YAHUDİLER SOYKIRIMI UNUTUYOR MU?
Belçika Yahudi örgütleri, artan Müslüman nüfusundan korktukları için, Avrupa’nın en ırkçı partilerinden biri olarak nitelendirilen Vlaams Belang’a oy veren Yahudilere karşı nasıl bir tavır geliştirecekleri konusunda bölünmüş durumda. Örgüt, “Yahudiler soykırımı unutuyor mu?” tartışması başlattı.
Belçika'nın en büyük Yahudi kuruluşu olan Yahudi Örgütleri Forumu, kurucularının Nazilerle ilişkisi olduğu bilinen VB'ye oy veren ırktaşlarının bir elin parmaklarını geçmeyeceğini savunuyor. Dünya elmas ticaretinin en önemli 3 merkezinden biri olan Anvers'te, Yahudi cemaatinin ırkçı VB'ye oy verdiği haberlerini “çok büyük abartma” olarak görüyorlar. Ancak daha seküler Belçika Siyonist Örgütü ciddi bir problemle karşı karşıya olduklarını düşünüyor ve VB'ye oy veren Yahudilere karşı daha açıktan tavır alıyor.
Yahudi örgütleri Anvers cemaatinin büyük bir kısmının VB'ye oy verdiğini kabul etmese de ırktaşlarının en az yüzde 5'inin genelde yabancıların, özelde Müslümanların Belçika'dan kovulmasını savunan, Belçika'nın Flaman ve Valon olmak üzere ikiye bölünmesini talep eden ve sık sık Yahudi soykırımında ölü sayısını sorgulayan VB'ye oy verdiğini kabul ediyor. Bu rakam bile soykırımın Avrupa'nın birçok ülkesinde anıldığı bugünlerde birçok Yahudi’nin asabını bozuyor. Şimdiden sorular sorulmaya başlanmış bile. Yahudiler soykırımı unutmaya mı başladı? Kendilerini dünyanın en büyük ırkçılığının kurbanı olarak gören Yahudiler Müslümanlara yönelik ırkçılığı mazur mu görüyorlar? Dünyanın her yerinde ırkçılıkla mücadelede ön saflarda yer alan Yahudiler, Müslümanların hakları söz konusu olduğunda arka saflara mı geçiyorlar?
Bu soruların hepsine “hayır” cevabını veriyor Eli Ringer. Anvers'in bulunduğu Belçika'nın Flaman bölgesinin resmi temsilcisi Yahudi Örgütleri Forumu Başkanı Eli Ringer, basındaki haberlerden son derece rahatsız. Kendisi de Anvers'te elmas ticaretiyle uğraşan Ringer, Zaman'a VB'ye oy veren 3-5 ‘düşüncesiz’ Yahudi olduğunu ve ne yaptıklarını bilmediklerini savunuyor. Ringer, bu kişilerin Yahudi cemaatinin ‘çok küçük bir kısmını’ bile temsil etmediklerinde ısrarlı. Hatta, VB'ye oy vereceğini açıklayan marjinal Yahudilerin sandığa gittiklerinde bunu yapmayacağını söylüyor. Partiye oy verenlerden çok haberlerdeki sorumsuzluğa vurgu yapıyor Ringer.
Ancak Belçika Siyonist Örgütü Başkanı Francis Weitz aynı kanaatte değil. Weitz, bir grup Yahudi’nin ırkçı partiye yöneldiğini ve bunun ciddi bir sorun olduğunu düşünüyor. Hatta geçen yılki mahalli seçimlerde VB'ye oy verdikleri bilinen Yahudi grupları ile bir dizi görüşme yapmış ve Nazileri öven bir partiye oy vermenin ne demek olduğunu uzun uzun anlatmış. “Bir miktar başarılı olduk. VB'ye oy veren Yahudilerin sayısında düşüş oldu.” diyen Weitz'e göre “düşmanımın düşmanı dostumdur” ilkesi geçerli. “Müslümanlarla sorun yaşayan Yahudiler, Müslümanları ülkeden kovmayı savunan ırkçı partiye destek veriyor. Ama şunu anlamıyorlar. Bugün Müslümanlara ırkçılık yapanlar yarın bize yapacaklar. Avrupa'da ekonomi kötüye gitmeye başladı mı ticarette daha etkili olan Yahudiler hemen hedef gösterilecek, Müslümanlar değil.” diyor. Weitz, bazı Yahudi grupların ırkçı VB'ye yakın durmalarının ilginç bir sebebine de değiniyor. VB, Anvers'teki elmas ticaretini koruyan ve geliştirilmesini en hararetle savunan siyasi parti. Anvers elmas piyasasının en az yüzde 40'ı Yahudilerin elinde. “Böyle bir ilişki de var.” diyor Weitz.
Dünyadaki anti-semitik hareketlere karşı çok hassas olan İsrail, Belçika'daki tartışmaya bulaşmamaya çalışıyor. Avrupa Yahudi Cemaati Merkezi (ECJ) ise meselenin Belçikalı Yahudileri ilgilendirdiğini söylemekle birlikte, cemaatten bazılarının ırkçı VB'yi desteklemesinden rahatsız. EJC müdürlerinden Levi Matusof, VB'nin geçmişte Nazilerle işbirliği yapmış liderleri olduğuna dikkat çekiyor: “Daha geçtiğimiz günlerde Avrupa Parlamentosu'nda Auschwitz'in anılmasını isteyen karara VB vekilleri çekimser kaldılar. Yahudiler bu partiyi nasıl destekler anlamak mümkün değil.”
Bazı Yahudilerin VB'ye oy vermesine sebep olan Müslümanların artan nüfusu konusunda ise hem Ringer hem de Weitz, Türklerle Faslılar arasına kalın bir çizgi çekiyorlar. İkisi de Türklerle bir sorun yaşamadıklarını; ama bazı Faslılarla sıkıntıları olduğunu kabul ediyor.
Müslümanlarla Yahudiler birbirleriyle mücadele edeceklerine ortak düşman ırkçılığa karşı ittifak oluşturabilirler mi? Ringer, siyasi olmamak şartıyla bunun çok iyi bir fikir olacağını düşünüyor. Weitz ise daha önce Faslılarla bu tür teşebbüslerde bulunduklarını; ancak bir sonuç alamadıklarını vurguluyor.
Selçuk Gültaşlı / Zaman
