TÜİK başkanı'ndan CIA açıklaması
Aydemir, TÜİK'te düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'de Avrupa Birliği sürecinin getirdiği en önemli kurumsal değişimin Türkiye İstatistik Kurumu'nda olduğunu düşündüğünü belirtti.
Resmi istatistik ilkelerinin Türkiye İstatistik Kanunu'nda yer aldığını hatırlatan Aydemir, bu ilkelerin bazılarını çok iyi uyguladıklarını, kimisinin uygulamasında ise eksikliklerinin olduğunu ifade etti.
Aydemir, bu ilkeler arasında yer alan mesleki bağısızlık ve şeffaflık ilkelerinin altını çizerek, resmi istatistiklerin kalitesinin geliştirilmesi için istatistiklerin, güvenilirlik, tutarlılık, tarafsızlık, istatistiki gizlilik, güncellik ve şeffaflık ilkelerine göre hazırlandığını vurguladı.
Kanundaki ''Programın uygulanmasında kurum çalışanları ile diğer uygulayıcı birimlere, veri kaynakları, istatistiki yöntem ve süreçlerinin seçimi, dağıtımın içerik şekil ve zamanı ve istatistiki gizliliğin uygulanması başta olmak üzere başka bir konuda talimat verilmez'' maddesine dikkati çeken Aydemir, ''Verilere müdahale ediliyor, işsizliği düşürmek için şöyle yapılıyor veya enflasyonu düşürmek için böyle yapılıyor' diye sık sık yazılar çıkıyor. Bunların hiçbirinin doğru olmadığını kesinlikle söyleyebilirim'' diye konuştu.
-''Ne bir talimat geldi ne de tavsiye''-
Aydemir, kanun ile birlikte kurumda teknik ve mesleki bağımsızlığın yanında idari bağımsızlığın da sağlanmış durumda olduğunu belirterek, ilgili maddelere göre, başkanın 5 yıl için atandığını ve atanma şartlarını kaybetmediği sürece, sağlık problemi olmadığı sürece başkanın görevden alınamadığını bildirdi.
Bu kanunun şimdiki hükümetten çıktığına dikkati çeken Aydemir, ''Ben 15-16 aydan beri başkanım. Bana herhangi bir istatistik konusunda erken vermek, 'şu şekilde açıkla, bu şekilde kullan' şeklinde hiç bir yerden ne bir talimat geldi ne de bırakın talimatı tavsiye bile gelmedi'' dedi.
Aydemir, süregelen çalışmaları hakkında bilgi vererek, eğitim stratejisi, insan kaynakları stratejisi, iletişim stratejisi ve bilişim stratejisi üzerinde çalıştıklarını, bunları birkaç ay içerisinde hayata geçirebileceklerini ifade etti.
Kurumsallaşmayı artırmak istediklerinin altını çizen Aydemir, yapacakları çalışmaları stratejilere dayandırmak istediklerini belirtti.
-''Büyük haksızlık yapıldığını düşünüyorum''-
Birol Aydemir, 3 Aralık 2012 tarihinde açıklanan enflasyon verileri ve 15 Ocak'ta açıklanan Hane Halkı İşgücü istatistiklerinde yapılan hataların ardından yapılan haberlerin bazılarına çok üzüldüğünü belirterek, ''Büyük bir haksızlık yapıldığını düşünüyorum. Çok yanlış yorumlar ve çok yanlış öneriler veya bilgilerle hareket edildi''dedi.
Yeniden yapılanma sürecinde daire sayısını artırdıklarını ifade eden Aydemir, ''11 olan teknik daire sayısını 16'ya çıkardık. Bu dairelere atamalar yaptık. Bu atamalarda vekaletle atama çok olduğu için hataların buradan kaynaklandığına dair yorumlar yaptılar. Gerçekten çok üzüldüm. Bunun erken açıklamayla bağlantı kurulması gerçekten manidardır'' diye konuştu.
Aydemir, kurumun hiç bir şeyi tesadüfen veya aklına geldiği gibi yapmadığını belirterek, kurumun hep ilke ve standartlarıyla hareket ettiğini söyledi.
İstatistik Konseyi'ne yeni üyeler katıldığını dile getiren Aydemir, bir sonraki İstatistik Konseyi toplantısının 28 Mart'ta olacağını bildirdi.
İstatistikte kalite konusunu diğer kurumlara da yaymak için çalışmalara başladıklarını kaydeden Aydemir, 64 kurumda durum tespiti yapıldığını, kurumların 24'ünün istatistik birimi olmadığını söyledi.
-''Aynı dili kullanmak için, aynı sınıflandırma kullanılmalı''-
Aydemir, istatistik sisteminin iyileştirilmesi gerektiğini, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve Gümrük ve Ticaret Bakanılığı'nın dahil olduğu 9 kurum ile beraber ''NACE'' isimli uluslararası ekonomik sınıflandırma yaptıklarını dile getirdi.
Ortak dili kullanmak için aynı sınıflandırmanın kullanılması gerektiğini belirten Aydemir, ''Bundan sonra bütün kamu kurumları bu sınıflandırmayı kullanırsa, 'ayakkabı sektöründe kaç işletme var' ve 'kaç kişi çalışıyor' denildiğinde Maliye'den alınan veri de, SPK'dan alınan veri de, TOBB'dan alınan veri de aynı olması lazım'' diye konuştu.
Aydemir, yapılan çalışma sonrasında kimin hangi sektöre gireceğinin net bir şekilde belli olduğunu vurguladı.
-Ölüm bildirim sisteminde düzenleme-
Aydemir, ölüm bildirim sisteminin de yeniden düzenlendiğine işaret ederek, eski sistemde bir ölüm olduğunda 4 form düzenlendiğini ve ayrı ayrı kurumlara verilmek zorunda olduğunu hatırlattı.
Dünya Sağlık Örgütü'nün bu istatistikleri takip ettiğini ve eski sistemde TÜİK'in bu istatistikleri yaklaşık 2 yıl geç açıklamak zorunda kaldığını belirten Aydemir, bu sistemi baştan aşağı değiştirdiklerini, bütün hastanelerde ölüm formlarının elektronik sistemde yazılmaya başlandığını söyledi.
''CIA'nın açıkladığı şey yanlış
Türkiye İstatistik Kurumu Başkanı Birol Aydemir, Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı CIA'nın Türkiye nüfusuna yönelik açıkladığı verinin yanlış olduğunu, Türkiye'nin nüfusunun TÜİK'ten öğrenilmesi gerektiğini belirterek, ''Yurtdışındaki vatandaşlarımızla TC kimlik numarası almış yaklaşık 80 milyon vatandaş var. Ama biz bu ülkede yaşayanları açıklıyoruz. CIA onu da almış olabilir'' dedi.
Aydemir, TÜİK Konsey Salonu'nda düzenlediği toplantıda basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
TÜİK'in açıkladığı tüm verilerin kabul görmesi için uluslararası kriterlere uygun olması gerektiğini dile getirerek, her türlü uygulamada uluslararası standartlara uyum çabası içinde olduklarını söyledi.
Bir gazetecinin ''erken veri yayımlama konusunda Fransa'daki istatistik kurumunun örneğini verdiniz. (Benzer durumların yaşanmayacağı konusunda garanti veremeyiz) demişler. Siz de garanti veremiyor musunuz-'' sorusu üzerine Aydemir, ''Fransa aslında çok samimi davranmış. Biz böyle bir şey söylemiyoruz. Dediğimiz şu; Bundan sonra böyle bir şey olmaması için elimizden gelen bütün gayreti ve çabayı göstereceğiz. Hatalarımızdan ders alıp bütün süreçleri gözden geçiriyoruz ve gerekli düzeltmeleri yapıyoruz. Bu ileride hiç hata yapmayacağız... Hayır ben bunu diyemem. Belki hiç hata yapmayacağız. Belki yapacağız. Bunu bilmiyorum. Ama biz hata yapmamak için elimizden gelen maksimum gayreti göstereceğiz'' diye konuştu.
Kiracı ve ev sahibi oranlarına ilişkin bir soru üzerine Aydemir, kiracı ve ev sahibi dışında kalan üçüncü oranın, kira vermeden örneğin bir akrabasının evinde oturanların oranını oluşturduğunu bildirdi.
-''Ambargolu yayınlanmasını değerlendiririz''-
Aydemir, nüfus projeksiyonuna ilişkin bir soruyu yanıtlarken de ''Projeksiyon açıklandığında en uzun yaşam süresinin hangi ilde olduğuna cevap vereceğiz. Fazla değil birkaç hafta içerisinde'' dedi.
''TÜİK istatistiklerinin erken açıklanmasının önüne geçilmesi için (ambargolu) ifadesinin kullanılmasının'' önerilmesi üzerine de Aydemir, bu önerinin değerlendirilebileceğini söyledi.
CIA'nın Türkiye nüfusunun 80 milyona yakın olduğunu açıkladığının belirtilerek, 'Hangi veri doğru. CIA ile görüşmeniz oldu mu-'' sorusuna şu yanıtı verdi:
''CIA'nın açıkladığı şey yanlış. Bizim nüfusumuzu bizden öğrenin. Biz iddia ediyoruz; Bizim nüfusumuzu bizden daha iyi kimse açıklayamaz ve CIA'nın yaptığı şey yanlış. Net. CIA diğer ülkelerde de yanlış yapmış, sadece bizde değil. İki olasılık var. Yurtdışındaki vatandaşlarımızla TC kimlik numarası almış yaklaşık 80 milyon vatandaş var. Ama biz bu ülkede yaşayanları açıklıyoruz. CIA onu da almış olabilir. CIA bizim önceki verileri de almış olabilir.
Siz bize inanın, CIA'nın rakamları doğru değil. Kayıt sistemi kurduk, öleni, doğanı, göç edeni, hepsini takip edebiliyoruz. Bu konuda aslında oldukça güvenilir, yüzde 100'e yakın verilerle çalışıyoruz.''
-Turizm gelir ve gider verileri Şubatın ilk yarısında-
Aydemir, başka bir soru üzerine, ödemeler dengesini Merkez Bankası'nın sorumluluğunda olduğunu, bu konuda bir değişiklik olmayacağını söyledi.
Şubat ayının ilk yarısında turizm gelir ve giderlerinin revize ettikleri verilerinin açıklanacağını anlatan Aydemir, gelir açısından bu verilerin 2001'e kadar geri götürüleceğini ifade etti.
Aydemir, turizm verilerine ilişkin revizyonun bir kısmının cari açığı etkileyeceğini, yeni eklenen gelire ilişkin verilerin cari açığın düşmesine neden olacağını, eskiden de var olan kalemlerin ise bir etki oluşturmayacağını söyledi.
Cari açığın ne kadar düşeceğinin sorulması üzerine de Aydemir, bunun, verilerin açıklanacağı gün belirtileceğini bildirdi.
Başkan Aydemir, ''Erken veri açıklaması yapan ülkelerden örnekler verdiniz. O ülkelerde istifa var mı acaba-'' sorusu üzerine şöyle konuştu:
''Eğer bu şekilde bir hatadan istifa edilecekse en son istifa etmesi gereken biz oluruz. Çünkü şeffaf bir şekilde hatamızı söyleyip özür diliyoruz. Dolayısıyla istifa edecek bir durum görmüyorum ben. Hata yapanın istifa ettiği bir kurumda çalışan bulamazsınız. Vicdanen rahatım. Benim böyle bir makam derdim olmadığını bilmeniz lazım. Benim bir yerden ayrılmam için iki saat yeterlidir, toplanmam için. Böyle bir uygulama sistemi yanlış. Ben gösteririm; o haberi yazan istifa mı edecek-''
