TÜRKİYE-AFGANİSTAN ARASINDAKİ BÜTÜN KONUŞMALAR DİNLENİYOR!..

ÖNLEMLER İstanbul’la sınırlı değil. Güvenlik önlemleri, Afganistan’a kadar uzanıyor!..

Gelecek hafta İstanbul’da NATO zirvesi toplanıyor. Zirve için alınan önlemler, Türkiye’de yeteri kadar yankı yaratıyor. Hem ilgi çekiyor, hem tepki. Ama, güvenlik açısından dünya çapında bir örnek.

Güvenlikte ilk kaygı, herhangi bir terör eylemi. Bu tür eylemi yapacak örgütler de belli. Yerleri de belli. Onların yuvası Afganistan. Bu nedenle, bir süredir Türkiye ile Afganistan arasındaki tüm telefon konuşmaları dinleniyor!..

Kim bunu yalanlarsa, asıl yalanlanması gereken, bunu yalanlayan kişi!.. Kabil’de dinlemenin değişik örneklerini biliyorum ve tanık oluyorum. Terör denilince, akla El Kaide ile birlikte, Taliban geliyor. Onlar da Afganistan’da.

TV’DE 11 EYLÜL KASETLERİ

Bir zamanlar TV’leri kazığa geçiriyorlar!.. Müzik kasetlerini!.. Kadınlara olmadık işkenceler... Erkeklerde olmadık tıraş denetimleri...

Şimdi ise Kabil’den Taliban’ın yuvalandığı güneye giderken, hemen her dinlenme yerinde TV’ler çok gözde!.. Çünkü Talibanlar kasetlere alınan 11 Eylül saldırısını TV’ye koyup, karşısında kahkahalarla gülüyorlar. Binbir türlü el kol hareketleri ve naralar arasında saldırıyı tekrar tekrar izliyorlar.

Zorlu gelince sokağa çıkıldı

İSAF, ya da Uluslararası Güvenlik Yardım Gücü, işte bizim askerin de Afganistan’da katıldığı güç. Önce, görev alanı Kabil ile sınırlı iken, geçen Ekim’de tüm Afganistan’a yayılıyor.

NATO’daki en üst sivil temsilci Hikmet Çetin. Afganİstan’da NATO’nun askeri kanadı ise İSAF. Halen bir Kanadalı general komutasında. 2002 Haziran’ı ile 2003 Şubat’ı arasında, bu görevi altı ay süreyle Tümgeneral Akın Zorlu yürütüyor. Ülkedeki güvenliği bu NATO gücü sağlıyor. Komutan altı ayda bir değişiyor. Hikmet Çetin’in ofisi İSAF içinde.

Şu anda bizim 146 askerimiz var. NATO’nun ek olarak talep ettiği askerin yine buraya gönderilmesi söz konusu. Şimdiki komutan General Rick Hillier ile sohbet ediyorum. Hillier:

‘Kabil’de sokağa çıkma yasağı vardı. General Zorlu döneminde hiçbir olay çıkmadı ve sokağa çıkma yasağı kalktı. Ama bir asker için altı ay çok kısa bir süre. Aslında bir yıl olmalı. Tam her şeyi öğreniyoruz, görev sona eriyor.

Biz istikrarı ve güvenliği sağlamak üzere buradayız. Siyasal görev Sayın Bakan Çetin’de. Onunla olaylara aynı açıdan bakıyoruz ve çok iyi anlaşıyoruz.’

Yedi bine yakın NATO, yirmi bini aşkın ABD askeri Afganistan’da güvenliği sağlayan askeri güç. Ne var ki ne Taliban liderleri, ne Bin Ladin hálá yakalanabilmiş değil. General Hillier:

‘Onlar neden yakalanamıyor, diye soranlar, gelsin Afgan dağlarını görsün, Afgan insanını tanısın!.. Böyle bir ülkede bir kişi her yerde saklanabilir.’

Kabil ve Afganistan tam bir savaş alanı. Her yerde asker, tank, tüfek. İş artık öyle abartılı noktalara geliyor ki, örneğin bazı otellerin kapısında ‘Silahla girilmez’ levhaları asılı.

Pakistan, Talibanlaşıyor

Pakistan hızla Talibanlaşıyor. Taliban medreselerde yayılıyor. Yaklaşık elli bin medresede, bir milyon insan Taliban eğitimi alıyor. Bunlar arasında Türkler de var.

Afganistan ile Pakistan arasındaki sınırda toplam 348 geçiş noktası var.

Kırgızistan ya da Özbekistan’a sızmaları zor, çünkü o ülkelerde laiklik ön planda. Buna karşılık, özellikle Arap Dünyası’nda Taliban revaçta. Çünkü Arap sosyalizminin başarısızlığı, radikal İslam’ı davet ediyor. Radikal İslam, günümüzde Taliban’la iktidar arıyor.

Afganistan’da Taliban rejimi 11 Eylül ile sona eriyor. Kendi kendini eriten bir iktidar!.. Şimdi Pakistan-Afganistan sınırında yirmi bin Amerikan askeri, Taliban ve El Kaide ile savaşıyor. Ama onları bitirmek kolay değil.

Taliban’ın en büyük yuvası Pakistan. Sorun orada çözülmedikçe, hem Afganistan hem de çevre ülkeler bundan çok zarar görüyor.

Şorta makas saça tıraş

STADYUMDA yeşil çimlerin yanı sıra toprak boşluklar göze çarpıyor. Oraları infaz yerleri!.. İnsanların kılıçla idam edildiği yerler!.. Maçta, devre arasında!.. Birkaç bin kişinin gözleri önünde!..

Taliban döneminde top yasak. Ya da günah. İdamlar yine stadyumda. Ama, idam seyretmeye elbette kimse gitmiyor. Bunun üzerine, maçlara yeniden başlanıyor. Ve idamlar devre arasında yapılıyor. Maç var ama, özel kıyafetle. Formalarda şort yerine uzun paçalı don var. Hatta bu kurala uymayan Pakistan Milli Takımı’nın saçları kesiliyor, şortları makaslanıyor, uzun paçalı donlarla ülkelerine dönüyor Pakistanlı futbolcular.

1994 ile 2001 arasında, 11 Eylül’e kadar, Taliban Afganistan’da, çağdışılık adına ne varsa hepsini sergileyerek iktidara geliyor. 96’da Kabil’i ele geçiriyor. Taliban lideri Molla Muhammed Ömer kendini Halife ilan ediyor. NATO’nun Afganistan temsilcisi Hikmet Çetin bugün ‘NATO olarak, yakaladığımız her Taliban’ı Afgan yetkililere teslim ediyoruz’ diyor.  

HÜRRİYET