PKK silah bırakmaktan vaz mı geçti?..
Bülent Arınç'ın açıklamalarından satırbaşları:
DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ
- Bizim demokratikleşme paketi dediğimiz konu, yapılması gereken yasal veya idari tedbirler oluyor çıkarıyoruz. Avrupa insan hakları mahkemesinin kararına göre kanun çıkarıyoruz. Yani geçmişten bu yana devam eden bir süreç ama bu getirdiğimiz düzenlemeleri sadece kürt sorunu olarak göremeyiz, böyle olursa örgütün maşası olursunuz. Örgütten biri şöyle söylemiş böyle söylemiş hiç umrumuzda değil. Biz bu değişiklikleri örgüt istiyor diye yapmıyoruz yıllardır bu çalışmalar yapılıyordu. Bizim yaptıklarımızın bir geçmişi var ve zamanı gelince bunları açıklayacağız.
ÇÖZÜM SÜRECİ TIKANDI MI?
- Bizim bir tek hedefimiz var terörü sonlandırmak, bir riske ihtiyaç var ve biz bunu denemek zorundaydık, AK parti iktidarı bu kronik sorunu çözemezse o yüzde 50'nin hakkını veremezdi. Biz geçmiştede denenmiş silaha karşı silah, şiddete karşı şiddet vardı. Şimdi burda Aralık ayından itibaren örgüt liderleriyle yapılan görüşmelerle silahlı mücadeleyi sonlandırıp politika yapmaya sevketmekti.
- Biz bugüne kadar hiç bir şekilde tarih konuşmadık sadece çıkıp gideceksiniz silah bırakacaksınız dedik. Tarihi kendileri veriyorlar. Örgütün lideri de yazdığı mektupta bunu ifade etti ama talimata uymadılar. 93'te böyle bir karar almışlardı fakat geri çekilirken bir çok kişiyi kaybetmişlerdi bu kaygıları olduğunu söyleyebiliriz.
- Çözüm süreci tıkanmadı, yavaşlama oldu derseniz bu daha doğru olur. Daha BDP'li vekiller Öcalan ile görüşecek ve bu görüşme sonrasında çıkacak sonuç önemlidir. Bu haftasonu BDP heyetine izin verildiyse gideceklerdir.
- Bizim istihbaratımıza göre 2000 bin silahlı unsur vardı. Bunların yüzde yirmisi çıktı gerisi hala duruyor. Bunu istihbaratımız rakamlarla veriyor.
- Biz TRT Şeş'i açtığımızda bazı kesimler bu kanalı izlemeyeceksiniz diye millete dayatma yaptı, propoganda yaptı, maksat terörün devam etmesini sağlamak.
ANA DİLDE EĞİTİM
- Diyelimki anadilde eğitim için gerekli her şey yapıldı anayasa değiştirildi, bizim bu eğitimi vermeye gücümüz var mı? bu eğitmen kapasitemiz var mı? İşte bize Kuzey Irak'ı örnek gösteriyorlar, ozaman çocuğunuzu gönderin orda okusun diyoruz hayır diyorlar. Bu zaman alacak birşey yani biz buna karşı değiliz.
28 ŞUBAT DAVASINDA YENİ DALGALAR GELECEK Mİ?
- Bazı arkadaşlarımızın bu davaya müdahil olmasını bekleriz ama bu kişisel bir karardır. Biz bu süreçte bir mağdur olarak yer almadık Ak Parti'nin kuruluşu bellidir. Bu süreçte Fazilet Partisi etkilenmişti şimdi kapatılmış bir parti ama bu arkadaşlardan müdahil olamak isteyen olabilir ki vardır. Fakat bizim bir sisyasi parti olarak yargıya müdahalemiz söz konusu olamaz.
- Şahsi olarak söylüyorum o dönemin 5'li çeteleri bellidir ve bence bu senaryo ve kurguya destek verenlerde yargılanabilir. Ama bunu kişisel fikir olarak söylüyorum, yoksa hakim veya savcılara böyle bir talimat vermemiz söz konusu olamaz.
ARINÇ'A SUİKAST DAVASI
- Özel harp dairesinde görevli bazı kişiler kiraladıkları araçla evimin karşısına park ediyorlar. Sonra tespit edilen bu şahıslar yakalanınca ellerindeki bir kağıt parçasını kişilerden biri ağzına atıp yutuyor. Sonra bu da delil olarak kayda giriyor. Daha sonra konuyu biliyorsunuz karar alınıyor ve kozmik oda aramaları yapılıyor, bazı belgeler felan ortaya çıkıyor. Ama 4 yıldır bu dava hala sürüyor açıkçası bende sonucunu merak ediyorum.
SARIGÜL-CHP KONUSU
- Aday olursa İstanbulu kaybetme korkumuz yok, İstanbullu kimi seçeceğini iyi bilir. Fakat CHP'nin Sayın Sarıgül'e sen git önce üye ol sonra gel demesi bence çok yanlış. Sayın Sarıgül çok sevimli biri.
CHP'NİN MISIR ZİYARETİ
- Dış temaslar mutlaka faydalıdır ama ben şuna bakarım nereye gidiyorlar? kimle görüşüyorlar? Eğer gidip askeri darbeye destek verdilerse bu analayış kabul edilemez. Ki oraya gittiklerinde 3 Temmuz sürecini alkışlıyoruz demeleri çok yanlıştır.
- Biz İhvan liderleriyle de görüştük diyorlar fakat İhvan'nın önde gelen tüm yöneticileri şuanda tutuklu nasıl görüştüklerini biz de merak ediyoruz.
