"TÜRKİYE'DE KADINLARIN YARISI, ERKEKLERİN DÖRTTE BİRİ OBEZ"
DURAN FİDAN
ADANA (İHA) - Hürriyet Gazetesi ile ABD'nin önde gelen kalp merkezlerinden Cleveland Kliniği'nin işbirliğiyle Adana'da düzenlenen "Kalpten Konuşuyoruz, Kalp ve Damar Hastalıkları" konulu toplantı büyük ilgi gördü.
Adana Hilton'da bugün halka açık olarak yapılan toplantıda, Cleveland Kliniği'nde görevli Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Tuzcu ile 4 Amerikalı uzman doktor kalp ve damar hastalıkları konusundaki görüşlerini açıkladı, soruları cevapladı.
Toplantıda konuşan Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Tuzcu, kalp ve damar rahatsızlıkları konusunda Türkiye'nin önde gelen ülkelerden olduğuna dikkat çekerek, bu hastalıkların risk faktörleri arasında sigara, hipertansiyon, diyabet ve yanlış beslenmenin başta geldiğini söyledi. Hareketsiz bir yaşam, sigara kullanma, stres, olumsuz yaşam şartlarının şişmanlık, hipertansiyon ve kalp hastalığını tetiklediğine işaret eden Prof. Dr. Tuzcu, her insanın düzenli kolesterol ve LDL (kötü yağ) kontrolü yaptırması gerektiğini belirterek, "LDL damar sertliğini artırır. LDL'nin önlenmesi kalp krizi ve felci önemli oranda azaltır. HDL'nin (iyi huylu yağ) Türk insanında düşük olduğunu da belirten Tuzcu, sağlıklı yaşamda spor ve sağlıklı beslenmenin en güvenilir yol olduğunu ifade etti. Tansiyon rahatsızlığının da kalp krizlerine yol açabileceğine dikkat çeken Tuzcu, tansiyonun günün her saatinde değişebileceğini, bu açıdan dikkat edilmesi gerektiğini, yükselen her tansiyon biriminin kalp krizi riskini yüzde 2 artıracağını anlattı.
Şeker hastalarının kalp krizi riski en yüksek insanlar olduğunu, bu açıdan herkesin önce kilosuna çok dikkat etmesi gerektiğini belirten Tuzcu, "Fazla kilo hiçbir zaman normal değildir. Yaşlı olmak, kilolu olmayı gerektirmez. Türkiye'de erkeklerin dörtte biri, kadınların yarısı obezdir. Özellikle de karın bölgesi şişmanlığı çok yüksek. Şeker hastalarının çoğu da fazla kilolu insanlar. Sigara da kalp krizinin baş nedenidir. Damar sertliğini de 3 kat artırır" dedi.
Kalp rahatsızlıklarının ortaya çıkarılması için kullanılan efor testinin, ancak hastalığın yüzde 70 oranına ulaşması durumunda ortaya çıkabileceğine de dikkat çeken Prof. Dr. Murat Tuzcu, anjiyonun da teşhisi teyit için yapıldığını belirtti. Bir kez kalp krizi geçiren insanın kalbinin bir bölümünün öldüğünü söyleyen Dr. Tuzcu, "Her kalp krizi, bir fabrikadaki 4 silindirden birinin durması demektir. İkinci kriz ikinci silindirin durmasıdır. 3. kriz ya öldürür ya da kalp yetmezliğine yol açar" diye konuştu.
ABD'li uzman doktorlar da, soru cevap bölümünde kolesterol düşürücü ve tansiyon dengeleyici ilaç kullanmaktan korkulmamasını istedi. Uzmanlar, "Bugüne kadar kimse kolesterol düşürücü ilaçtan ölmedi. Yan etkileri varsa bir başka ilaçla değiştirilebilir. Tansiyon düşürücü de düzenli ve dikkatli kullanıldığında zararsızdır. Ancak ileri yaşlarda dozu artırmak gerekebilir. Tansiyon düzensizliğinin kalp ve beyine zarar vermesi mutlak vaktinde önlenmelidir. Greyfurt suyu da ilaçlarla aynı anda değil, değişik saatlerde içilmelidir. Sağlık için daha az ama sık gıda almak gerekir. Kalp krizi geçiren kişiler günde 1 kez bebe aspirinini yaşam boyu kullanmalıdır. İlaçların yanında ne gibi gıda alınabileceği de iyi bilinmelidir" şeklinde konuştular.
