor. EGO BÖLÜNMESİ Teröristin kendileri dışındaki diğer grubu öç alınacak nesne olarak görmesinde grup özdeşiminin baskısının tarihsel rol oynadığı belirtilen araştırmada, bazı durumlarda ise kurban seçiminde kişisel tercihlerin ön plana geçtiği vurgulanarak, grupta düşman ile savaşmanın baba ile savaşmaktan daha kolay olarak hissedildiği ifade ediliyor. Teröristlerin akıl hastası olmamasına rağmen ruh sağlığı açısından ele alındığını, egonun bölünmesine dikkat çekiliyor. Normal insanlarda da ego bölünmesinin yaşandığı vurgulanarak, teröristin de günlük yaşamında normal insan gibi davrandığı fakata insanlık dışı eylemlerini egosundaki bölünme ile gerçekleştirdiğine işaret edilmekte. Egolarında bölünmenin topluma da yansıyabileceği ifade edilen araştırmada, ''Bunun sonucu olarak toplumun bir kesiminin teröristin bu bölünmüş egosunun farklı özellikleriyle empati yapıp sempati duyabilirler. Bu bölünmede teröristin çocukluk döneminde bilinç dışında yaşanan 'iyi ben' ve kendinden dışlanan 'kötü ben' ayrışması en temel özelliktir. Bu tür bir yapıya sahip olan birey kendi grandiyoz benliğini idealize eder. Kendi güçsüz yönlerini ve nefret ettiği yanlarını bölerek ayırır ve diğerlerine yansıtır. Bölünme ve dışlaştırma mekanizmalarını oldukça bağlı olan bu bireyler, zor durumlarının ve acıların kaynağının dışarıda olduğunu düşünürler. Dışarıda suçlayacak düşman ararlar. Bu bireyler, terörizmde politize olmayı oldukça çekici bulurlar. Yaşamlarının yanlış giden durumları için 'Bu biz değiliz, bu onlar, onlar bizim sorunlarımızın nedeni' görüşü ve duygusu, bu grubu psikolojik olarak doyurur. Bu tip bölünme yaşayan kişi etnik terörizme kolaylıkla bağlanabilir. Bunlar grup egosunu biz 'iyi' ve biz olmayan 'kötü' diye ayırırlar'' deniliyor. ''TERÖRİSTLER, KENDİ AİLE YAŞANTILARI İÇİNDE OLDUKÇA SEVECEN VE NAZİKTİRLER'' Teröristlerin bu sayede suçluk duygusu yaşamadıkları belirtilen raporda, ''Örneğin; terörist kişiler, intikam duygularını terörist etkinliklerle doyururlar. Kendi aile yaşantıları içinde oldukça sevecen ve naziktirler. Birkaç saat önce çocuklarıyla birlikte bir aileyi öldürdükten sonra hiçbir şey olmamış gibi kendi çocuklarının kucaklarına alıp sevebilirler'' ifadeleri yer alıyor. Terörist bir gruba giren kişinin ilk defa kendisini bir yere ait hissettiğinin görüldüğü işaret edilen araştırmada, özellikle radikal ideolojik teröristler için küçük gruba ait olmanın çok önemli olduğu vurgulanarak, ''Çünkü bu kişiler büyük gruplar içinde kaybolduklarını hissederler. Etnik teröristler ise kendi terörist etkinliklerini olduğu gibi kabul eden büyük gruplar içinde kabul görürler'' diye açıklanmakta. ''Terörü devam ettirmek terörist için kimliğini doyuran önemli bir gıda gibidir'' denilen araştırmada şunlar söyleniyor: ''Terörizmi tamamıyla ortadan kaldırmak güçtür ancak empati yaparak sempati duyanların desteğini azaltmak bir ölçüde mümkün olabilir. Bunun için özellikle politik terörizme en uygun çözümlerden biri ülkenin politik sistemi içinde ayrılıkçı ve hatta radikallere bile yer vermektir. Böylece terörizmden vazgeçiş sürecinde terörizmi sürdüren teröristler kendilerini bir yer bulabilir. Bu yer radikal olabilir, fakat bu toplumda kabul gören bir yerdir. Bu meşru alana kayma teşvik edilerek terörizme kayış engellenebilir.'' Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:09

İLGİLİ HABERLER