Hıncal Uluç'un Sabah'taki yazısı:
İskender mi?.. Öf ki öf!..
Oliver Stone, Midnight Express'in yüzünden Türkiye'ye gelemiyorsa, İskender'den sonra, geçin Yunanistan'ı, Amerika'daki Yunan mahallelerine gidemez..
Antik Yunan uygarlığını, Aristo'nun ağzından nerdeyse eşcinselliğe bağlayan, eşcinselliği yücelten, onun erdemlerini anlata anlata bitiremeyen, Büyük İskender'i de en birinci eşcinsel olarak sunan bir film..
Eşcinsel dediysek, lezbiyenler heveslenmesin.. Kadının lafı yok.. Onlar sadece doğurma aracı hepsi o.. Yoksa, aşk, tutku, ihanet..
Hepsi erkekler arasında..
Yunanlılar'dan önce kadın derneklerinin, feministlerin isyan etmesi gerekir. Şu ana kadar kadınlardan "Gık" çıkmadı. Stone haklı mı yoksa?.
Filme gelince.. Öf ki öf.. Sakızı almış eline uzatıyor da uzatıyor.. Bitmez tükenmez konuşmalar.. Laf.. Laf.. Laf.. Yarım saatlik filmi 3.5 saate çıkarmak için her sahneyi hem de nasıl uzatmış Stone.. Sıkıntıdan patlaya patlaya sonunu dar ettik..
Efendim savaş sahneleri imiş.. Bunu yazan ömründe savaş sahnesi görmemiş olmalı.. Durmadan ve hızla dönen kamera.. Polarize edilmiş görüntülerden bir şey görmek mümkün değil ki.. Stone bir kaos yaratıp, işi seyircinin hayaline bırakıyor.
Koca filmden aklımda kalan iki sahne var..
Val Kilmer'in (Filip), Angelina Jolie'ye (Karısı) tecavüz ettiği ki, bizim Tecavüzcü Coşkun daha iyi oynardı, bir.. İskender atının, Darius filinin üzerinde, karşı karşıya.. İki hayvan da şaha kalkmış, iki..
Yoksa film ne İskender'i anlatıyor, ne de 25 yaşında bir adamın, o zamanki dünyanın nerdeyse yüzde 90'ını niye, nasıl fethettiğini..
Sadece.. İskender Yunanlı değil, Makedonyalıdır.. (Yunanlılar çıldırır.) İskender hem de fena halde bir eşcinseldir. (Yunanlılar daha da çıldırır.) Filmin iki sonucu çıkabilir.. Bir.. İskender kebabçıları adlarını değiştirmeye kalkabilirler.
Bir de.. Bu filmden sonra, Stone herhalde artık Türkiye'ye gelebilir..
***
Bu arada, eleştirmenleri de seyirciyi de bölen "Köy"ü de izledim.. Mehmet Aslantuğ da bizimleydi.. Bittiğinde "Şiir gibi" dedi.. Belli bayılmıştı. Bayılan çok seyirci de vardı. Ama beni tatmin ettiğini söyleyemem..
Gerilim değil.. Korku değil.. Ne?.. 1998'in Truman Show'u vardı ya hani.. Jimmy Carey'nin oynadığı.. Onun bir başka türlüsü.. Mantığı fena halde zorlayan öykünün inandırıcı olduğunu söylemek mümkün değil.
Gene de karar sizin.. Bunca beğenen varken..
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:22
