DALAN: ASKER DEMOKRAT OLMAMALI

Halen Amerika’da bulunan Bedrettin Dalan, ikinci iddianameye giren gerekçelere göre, “Arkadaşım” diye andığı genelkurmay başkanlarına “Böyle gitmez, bir şeyler yapılsın” dediğini anlatıyor. Dalan Ergenekon sanığı eski Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Dairesi Başkanı Levent Ersöz’ün “Asker demokrat olamaz mı başkanım” sorusunu da “Olamaz, olmaması da lazım... Dünyada öyle bir demokrasi falan yok. Demokrasi bir game, şov” diye yanıtlıyor.
AKP hükümetine karşı 2003-2004 yıllarında yapılacağı ileri sürülen dört darbe girişiminin geniş yer tuttuğu
2. Ergenekon iddianamesinde, bu örgütün “Yürütme ve yasama organını cebren ortadan kaldırıp devlet idaresini ele geçirmeyi planladığı” iddia ediliyor. Aynı zamanda Ergenekon’un üye ve yöneticisi oldukları ileri sürülen isimlerden birisi de, eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Yeditepe Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Bedrettin Dalan.

Evi ve işyerine baskın
Dalan’ın 7 Ocak’taki 10. dalga operasyonda evi ve üniversitesine baskın düzenlenmiş fakat bulunamamıştı. Operasyonu önceden haber alıp ülkeden ayrıldığı ileri sürülen Dalan, ABD’de ortaya çıkmıştı. Dalan, ‘sağlık’ sebebiyle ABD’ye gittiğini, tedavisi bitince Türkiye’ye döneceğini açıklamıştı. Ancak bugüne değin Türkiye’ye dönmüş değil.
Dalan’ın adı ikinci Ergenekon iddianamesinin birçok yerinde geçiyor. Savcının iddianameye koyduğu kanıtlardan ilk ikisi; ergenekon sanıkları eski Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Dairesi Başkanı Levent Ersöz ve aynı dairede görevli Hasan Atilla Uğur tarafından kaydedilen, Jandarma Genel Komutanlığı’nda yapılmış ‘gizli’ görüşmeler. Ersöz, Uğur ve Dalan ile ‘Kıvanç Değirmenci’ adını kullanan İsmail Yıldız arasındaki görüşmede Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) değerlendirilirken Dalan, şunları söylüyor: “En büyük sorumluluktan kaçan kurumlardan birisi maalesef sizin kurumunuz. Doğan Güreş’ten bugüne kadarki tüm genelkurmay başkanları arkadaşım. Türkiye’nin İslamcı federal Kürt yapıya doğru gittiğini anlatmaya çalıştım. Fakat hiçbirisine anlatamadım. Fakat böyle olmaz. Bir an evvel bir şeyler yapılmalı.”

‘İhtilal yapılsın demiyorum’
Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılmasından sonra padişahın kutsal gücünün yerini TSK’nin aldığını öne süren Dalan, “Bütün anayasaları kuran daima bir güç vardır. Partili demokrasilerde burjuvadır. Türk demokrasisinde silahlı kuvvetler. Şimdi bu gücün sahibi olduğunun farkında değil silahlı kuvvetler” diyor. Bunun üzerine Ersöz, “Başkanım ne yapalım, ihtilal mi yapalım” diye sorunca Dalan, “İhtilal yapılsın demiyorum. Bir çözümü her zaman vardır” diye karşılık veriyor.
Ersöz’ün “Asker demokrat olamaz mı başkanım” diye sorduğu Dalan, “Olamaz, olmaması da lazım... Demokrasi denilen olayda dünyada öyle bir demokrasi falan yok. Demokrasi bir game, oyun, gösteriş, şov. Yoksa gerçek demokrasi yok” diyor.
İkinci kayıt; Ersöz’le Tuncay Özkan arasında geçiyor. Özkan, eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna’ya ait İstanbul TV’nin yerel seçimlerden önce alınması gerektiğini, Gürtuna’yla görüşmesi için Bedrettin Dalan’ı aracı koyduğunu belirterek, şöyle diyor:
“Ali Müfit’i sıkıştırmak gerekiyor. Bedrettin beyi konuşturdum, Dalan’a dedim ki git bununla konuş, öyle bir şeye ihtiyacımız var. Bu, Türkiye’nin ihtiyacıdır, ulusal duruş ortaya koymalıyız.”
Özkan’la Dalan’ın görüşmesini, Ergenekon’un diğer sanığı doktor Hüseyin Nazlıkul’un sağladığı öne sürülüyor.

(RADİKAL)