Graham Fuller, Los Angeles Times gazetesinde yayınlanan makalesinde, Türk-Amerikan ilişkilerini masaya yatırdı. CIAnın eski Ortadoğu masası şefi olan Graham Fuller, Amerikan basınında Türkiye''ye yönelik eleştirilerin arttığına dikkat çekerek ''''Türkiye''yi silmeyin. Türkiye ABD karşıtı değil, bağımsız'''' dedi. Fuller, yazısında şu çarpıcı yorumları yaptı:
ABD medyasında ''Eski müttefikimiz aşama aşama Amerika karşıtı haline geliyor'' şeklinde bir fikirbirliği oluştu. Türkler''in Washington''un politikalarını eleştirdiği doğru. Son anketlere göre, Türkler''in yüzde 82''si ABD karşıtı. Türkiye işgali senaryosu üzerine kurulu Metal Fırtına adlı kitap en çok satanlar listesinde yer alıyor. Fakat bu yaşananlar, yeni bir Türk gerçekliğini yansıtıyor. Türkiye''de, ABD''nin liderliğine karşı güven, bütün dünyada olduğu gibi düştü. Türkler artık Washington''un politikalarını otomatik olarak kabullenmiyor.
Hükümete destek var
Ankara, ABD''nin Irak, İran ve Suriye politikalarının ulusal çıkarlara zarar verdiğini düşünüyor. Bu yüzden Türkiye''de ABD politikalarına karşıtlık, artık ortak bir fikir haline geldi. Laik kesim, milliyetçiler, Kemalistler ve solcular, Washington''u Erdoğan''dan daha çok eleştirdi.
Türkiye''nin, Bush yönetiminin politikalarına karşı çıkmasının ardında stratejik düşmanlık yattığını düşünmek tehlikeli olur. Ayrıca ABD''li siyasetçilerin, Türkiye''de demokratik seçimle göreve gelen ılımlı İslami hükümetin ABD yanlısı olmadığını ve ülke liderliğini değiştirmek için baskı uygulanması gerektiğini düşünmesi basiretsizlik olur.
Tek model Türkiye
Aslında Türkiye''nin gerçekleştirdiği demokratik reformlar Amerikan çıkarlarıyla örtüşüyor. Ankara, Kürtler''in hoşnutsuzluğunu gidermek için olumlu adımlar attı. Ermenistan dahil bütün komşu ülkeleriyle ilişkilerini geliştirdi. Arap ülkeleri şimdiden Türkiye''yi imrenerek izlemeye başladı. Bağımsız, demokratik, reformcu ve AB adayı Türkiye''den başka hiçbir şey bölge için daha olumlu bir model oluşturamaz. Washington''un Türkiye''yi korkutma ya da ABD''nin hükümet politikalarıyla aynı çizgiye getirme çabaları geri tepecektir. Yeni dünya düzeninde tek taraflılığın da sınırları vardır. Türkiye bizim için kayıp değildir; sadece kendi gücümüzün sınırlarına gerçekçi bir şekilde bakmalı, diğer ülkelerin ulusal duygu ve çıkarlarını görmezlikten gelmenin risklerine karşı duyarlı olmalıyız ve çıkarlarımızla ilgili uzun vadeli bir görüş benimsemeliyiz. Türkiye iyi gidiyor.
Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 11:52
