AB'DEN TÜRKİYE'YE: TARİH YOK, UZUN BİR YOL VAR

AB Dönem Başkanı Finlandiya'nın Parlamento Başkanı ve Avrupa Sosyalist Partisi Türkiye Üst Düzey Danışma Grubu Başkanı Paavo Lipponen, Türkiye-AB tam üyelik müzakerelerine ilişkin ''Yeni problemler üretmeden mevcut sorunları çözerek, tam üyelik hedefini şaşırmadan birlikte çalışmalıyız'' dedi.
      İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun davetlisi olarak İzmir'e gelen Avrupa Sosyalist Partisi Türkiye Üst Düzey Danışma Grubu üyesi parlamenterler, Efes Antik Kenti ile Meryem Ana Evi'ni ziyaret etti.
      Heyete başkanlık eden Lipponen, ziyaretlerin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
      Lipponen, bir gazetecinin Türkiye'nin AB üyeliği sürecinde karşılaştığı engellere ilişkin sorusuna şu yanıtı verdi:
      ''Eski başbakan olarak size Finlandiya örneğini verebilirim. İkinci Dünya Savaşı'nın bitmesinden sonra Avrupa'nın bir parçası olmaya çalıştık, ama üyeliğimiz 1995 yılında oldu. İngiltere ve İspanya'nın birliğe üyeliği de sancılı geçmiştir. Türkiye'nin AB yolu sancılı olabilir, ama siz iyi yoldasınız. Müzakereleri Türk tarafının ve üye ülkelerin hedefi bilerek ve çok duyarlı şekilde sürdürmesi gerekir.'' Bir gazetecinin KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın ''Türkiye'nin AB üyeliği yolunda Avrupa'nın mezesi olmayız'' sözlerini hatırlatması üzerine Lipponen, ''Biz, Türkiye'yi AB içinde görmek istiyoruz'' dedi.
      Lipponen, şunları kaydetti:
      ''Bu sabır isteyen bir yolculuktur. Çok uzun bir yol var. Bunun için Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği için tarih vermek istemiyorum. Yeni problemler üretmeden mevcut sorunları çözerek, tam üyelik hedefini şaşırmadan birlikte çalışmalıyız. Hedef tam üyeliktir. Bu her zaman net bir şekilde söylenmiştir. Lefkoşa'ya Finlandiya milletvekilleriyle bir ziyaret yapacağız. Burada hedefimiz, karşılıklı güveni artırmak yönünde gerekli adımların atılmasıdır. AB dönem başkanı olarak çok yoğun çalışıyoruz. Kıbrıs Türkleri, Türkiye ve AB karşılıklı güven artırıcı çalışmalar içinde olacak. İşaretler öyle gelişiyor. Her tarafta olumlu bir duruş var. Bunu iyi değerlendirmeliyiz. Aksi takdirde tarafların kaybı çok yüksek olacak.''

     MEDENİYETLER TARİHİNDE TÜRKİYE'NİN ÖNEMİ
      Lipponen, İzmir gezisine ilişkin yaptığı değerlendirmede de İzmir'den çok etkilendiğini ifade etti.
      Kentteki ilk gününde dün Agora ve tarihi Kemeraltı Çarşısını gezdiğini söyleyen Lipponen, Büyükşehir Belediyesinin Agora'nın üst tarafında yer aldığı bilinen antik tiyatronun gün ışığına çıkartılması için hazırladığı projenin çok etkileyici olduğunu ve buradaki antik tiyatronun ortaya çıkarılması durumunda Efes Antik Kenti'ne İzmir kent merkezinde önemli bir alternatif oluşturulabileceğini belirtti.
      Efes Antik Kenti'ni de düşündüğünden çok daha büyük bulduğunu ifade eden Lipponen, ''Hacca gitmek gibi kıymetli buldum Efes'i'' dedi.
      Lipponen, İzmir'de yaptığı gezinin bir ''medeniyetler gezisi'' olarak tanımlanabileceğini söyledi.
      Çatalhöyük'ten başlayarak bugüne kadar birçok değişik medeniyetin Türkiye'de görülebileceğini ve kendisine göre bunlar içinde Efes'in ayrı bir yeri olduğunu ifade eden Lipponen, ''İnsanlığın ve medeniyetlerin korunmasında Türkiye'nin yeri yeganedir'' dedi.
      Efes Antik Kenti'nde düzenlenen geziye, Lipponen'in yanı sıra Finlandiya'nın Ankara Büyükelçisi Maira Serenis, Türk asıllı Hollandalı parlamenter Emine Bozkurt, Finlandiya Sosyal Demokrat Partisi milletvekilleri Tapio Pekkola ve Sebastian Sass da katıldı.