Medya
  • 2.3.2008 00:49

ÜNLÜ GAZETECİLERİN SEKS KASETİ POLİSİN ELİNDE

Ulusal bir kanalın kovulan Ankara temsilcisi ile bir dönem program sundurduğu ve şu an genel yayın yönetmeni olan bayan arasındaki ahlaksız ilişkinin görüntülerinin polisin elinde olduğu iddia edildi.

İŞİNE SON VERİLDİ

Ortaya çıkan bu görüntülerden mi başka bir nedenle mi olduğu bilinmez ama Ankara temsilcisinin işine geçtiğimiz günlerde son verildi.

Ancak kasetteki kadın hala genel yayın yönetmenliği görevini sürdürmekte.

Vedat Yenerer bu ilişkiyi İnternetajans'ta 20 Ocak tarihli "Acınası Türk Medyası" başlığıyla gündeme getirmişti.

İŞTE O YAZI

Acınası Türk Medyası

Gün geçmiyor ki bir gazetecinin ya da televizyon yıldızının kasedi piyasaya çıkmasın. Akıl alacak gibi değil. Bu kasetleri çekenler ya bir gün şantaj yapmak amacıyla çekiyor ya da sapıklık had safhalara ulaşmış vaziyette. Bana göre ikinci şık. Geçenlerde bir dostumun gönderdiği, bir kasetten söz etmek istiyorum.

Sapıklığın ve Türk medyasında genç gazetecilerin ve kadınların nasıl taciz edildiğini gözler önüne seren cinsten bir kaset.. Bir Türk kanalının Ankara’da yaşayan ve kokteylden kokteyle dolaşan orta yaşın üzerindeki “akil” ve “babacan” olması gereken yöneticisi ile mesleğe yeni başlayan genç bir kadının en hafif tabirle uygunsuz görüntülerini görünce yıldırım çarpmışa döndüm. Hiçbir mesleki tecrübesi bulunmayan bu genç kadın, yönetici ile olan ilişkisi sayesinde basamakları çok kısa zamanda tırmandı ve haber yöneticisi oldu. Yetmedi, İstanbul’a getirildi ve daha çok para kazansın diye uzun zamandır sabah programı sundurulmaya başlandı.

Bu tür ilişkiler ve ortaya çıkan kasetler genç ve idealist gazeteciler için çok kötü bir örnek olmaz mı? Bu kaset, gazeteci ya da televizyoncu olmak isteyen genç kızlarımızın hatta; delikanlılarımızın “abi, abla” dedikleri ve gözlerinde büyütüp, makamına bakıp örnek almaya çalıştıkları sözde gazeteciler tarafından mevki ve para vaadi ile nasıl kandırıldığına bir örnektir. Bu iki kişi hâlâ o kanalda; biri Ankara’dan biri İstanbul’dan millete pişkin pişkin haber sunuyor, ahlak dersi veriyor.

Değerli okurlar, basın camiasını bir mahalle olarak düşünün. Masum ilişkiler bizi ilgilendirmiyor. Ancak insanların kullanıldığı, bilgi ve birikimin hiçbir anlam ifade etmediği Türk medyası, bu tür ilişkiler nedeniyle tel tel dökülüyor. Bir kangren gibi sarmış durumda. Bu dökülme topluma niteliksiz ve derinliği olmayan ucuz haber anlayışı olarak yansımaktadır. Utanmadan da “halk böyle haberler istiyor” derler. Türk medyasında ahlak kavramı ayaklar altındadır.

Bugün medyadaki transferlere ya da köşeleri tutan gazeteci ve televizyonculara bakın. Türk aile yapısına ters düşecek nitelikteki ilişkileri ya da kasetleri ortaya çıkanlar daha kıymetli hale geldi. Dünyanın neresinde böyle bir zihniyet var. Gazeteciler Cemiyeti, Basın Konseyi nedense bu genel gidişe hiçbir zaman dur diyemiyorlar. Gazete ve televizyonlardan her gün, özellikle yeni mezun genç kızlarımız taciz ya da baskı gerekçesiyle ayrılmaktadır. Durum böyleyken, bu durumu çok iyi bilen bu abilerden hiç biri, bu güne kadar dikkat çekip ses çıkartmadı. Hırsızlığı, yalancılığı ya da taciz belgesi ortaya çıkanı kınamazlar. Genç, eğitimli, ahlaklı ve dürüst gazetecileri bu kirlenmeden korumak için baskı mekanizması kurmazlar. Bu mahallede “ahlak” kelimesi bilinmez. İtirazı ve cesareti olan bir babayiğit varsa çıksın karşıma.

medyaradar

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 13:38

İLGİLİ HABERLER