Körfez ülkeleri için uygulamaya konulacak model ile ilk etapta 3 milyar dolarlık kaynağın Türkiye'ye geleceğini belirten Bakan Unakıtan, bu konuda çok akıllı davranmamız gerektiğini vurguladı.
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Körfez ülkelerinin sermayesini çekmek için özel bir model üzerinde çalıştıklarını belirterek, ''Öyle bir yerdeyiz ki Rusya'dan, Irak'tan, İran'dan Mısır'dan para gelir. Türkiye'ye Körfez ülkelerinden deve yüküyle para gelir. Önemli olan getirmesini bilmek'' şeklinde konuştu.
Yeni Şafak'ın ''Politik Kahvaltısı''nın konuğu olan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan çarpıcı açıklamalarda bulundu. Türkiye'nin stratejik konumunu iyi kullanamadığını ifade eden Unakıtan, Türkiye'nin özellikle Rusya ve Körfez ülkelerinin sermayesinden yararlanamadığını vurguladı. Unakıtan, ''Öyle stratejik bir yerdeyiz ki her yerden para gelir. Rusya'dan istersen para getir, gelir. Irak'tan para gelir. İran'dan para gelir. Mısır'dan para gelir. Körfez ülkelerinden deve yüküyle para gelir. Getirmesini bilmek gerekiyor'' diye konuştu.
'Bir taşla birkaç kuş vuracağız'
Özelleştirme çalışmalarını da değerlendiren Unakıtan, özelleştirme takviminin aksamadan yürüdüğünü söyledi. Bakan Unakıtan, özelleştirmede amaçlarının, bir taşla birkaç kuş vurmak olduğunu bildirdi. ''Özelleştirme yaptığımız yerlerin bacası tütecek'' diyen Unakıtan, ''Biz öyle kişilere satıyoruz ki, bu kişiler aldıkları işletmeleri daha da geliştirecekler. Özelleştirilen tüm kuruluşların bacaları tütecek. Böylece devlet, buralardan vergi alacak. Elektrik parası alacak. Yani bir taşla birkaç kuş birden vuracağız'' şeklinde konuştu.
Üretimin artmasıyla birlikte, elektrik tüketiminin da artacağını ifade eden Unakıtan, Türkiye'de şu anda ortaya çıkan elektrik fazlasının üretimle birlikte ortadan kalkacağını söyledi. Unakıtan, önümüzdeki dönemde en önemli meselenin ucuz enerji olacağını ifade ederek, ''Dünyada şu anda en önemli mesele ucuz enerjiye sahip olmaktır. ABD, Irak'a babasının hayrına girmedi. Hazineler ucuz enerjide yatıyor. Biz de enerji maliyetlerini düşürerek sanayicimize destek çıkacağız'' dedi.
'IMF yoğurdum ak diyor'
IMF Birinci Başkan Yardımcısı Anne Krueger ile yaptıkları görüşme hakkında da bilgi veren Unakıtan, IMF'nin ekonomik programın gidişatından memnun olduğunu söyledi.
Krueger ile görüşmesinde, vergi barış projesinde IMF'nin yanıldığını söylediğini ifade eden Unakıtan, ''Herkes benim yoğurdum ak diyor. Kara diyecek halleri yok. Biz de kendilerine uzmanlarının yanıldığını söyledik. Ve 'dedim dedik' şeklinde hareket etmemelerini istedik. Frijit davranmamalarını istedik. IMF'nin de vergi barış projesinde olduğu gibi yanılabileceğini hatırlattık'' diye konuştu.
Unakıtan, vergi barış projesinden sağlanan gelirin bütçede kullanılacağını ifade ederek, IMF'nin itirazına rağmen, vergi barış projesi gelirini bütçeye koyduklarını kaydetti. Unakıtan, ''IMF vergi barış projesini 750 trilyon lira saydı. Biz de, bütçeye 2.4 katrilyon lira olarak koyduk. IMF bunu kabul etmedi ve 750 trilyon lira sayarım dedi. Biz de nasıl sayarsan say dedik. Şimdi, vergi barış projesinin 2.4 katrilyon lirası bütçe kalemlerinde yer alıyor. Dolaysıyla barış gelirleri bütçede kullanılacak'' diye konuştu. Unakıtan, stand-by anlaşmasının süresinin uzatılması ya da IMF ile yeni bir stand-by anlaşmasının imzalanmasının şu aşamada sözkonu olmadığını da vurguladı. Unakıtan, uygulanan stand-by anlaşmasının 2004 yılı sonunda biteceğini hatırlatarak, ''İnşaallah bir daha yeni bir anlaşmaya ihtiyacımız olmaz'' dedi.
'Türkiye'nin önü açık'
Türkiye'nin çok büyük kaynaklarının olduğunu ifade eden Unakıtan, Türkiye'nin önünün açık olduğunu kaydetti. Unakıtan, ''Türkiye'nin önü açık. Yeter ki akıllı olalım. Doğru işler yapalım. Enayi olmanın alemi yok. Türkiye'nin potansiyeli çok büyük. Bunu harekete geçirmemiz lazım. Harekete geçirirsek yıldız oluruz. Ama kafayı iyi kullanmak lazım'' dedi.
KEMAL UNAKITAN, 'POLİTİK KAHVALTI'DA
Yeni Şafak'ın ''Politik Kahvaltısı''nın konuğu olan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Ankara Temsilcimiz Mustafa Karaalioğlu ile muhabirimiz Hüseyin Özay'a Körfez ülkeleriyle ilişkilerimizden özelleştirmeye kadar birçok konuda ilgi çekici açıklamalarda bulundu.
Sermayeyi Türkiye'ye çekeceğiz
Unakıtan, Körfez ülkelerinin sermayesini Türkiye'ye çekmek için bazı modeller üzerinde çalıştıklarını dile getirerek, Körfez ülkelerine yönelik özel bir kâğıt çıkarmayı planladıklarını kaydetti. Unakıtan, ''Uluslararası finans kuruluşları, bize geliyorlar ve 'finansman çeşitlerini geliştirelim sizin kağıtlarınızı Körfez ülkelerini satalım' diyorlar. Bunu Malezya becermiş. Biz de becerebiliriz. Bunun için özel bir kağıt çıkaracağız. Oradan bizim çekmemiz gereken para milyarlarca dolar. Şu anda biz oraya gitsek 3 milyar dolar çekeriz. Bu para hazır'' dedi.
Bakan Unakıtan, Körfez ülkelerinin sermayesinin çekilmesine yönelik biri dizi çalışma içinde olduklarını ifade ederek, önümüzdeki günlerde İMKB Başkanı ile birlikte bu ülkelere giderek, Türkiye'yi tanıtacaklarını söyledi. Unakıtan, bu ülkelerde roadshow çıkmayı planladıklarını da kaydetti. Unakıtan sözlerini şöyle sürdürdü: ''Geçen hafta borsa başkanı ile konuştum. Ve birlikte bu ülkelere giderek, roadshowlar yapmak suretiyle kendimizi tanıtmaya karar verdik. Öyle yabancılar var ki, parasını güvenilir yere yatırmak istiyor. 11 Eylül'den sonra ABD'den kaçan çok büyük paralar var. Dünyada, gemisini emin limanlarda tutmak isteyen, çok para sahibi var.''
TÜPRAŞ'a Ruslar da talip
Unakıtan, özelleştirme ihalelerine yönelik yabancı sermayeden yoğun bir talebin olduğunu ifade ederek, bazı Rus şirketlerinin TÜPRAŞ'a talip olduklarını söyledi. Rusya'da çok zengin bir tabakanın oluştuğuna dikkat çeken Unakıtan, ''Bir Rus işadamı geldi benimle kahvaltı etti. Şirketinin yarısını 7 milyar dolara satmış. Adam Türkiye'deki özelleştirmelere girmek istiyor. Ve Türkiye'de yatırım yapmak istiyor. Tüpraş'a talip olduğunu söyledi'' dedi.
Birçok yabancı yatırımcının Türkiye'de yatırım yapmak istediğini ancak bürokrasi nedeniyle yatırım yapmaktan vazgeçtiğini ifade eden Unakıtan, yatırımcıların önündeki engellerin tamamını kaldıracaklarını söyledi. Unakıtan, Bulgarlar'ın, yabancı yatırımcılara adam gönderip, ''Siz uçağınızdan inmeden tüm işlemler tamamlanmış olacak'' dediğini hatırlatarak, ''Türkiye'nin de aynı seviyeye geleceğini'' söyledi. Maliye Bakanı Unakıtan, üç aylık ekonomik göstergelerin kendilerine sevindirdiğini dile getirerek, üç aylık gerçekleşmelerin 2003 yılında büyüme patlamasının olacağını gösterdiğini söyledi.
Unakıtan, 2003 yılı için öngörülen yüzde 5'lik büyüme hedefinin aşılabileceğini söyledi. Unakıtan, ''Türkiye yüzde 5'lik büyüme hedefini aşar. Çünkü Türkiye çok bekledi. Adamın parası var, ama yatırım yapmadı. Şimdi herkes önünü görmeye başladı. Hükümet de artık yatırımcısının yanında. Devletten artık kimse yatırım beklemesin. İstihdam beklemesin. Devlet artık, baba değil'' diye konuştu.
Maliye'ye şikayet mektubu yağıyor
Bakanlığa sağlıktan eğitime, vergilerden haksız elde edilen gelirlere kadar birçok şikayet geliyor.
Maliye Bakanlığı'na yurdun dört bir yanından hemen her konudaki şikayetlerin yeraldığı yüzlerce mektup geliyor. Bu başvurularda sağlıktan eğitime, ödenen vergilerden devlet imkânlarıyla elde edilen özel gelirlere kadar pek çok alanda yaşanan adaletsizlikler örnekleriyle yeralıyor. Aynı şekilde devletin tespitlerinde kişi ve kuruluşların devleti nasıl soymak istediği ortaya konuyor.
İşte birkaç şikayet
Trafik arabamı çekti. Gittim cezamı ödedim. Çekici parası olarak da 18 milyon ödemem gerektiğini belirttiler. Onu da verdim, karşılığında fatura ya da fiş istedim. Ancak (Bunu veremeyiz. Sadece Emniyet Müdürlüğü Güçlendirme Derneği adına kesilmiş bir bağış makbuzu verebiliriz) dediler. (Bana resmi bir makbuz verin) dediğimde, o zaman arabamı alamayacağım söylendi. Mecburen parayı verdim.
Memur emeklisiyim. Tıp Fakültesi Hastanesi'ne göz ameliyatı olmak için yattım. Önüme bir reçete koydular, (Git, dışarıdan şu ilaçları ve şu cihazları al gel) dediler. Alıp geldim. Bu defa (Bizim hastanedeki medikalden de şu cihazı alıp getir) denildi. Aşağı indim. Cihazı önüme koydular, bedelin yüzde 40'ını peşin, yüzde 60'ını da 1 ay vadeli senetle ödemem gerektiğini söylediler. Böyle şey olur mu?
Egzoz ölçümü yaptırmaya gittim. 4 milyon lira Muğlaspor'a yardım parası istediler. Benden zorla Muğlaspor'a yardım alamayacaklarını söylediğimde, ''Git derdini vakıf merkezinde anlat'' dediler.
1.5 milyarlık bir hastane faturası geliyor. Ama derdimizi kimseye anlatamıyoruz.
(Yeni Şafak)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:58