Gündem
  • 4.10.2007 00:45

"İ. MELİH" NE DEMEK: İŞTE YARGITAY'IN KARARI!..

Gazeteci Emin Çölaşan ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek arasındaki (İ) kavgası bugün Yargıtay Hukuk Genel Kurulunda karara bağlandı.

Melih Gökçek, Çölaşan’ın kaleme aldığı bir yazıda kendisinden (İ. Melih) diye bahsederek ‘’ İbn.’ demek istediğini öne sürmüş, mahkeme ise bu görüşe katılmayarak Gökçek’in tazminat talebini reddetmişti. Yargıtay’ın bozma kararı ve mahkemenin direnmesi üzerine bugün Hukuk Genel Kurulu son kararı verdi Genel Kurul, ‘’İ. Melih’’ vurgusunun ‘’İbrahim Melih’in kısaltılması’’ olduğunu ancak, ‘’İ. Melih’’ yazılarak, aşağılayıcı bir tutum takınıldığına karar vererek, Gökçek’i haklı buldu..

Gökçek, Çölaşan’ın Hürriyet Gazetesi’nde yayımlanan bir yazısında, kendisi için “Oyna yavrum oyna”, “kaşar ağası” gibi ifadelerde bulunduğunu belirtti. Gökçek’in avukatı ayrıca Çölaşan için “Müvekkilimin adının İ.Melih şeklinde yazılması etik değil. Bu tür yazım şekli seviyesizdir. Bu ifade ile müvekkilime ‘İbn. Melih’ şeklinde küfredilmektedir ” diyerek, Çölaşan’dan 40 bin YTL manevi tazminat istedi.

Ankara 2’nci Asliye Hukuk Mahkemesi açılan davada, Emin Çölaşan’ın yazılarında tazminata konu bir durum olmadığına karar vererek davayı reddetti. Çölaşan’ın yazısının ve yaptığı tanımlamaların gerçeği yansıtmadığı gerekçesiyle tazminat talep edilemeyeceğine hükmetti. Mahkeme, Çölaşan’ın kullandığı “kaşar ağası” ve “İ.Melih” gibi ifadeler için de talep edilen manevi tazminatı şu gerekçeyle reddetti:

“Davacının siyasi bir kimliği bulunduğundan övgüye olduğu kadar, yergiye de tahammül etmesi gerekir. Bazen kendisine yönelik ağır eleştiriler de yapılabilir. Bunları bilerek, bunlara hazırlıklı olarak göreve talip olmuştur. Bütün yaşamı kamuoyunun gözü önündedir. Basının kamuoyunun sağlıklı bir şekilde oluşması için gerçekleri serbestçe dile getirmesi görevleri arasında olup, bazen bu görevini yaparken dili incitici de olabilir. Siyasiler bunlara katlanmalı alıngan olmamalıdır. Toplumun bilgilenme hakkı önemli bir haktır. Bu görevi basın yapmaktadır. yazılardaki başlıkların bu şekilde konulması, başlığı ve yazıyı ilginç kılmak, okuyucunun dikkatini çekmek için yapılmış olabilir. Böyle başlıklar atılmış olması hukuka aykırılık teşkil etmez. Yazılarda geçen ifadeler davacının kişilik haklarına saldırı olarak kabul edilebilecek tarzda değildir.”

YARGITAY BOZDU

Gökçek’in kararı temyiz etmesi üzerine dava Yargıtay’a taşındı. Yargıtay 4’üncü Hukuk Dairesi ise Çölaşan’ın kullandığı ifadelerin amacını aştığını belirterek, tazminat ödenmesini öngördü. Yargıtay kararında şöyle denildi:

“Yayın konusu ile kullanılan sözler arasında düşünsel bağlılık anlamında öz ve biçim dengesi korunmalıdır. Yayın doğru olsa ve kamu yararı bozulsa bile üslup uygun değilse aşağılayıcı, küçük düşürücü abartılı ise hukuka uygunluktan söz edilemez. Somut olayda sözler ile öz ve biçim dengesi bozulmuştur. Gerekli olmayan yakıştırmalar yapılmış ve amaç aşılmıştır. Yayın hukuka aykırıdır.”

Yargıtay kararına üyelerden Mustafa Kıcalıoğlu ile Mehmet Uyumaz ise karşı oy kullandı. Dosya yeniden Ankara 2’nci Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderildi. Mahkeme Yargıtay kararına uymayarak, davayı yeniden reddedince, konu bu sefer Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na taşındı. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, Yargıtay 4’üncü Hukuk Dairesi’ni haklı bularak, Emin Çölaşan’ın yazılarında kullandığı ifadeler nedeniyle tazminat ödemesini öngördü. Çölaşan, bu sefer karar düzeltme başvurusunda bulundu. Genel Kurul, bugün yaptığı toplantıda, Çölaşan’ın karar düzeltme başvurusunu reddetti. Böylece dosya yeniden Ankara mahkemesine gönderilecek.

Mahkemenin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararlarına uyma zorunluluğu bulunuyor.

Gazeteport

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 16:10

İLGİLİ HABERLER