"REHA MUHTAR'I BİR AY SONRA KİM TUTACAK?"
Mehmet Barlas'ın Sabah'taki yazısı:
Reha Muhtar'ı bir ay sonra kim tutacak?
Türk medyasının en renkli isimlerinin başta geleni arkadaşım Reha Muhtar'ın sigarayı bırakma çabalaması 5'inci gününe girdi. Her gün yazdığı için ben de gelişmeleri merakla izliyorum.
Dün "Cinsel gücündeki artış" konusunda şu bilgileri vermişti:
- Hayatı, etrafı, insanları ve onun bir cinsini etrafımda daha bir görür ve hisseder oldum... Gözlerimin daha çok şey görebileceğini fark ettim... Sigaranın gözlerime de bir perde indirmiş olduğunu idrak ettim... Gözlerimin dışındaki uzuvlarımda da bir değişiklik var mı?.. Vallahi söyleyemem... Billahi söyleyemem... Boşuna ısrar etmeyin... Yemin verdim... Utanırım söylemem!..
Sigarasız beş gün sonunda bu duruma gelmişse, acaba 10'uncu günde neler olacak? Ve herhalde bir ay sonra onu kimse tutamaz. Ayrıca herhalde
"Utanırım, söyleyemem" diyebilecek noktayı da geçmiş olacak. Gazete sohbetlerinde "Dün tam altı tane yeni yengeniz oldu" gibi cümleler kurup, her gün bize müjdeler verecek herhalde.
Sigarayı bırakması sonunda tırmanan cinsel gücünün bir yıl sonra hangi noktaya ulaşacağını tahmin edemiyorum.
Herhalde İstanbul'un çeşitli semtlerinden gelen haberciler, Reha'nın evinin kapısında bekleyecekler. O evden çıkınca, bütün kente " Yola çıktı" diye haberler salınacak. Dükkanlar kepenklerini indirecek, sokaklara çıkmış kadınlar koşarak evlerine veya bir sığınağa kaçışacak. Belki "Reha Muhtar sigaraya yeniden başlasın" diye kampanyalar açılacak kıskanç erkekler tarafından.
Elinden ameliyat olacak bir adamın, onu ameliyat edecek doktoru ile konuşmasını anlatmışlardı.
Adam "Doktor, ameliyattan sonra piyano çalabilecek miyim"
diye sormuş. Doktor, "Tabii, piyano çalabileceksiniz" deyince, adam sevinçle bağırmış:
- Bu bir mucize.. Çünkü piyano çalmasını bilmiyorum ben!
Sevgili Reha Muhtar da sigarayı bırakmanın cinsel gücü artıracağını, önce doktorların yaptıkları açıklamalardan öğrendiğini yazıyordu dün.
Rahmetli Turan Güneş, bir dönem Türkiye'de barışçılığını güvercinlerle simgeleyen ve sonra miğferli fotoğraflarla terminatör kimliğine giren politikacıyı alaya alırken, "Karınca ezmez" adamın öyküsünü anlatırdı.
Bu adam papaza gidip, pantolonunun paçalarını çekmiş ve iki ayak bileğindeki çıngırakları göstermiş.
- Ben karıncaları bile incitmekten çekinirim. Bu yüzden ayak bileklerime çıngıraklar taktım. Yürürken bunlar çalıyor ve karıncalar kaçışıyor, demiş.
Sonra affedilmesi için günahlarını anlatmaya başlamış. Eşi hastanedeyken evlerinde kalan baldızı ile, bir gece dayanamayıp işi pişirdiğini anlatınca, papaz "Olur mu öyle şey" diye itiraz etmiş. Adam çıngırakları gösterince de "Tamam bu günahın affedildi, başka günah yok değil mi"
diye sormuş. Adam bir tren yolculuğunda da dayanamayıp aynı kompartımandaki kaynanası ile birlikte olduğunu anlatmış. Bunun üzerine papaz bağırmış:
- O çıngırakları ayak bileklerinden çıkar, başka yerine tak. Karıncaları düşünme artık. İnsanlar kaçsın.
Ben, insanların sigarayı akciğerlerini ve kalplerini düşünerek bıraktıklarını zannederdim hep. Reha Muhtar bu alanda yeni bir ufuk açtı nikotinman insanların önünde..
