Sinan ve Pelin ilişkisinin geldiği nokta tam olarak bir ‘çıkmaz’ sayılabilir sevgili seyirciler… Ortaya çıkacak diye her bölüm heyecanla beklediğimiz yalanların çözüme kavuşmak bir yana dursun, gün geçtikçe üstüne daha büyüklerinin eklenmesiyle bizim panik katsayımızın artması doğru orantıda! Zaten Sinan’a söylediği yalanın vicdan azabı altında ezilen Pelin’in bir de Safiye ve Rüzgar baskısı altında kalması üstümüzde kara bulutlar gezdiğinin en büyük belirtisiydi. Sahte düğün törenini basan Pelin, zaten büyük bir yalanın içinde olduğunu öğrenen Hafize’nin yangınına körükle gitti, desek yeridir. Rüzgar ise yarattığı kaosun içinde en masum kişi –hatta mağdur- olduğunu iddiA etmeye devam ediyordu; bu kızın tehlike çanlarına abanması gerçekten moralimizi bozuyor. Bunca patırtının içinde Hafize’nin gönlünü alabilmek için kapısına dayanması bile ne kadar akıllıca adımlar attığını kanıtlar nitelikte… Sinan ise olaylara tamamen kör ve sağır vaziyette iştirak ediyor; Hafize’ye çektiği “Pelin benim her şeyim, bu da böyle biline!” resti çok hoştu ama Pelin’e karşı yumuşama sağlamak yerine onu iyiden iyiye hedef haline getirdiği için ne yazık ki boştu. Sinan’ın dizideki akıllıca adımlar atmaktan en uzak karakter olduğunu söyleyebiliriz, bize kalırsa…

BÖYLE GURMEYE CAN FEDA!   

Fliya’da bambaşka heyecanlar yaşanıyordu bu bölüm; tatlılara meraklı olan, yazdıklarıyla bir mekana binlerce müşterinin akmasını sağlayan bir gurme/blogger bekleniyordu. Fakat bu gurmenin fotoğrafı hiçbir sosyal medya hesabında yoktu; böylelikle kimi beklediklerini bilmeyen Sinan ve ekibi uzun bir geceye adım atmış oldular. Öyle ki nereden çıktığını dahi bilmediğimiz Safiye’nin vasıtasıyla beklenen gurme olduğu sanılan bir kart zampara, Sinan tarafından yaka paça dışarı atıldı. Bu gurmenin gelişini her zamankinden önemli kılan detay ise restoranın mali durumunun pek de parlak olmayışıydı. Hatta ve hatta bundan bir şekilde haberi olan Rıza, Süheyla’nın deyişiyle, tam bir rahmetli Hulusi Kentmen’lik yaparak “Kızımın peşini bırakmak için ne kadar istiyorsun evlat?” diyaloguna bile girdi Sinan’la... Neyse ki tüm bu tehditleri savuşturmak için gelen hakiki gurme, Sinan ve Pelin’in ‘altın kalp’inin tadına bakınca Fliya bir felaketin daha kıyısından dönmüş oldu. Seni severiz Rıza babama bu konuda tuş olman çok hoşumuza gitti, yalan yok!

ELF GÖZLERİMİZ YANLIŞ MI GÖRÜYOR; YÜZÜK MÜ O?

Başta da belirttiğimiz gibi Sinan ve Pelin’in aşkları çok büyük yalanlarla ve sırlarla sınanıyor. Bu aşamanın farkında olan Pelin, her ne kadar etrafındaki baskıları savuşturmaya çalışsa da akıllı(!) Rüzgar’ın alt metni tehdit olan konuşmasıyla muayenehanesini Fliya için sattığını Sinan’a açıklamaya ikna oldu. Bir cesaret Sinan’a gerçekleri açıklayacakken burun buruna geldiği yüzük ile şaşkına dönen Pelin, hangimizin evlilik teklifi üzerine görmek istediği Pelin’di, soruyoruz size sevgili seyirciler… Olmadı bu, hiç olmadı… Böylesine özel bir anın sırf bu yalan ortaya çıkmasın, Pelin’in söyleyecekleri boğazında düğümlü kalsın diye alelacele sunulması Tatlı İntikam’ın da Sinan ve Pelin’in aşklarının da ruhuna uymadı. Umarız gelecek bölümlerde felaketler doğurmaz bu sahne… Kursağımızda kalan sevincimiz ile gelecek bölümü merakla bekliyoruz yine de, görüşmek üzere!