Ekonomi
  • 22.3.2002 12:12

DEVLET, SOFRAMIZA ORTAK OLDU

KAYNAK : Haber Vitrini ANKARA/ Devletin eli Ayşe Teyze'nin tenceresine kadar uzanıyor. Yediğimiz, içtiğimiz her şeye vergi ödüyoruz. Tüketici derneklerine göre Türkiye'deki katmerli vergi sistemi, muz cumhuriyetlerinde bile yok. Yıllardan beri tartışılmasına karşın devlet, vergi tabanını yaymayı başaramıyor. Sık sık yeni düzenlemeler yapılsa da köklü bir değişiklik olmadığı için hep vergi verenden daha fazlasını almaya yönelik uygulamalar olarak kalıyor. Hayat pahalılığı altında ezilen ve kıt kanaat geçinen vatandaş da devletin vergide adalet sağlayarak, tenceresinden elini çekmesini istiyor. Uygulamanın faturalı soyguna dönüştüğünü belirten Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Başkanı Mehmet Sevim, 'Böyle vergi sistemi muz cumhuriyetlerinde bile yok' dedi. Aile bütçesini zorluyor Vergiler, aile bütçelerine de büyük yük oluşturuyor. ATO'nun araştırmasına göre, Ayşe Hanım Teyze bir tencere türlünün malzemeleri almak için toplam 16 milyon 230 bin lira harcarken, değişik oranlarda toplam 1 milyon 851 bin 400 lira da vergi ödemek zorunda. Yani 12 ekmek parası vergi için ödeniyor. Batılı birçok ülkede, sıradan vatandaşların hayat standardını belirli bir seviyede tutabilmek için evli, bekar, çocuklu gibi durumlarına göre özel geçim indirimleri ve ödemeler aldığına dikkat çekilen araştırmada, 'Türkiye'de indirim bir yana, artık aile bütçesini ciddi biçimde sarsan uygulamalar bulunmaktadır' deniliyor. Vergi fiyattan fazla Vergi yükü aile bütçesini sarsmakla da kalmıyor. Benzin ve otomobildeki vergiler, vatandaşı çileden çıkaracak cinsten. Bir süre önce kaldırılan Akaryakıt Fiyat İstikrar Fonu'na rağmen, maliyeti 328.680 lira olan kurşunsuz benzinden, 740.685 lira Akaryakıt Tüketim Vergisi ve 192.456 lira KDV alınıyor. Toplam 933.320 liralık vergiden sonra benzinin pompa satış fiyatı 1 milyon 262 bin liraya ulaşıyor. Otomobilde de benzer uygulama bulunuyor. Fabrika çıkış fiyatı 5 milyar lira olan bir otomobile (2000 cc, 1600 kg) yüzde 40 KDV, yüzde 24 Ek Vergi, Taşıt Alım Vergisi, Çevre Koruma Fonu, Tescil Harcı, Eğitime Katkı-Deprem Vergisi ve Motorlu Taşıtlar Vergisi de ödendikten sonra 13 milyar 861 milyon liraya sahip olabiliyoruz. Türkiye'de temel mallara sürekli zam yapıldığı için vergiler de gittikçe katmerleniyor. Ülkemizdeki vergi sistemi, çağdaş ülkelerdeki değerleri taşımıyor. İnsanların zorunlu ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmuyor. Gıda ürünlerinden ulaşıma, cep telefonundan eğitime, bütün temel ürünlerde ve kamusal hizmetlerde ağır vergi yükü bulunuyor. Bu durum halkta büyük tepkilere yol açıyor. Vatandaş 'Zaten zor geçiniyoruz, artık bu gidişe dur demenin zamanı geldi' diye konuşuyor. -------------------------------------------------------------------------------- Vergiler katmerli Mehmet Sevim (TÜKODER Başkanı): Türkiye'de devletin her şeye vergi uyguladığı yetmediği gibi, artık sık sık oranları da yükseltmeye başladı. Bu nedenle her zamda vergiler katmerli hale dönüştü. Böyle bir vergi sistemi muz cumhuriyetlerinde bile yok. Artık buna vergi toplamak değil, faturalı soygun demek daha doğru olur. Çağdaş ülkelerde insanların zorunlu ihtiyaçları göz önünde bulundurularak, gelirlerine göre vergi alınıyor veya değişik indirimler uygulanıyor. Vatandaşın ihtiyacı olan temel ürünler ve kamusal hizmetlerde çok yüksek vergiler bulunuyor. Bunlar olmazsa olmaz hizmetlerdir ve vergileri de makul seviyelerde olmalıdır. Elektriği suyu kullanmıyorum diyemezsiniz. Ekmek yemiyorum diyemezsiniz. Bu yüzden TÜKODER olarak bu fahiş uygulamalara karşı dava açtık. Zorunlu tüketim mallarından alınan vergilerin en aza indirilmesini istiyoruz. Devlet bunca vergiyi toplarken, verdiği hizmet de eksik ve ayıplı hizmet. Bir lokma vatandaşa bir lokma devlet babaya Devlet, vatandaşın ekmeğini bölüşüyor. Ücretlilerin alın teri karşılığı kazandığı ücretin yaklaşık yüzde 40'ına vergi, fon ve prim kesintileri olarak, daha cebine girmeden el koyan devlet, harcanan her kuruştan vergi alıyor. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:55

İLGİLİ HABERLER