Yaşam
  • 21.10.2007 10:14

ŞEHİRLER KIRSALLAŞIYOR!...

Terör ve geçim sıkıntısı nedeniyle köylerini terk edip şehirlere göç eden vatandaşlar çok sayıda sosyal sorun yaşarken, büyük şehirler de kentleşmenin dışına çıktı

Mirasla parçalanan tarlalar, terör, işsizlik ve geçim sıkıntısı nedeniyle yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kalan aileler, şehirlerde kent yaşamına ayak uydurmaya çalışırken, sosyolojik sorunların yanı sıra çarpık kentleşmeye de davetiye çıkarıyorlar.

TÜRKİYE’NİN SORUNU

Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak, son 20 yılda özellikle doğu ve güneydoğu illerinden yaşanan göç nedeniyle şehirlerin kentleşmenin dışına çıkarak kırsallaşmaya başladığını söyledi. Göçün sadece bir kentin değil, Türkiye'nin sorunu olduğunu ifade eden Durak, ''Kentte umduklarını bulamayan ve geçim sıkıntısı yaşayan aileler sosyal sorunların yanı sıra, barınma ihtiyaçları için yaptıkları gecekondularla çarpık kentleşmeye de davetiye çıkarıyorlar'' dedi. Yaşanan yoğun göçler nedeniyle büyük şehirlerdeki kapkaç, gasp, dolandırıcılık gibi suçlarda önemli oranlarda artış yaşadığına dikkati çeken Durak, şöyle konuştu: ''Şehirli ve köylü olmak arasında kalan aileler kentleri de yaşanmaz hale getiriyor. Çarpık kentleşme, yoğun nüfus belediyecilik faaliyetlerinin de aksamasına neden oluyor. Türkiye'nin en büyük sorunlarının başında gelen göç, istemeden de olsa şehirleri kentleşmenin dışına çıkararak kırsallaşmasına yol açıyor.''

YERİNDE ÇÖZÜM ARANMALI

İnşaat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Ali Olgun ise göç sorununun yerinde çözülmesi çözümler üretilmesi gerektiğini söyledi. Girişimcilerin daha fazla teşvik edilerek kırsal alanlara yatırım yapmalarının sağlanması gerektiğini kaydeden Olgun, aksi takdirde kentlerin kaçak yapılarla dolmasının önüne geçilemeyeceğini ifade etti.

12 NUFUS BiR ARADA

İşsizlik ve terör nedeniyle Van'dan Adana'ya göç etmek zorunda kalan çok sayıdaki aileden biri olan Doğru kardeşler de 12 nüfusla Ova Mahallesi'nde oturdukları 80 metrekarelik evde yaşam mücadelesi veriyor. Hacı Doğru ağabeyi Kamil ile birlikte yaklaşık 8 yıl önce, 'iş buluruz' umuduyla Adana'ya geldiklerini belirterek, ''Ancak büyük şehir umduğumuz gibi çıkmadı. Sabit bir iş bulamadığımız için eşlerimiz ve çocuklarımızla küçücük bir evde tıka basa yaşamak zorunda kaldık'' dedi. Seayyar satıcılık ve inşaatlarda çalışarak geçimlerini sağlamaya çalıştıklarını anlatan Doğru, şunları kaydetti: ''Köyde yaşam kolaydı ancak şehir hayatı zor. Ev kirası, çocukların okul giderlerini karşılayabilmek için neredeyse gece gündüz çalışıyoruz. Ne köyümüze dönebiliyoruz ne de umduğumuz hayatı yaşayabiliyoruz. Şehirde yaşıyoruz, ancak sosyal hayattan çok uzağız.''

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 15:58

İLGİLİ HABERLER