YENİ RTÜK BAŞKANI: 'LAİKLİK ANLAYIŞIM FARKLI! AMA...'
Laiklikle ilgili sert görüşleriyle dikkati çeken RTÜK’ün yeni Başkanı Prof. Dr. Davut Dursun, “Laiklik konusunda farklı yaklaşımım var, onu kabul ediyorum. Ama laiklik üzerine yazan herkesin ortak yaklaşımı olduğunu iddia etmek mümkün mü?” dedi.
Dursun, Yeni şafak gazetesindeki köşe yazarlığına son vereceğini açıkladı.
Laiklik yaklaşımı ve Yeni Şafak’taki yazarlığı nedeniyle eleştirilen Dursun, ilk demecini Milliyet’e verdi. Atatürk ve İnönü’ye “militan”, laikliğe “sapkın anlayış” nitelendirmesinde bulunduğu ifadeler konusunda, “Yazımı bütünlük içinde kimse okumamış” diyen Dursun, şöyle devam etti:
‘Militan’ ifadesine yanıt
“Türkiye’de tek parti dönemindeki laiklik uygulamasıyla, çok partili dönemdeki uygulamaların aynı çizgide olduğunu iddia edemeyiz. Benim orada sorguladığım tek parti dönemindeki uygulamanın, tırnak içinde söylüyorum, ‘militan’ bir uygulama olduğu. Yazımda ‘militan’ı ben demiyorum, başkası diyor.
Ben onu alıntı olarak kullanıyorum. Militan kavramı küçümseme değil. Kararlı, her şeye rağmen ele geçirme anlamında kullanıyorum. Popüler anlamda militan kavramı kullanılmış değil.
Bilimde militan kelimesi kullanılıyor. ‘Sapkın’ kelimesi de öyle. Türköne’ye (Mümtazer Türköne) atıf var. Alıntı. ‘Sapık’ anlamında kullanılmıyor ki. Ana eğilimden sapılmış anlamında. Ben tek parti dönemindeki laiklik uygulamasını alıntılayarak ‘militan’ demişim diye, ‘Atatürk ve İnönü’ye militan’ dedi demek olmaz. Ne ilgisi var?
‘Ben bilim yapıyorum’
Dünyada ve Türkiye’de laiklik üzerine yazıp çizen herkesin ortak yaklaşımı olduğu iddia edilemez. Laiklik konusunda benim farklı bir yaklaşımım var. Onu kabul ediyorum. Ben sosyal bilimciyim. Türkiye’deki laiklik uygulamasını anlamaya çalışıyorum. Dolayısıyla anlamaya yönelik analizlerimde yanıldığım olabilir. Neticede bilim yapıyorum. Dogma yapmıyorum.
Bir süre önce Hollanda Siyasal Bilimler Okulu’ndan bir heyet özgün laiklik yaklaşımım nedeniyle beni ziyaret etti ve İstanbul’da uzun tartışmaların yaşandığı paneller düzenlendi. ‘Din, devlet ayrı’ diyeceksiniz. 80 bin personeli bulunan Diyanet İşleri Başkanlığı gibi bir dev örgütü devletin içine, kamu yönetimi içine koyacaksınız. Sonra ‘din, devlet ayrı’ diyeceksiniz. Öyle şey olabilir mi?
Dolayısıyla laiklik, sekülarizmle ilgili uygulamanın Türkiye’de farklı işlediğini algılamak lazım. Herkesin eleştiri hakkı var. Ana tezim eleştirilir, bir şey demem. Açıklığı seven insanım.”
Yeni Şafak’ta yazmayacak
Dursun, RTÜK Başkanı olduktan sonra hükümete en yakın yayın organlarından olan Yeni Şafak’ta köşe yazarlığı yapmaya devam edip etmeyeceği sorusu üzerine “Yeni başlangıç yapıp tartışmaları noktalamak istiyorum.
Gereksiz polemiklere yer vermemek için bu dönem sonlandırmak uygun olacak. Sonlandıracağım” dedi.
