Gündem
  • 28.3.2006 03:08

TUBA ÜNSAL: 'EVLİLİK KARARINI HEMEN VERMEKLE HATA YAPTIM!..'

Yarın eşi Cem Cantaş'tan resmen boşanacağını açıklayan Tuba Ünsal, en büyük hatayı evliliği aceleye getirmekle yaptıklarını söyledi. Ünsal, evliliğinin neden bittiği sorusuna "Ben evliliği kaldıramadım" diye yanıt verdi.

 

Yaklaşık 1,5 yıl önce Cem Cantaş’la evlendiniz. Mutlu bir evliliğinizin olduğunu söylüyordunuz, ama yarın mahkemeniz var, boşanıyorsunuz. Boşanmayla ilgili çok şey gündeme geldi. Söz sizde...

Ben hayatımda bir ilişkiye çok şeyler isteyerek başlamadım hiç... Hep kalbimi dinleyerek hareket ettim. Bugün buradaysam, Tuba Ünsal’sam bu tamamen hissiyatımla, kalbimle geldiğim noktadır. Evet, dışarıdan ve içeriden bakıldığı zaman pamuk prenses gibiydim.  Çok güzel bir ilişki yaşadım. Ama evlilik kararını hemen vermekle hata yaptım. Cem’le tanışıp, evlenmeye karar vermem arasında iki ay vardır. Kalp bu işte, evlendim. Hiçbir şeyi sorgulamadım ki.

- "Evlilik kararını çabuk verdik, hata yaptık" diyorsunuz. Böyle düşünmenizin sebebi nedir?

Hep bilindik şeyler vardır. Ya kadın erkeği aldatmıştır ya da erkek kadını. Veya dayak vardır. Ben 24 yaşında bir kızım. Evliliğimin bitmesinin ana sebebi şudur; Ben evliliği kaldıramadım. Her şey güzel gidebilir. Ama artık biz Cem ile çok iyi arkadaş olmuştuk. Hálá öyleyiz. Ancak, evliliğin ve toplumun senin üzerine yüklediği bir takım şeyler var. Evli olmak, biriyle beraber yaşamaktan, sevgili olmaktan çok başka bir şeymiş. Bunu yaşamadan öğrenemezdim ki.

- "Evli kadın" sorumluluğu, yani müessesenin kuralları ağır mı geldi? 

Geleneklerine, göreneklerine bağlı yaşayan biriyim. Sadece kalbi pırpır atan 24 yaşında bir genç kızım. 23 yaşında evlendim. Benim için yemek yapmayan, sürekli iş peşinde koşuşturan, eşine vakit ayırmayan bir kadın portresi çizildi. Evime zaman ayırmaya çalıştım. Ama ben evlendiğim zaman hayatta daha yapmak istediğim şeylerin olduğunu gördüm.

BİZİM HEYECANIMIZ BİTTİ

- Ne gibi mesela?

Ben ülkemde işimle ilgili her şeyi düzgünce, iyi yapmaya çalıştım. Ama ben, ülkemi yurt dışında da temsil etmek istiyorum. Yine oyunculukla ilgili Los Angeles’ta yaşamak istediğimi fark ettim. Bunlar evlilikle bir arada gitmeyecek şeyler. Bu kadar ince hesaplar yaparak evlenmedik.  Hatta evlenirken, "Ömür boyu yanında kalmak isterim ama bunun sözünü veremem. Sadece şu anda bunu hissediyorum" dedim.

- Cem Bey ile ilişkinizde sorunlar ne zaman başladı?

Altı ay önce. O dönemler işimle de ilgili bir takım mutsuzluklarım oldu. Sadece okuluma gidip geliyordum. Bu bana çok iyi geliyordu, o kadar.

- Evlilik ise sizi mutlu etmiyor, heyecanlandırmıyordu, öyle mi?

Heyecan yoktu. Bu konuda yalan söyleyemeyeceğim. Benim evlenmeme sebep ve evlilikte tutan tek şey aşktı. Aşk bittikten sonra benim evlilik kurumunu sürdürmemin hiçbir manası yok ki... Cem ile evliliğimiz mantık evliliği değildi. Aşk evliliğiydi. Aşk bitince de evlilik bitti.

- Bütün bu yaşadıklarınız karşılıklı mıydı, Cem Bey’in de heyecanı, aşkı bitmiş miydi?

Evet karşılıklıydı. Eğer böyle bir şey olmasaydı, şimdi kendisiyle arkadaş kalamazdık. Ben, kendimi Cem’e çok iyi ifade edebildiğimi düşünüyorum. Evliliğimde sorumlu olduğum tek bir insan vardı, o da Cem. Ona karşı tüm görevlerimi, tüm sorumluluklarımı yerine getirdiğimi düşünüyorum. Yeteri kadar dürüst olarak, her şeyimi anlatarak, içimde yaşadığım her şeyi paylaşarak...

- Hamile olduğunuzu söylediniz, sonra inkar ettiniz. Hamile miydiniz, değil miydiniz, gerçeği öğrenebilir miyiz?

Bu konuyla ilgili sana dürüst olacağım. Uydurduğum nokta oldu. Önce hamile olduğumu söyledim (o zaman hamile olduğumu bilmiyordum). Çünkü herkes üzerime geliyordu ben de "Evet hamileyim" dedim. Sonra "Değilim" dedim işte. Bütün bunların acısını ise daha sonra yaşadım. Sözcüklerinize, dualarınıza dikkat edin, sonra gerçek olur derler ya, böyle oldu. Hamile olmadığımı söyledikten bir hafta sonra kontrole gittim ve hamile olduğumu öğrendim. Bu kaderin bir oyunu mu bilmiyorum. Zaten bu konuda daha fazla konuşmak istemiyorum. Çünkü benim için çok zor günlerdi.

KIZ ARKADAŞIMDA KALIYORUM

- Peki boşanmaya ne zaman karar verdiniz?

7 Aralık benim doğum günümdü. O gün Cem ile bir restoranda saatlerce konuştuk. Ve ben gece boyunca hep ağladım. Ağlamam için de ortada hiçbir sebep yoktu. Fakat ağzımdan sadece şu cümle çıkmıştı; "Ben galiba evliliğin sorumluluğunu kaldıramıyorum Cem..." İşte o an ayrılık için ilk tohum atılmış oldu. Ve 15 Aralık’ta dinlenmek ve bir fotoğraf sergisini gezmek üzere Londra’ya gittim.

- İngiltere’ye gitmeden bir gece önce de Yalın’ın klibinde oynamanız için teklif aldınız...

Evet. 14 Aralık gecesi arandım. Kendilerine şu anda böyle bir şey yapamayacağımı, menajerim Ayşe Barım ile konuşmalarını, Londra’ya gideceğimi söyledim. Bana, Yalın’ın da Londra’da olduğunu, orada bu klip konusunu konuşabileceğimi söylediler. Neyse ben Londra’ya gittim. Gittiğim günün akşamı yani 15 Aralık’ta, 17.00 gibi Yalın’la buluştuk. Yalnızdık, çay içerken de klip mevzusunu konuştuk. Tanıdığım bir Türk’le buluşup, iş konuşmamın bu noktalara geleceğini yemin ediyorum ki düşünmedim.

- Sokaklarda el ele, sarmaş dolaş gezdiğini iddia edildi...       

İlk tanıştığınız birisiyle, "Hadi gel ele ele gezelim, öpüşelim" mi dersiniz? Böyle bir şey yok. Ben bunun altında başka bir şey ararım.

- Nasıl bir şey, birilerinin oyunu, komplosu gibi mi?

Bunun cevabını vermeyeceğim. Allah büyük. Bir şey varsa da kötülük yapan insan cezasını bulacak. Sadece yemin ederim ki gazetelerde o günden bugüne kadar çıkan her şey yalan. Bu konuda tüm şerefim ve namusum üzerine yemin ederim. Daha birkaç gün önce benim Plaza Otel’de kaldığım, orada bir odam olduğu, Yalın’la buluştuğum falan yazıldı. Ben Plaza Otel’in kapısından içeri bile girmedim.

- Nerede yaşıyorsunuz peki?

İki aydır bu evde kız arkadaşımla beraber yaşıyorum. Biraz sonra sana odamı gösteririm. Bunlar beni ve herkesi çok üzen haberler.

- Cem Cantaş’la, Yalın’la aranızda geçen bazı şeyleri duyduğu için tartıştığınız, dayak yediğiniz ve bu yüzden Los Angeles’a gittiğiniz doğru mu?

Ne Cem böyle biri ne de bizim böyle bir ilişkimiz vardı. İnsanların hayatı bu kadar kolay harcanmamalı. Ben altı ay önceki röportajımda Los Angeles’a gideceğimi söylemişim, hiç kimse araştırıp bakmıyor. Gidiş tarihim belli, çünkü benim o dönemler okulum tatil oluyor. Ne demek dayak yemek, olur mu böyle bir şey? Ben Los Angeles’a kaçmak için değil, işimle ilgili bir şeyleri kovalamaya gittim.

BENİ HİÇBİR ŞEY ÜZMÜYOR

- Cem Bey’le bu iddiaları konuştunuz mu?

Ben Cem’e olan sorumluluğumu yerine getirdim. O benim hayatımda neler yaşadığımı, neyin içinde olduğumu, duygularımı, her şeyi biliyor. Yine söylüyorum bizim evliliğimiz aşk bittiği için sona eriyor. Bu çarşamba da boşanıyoruz. Ama dostça, sevgiyle...

 - Başkasına aşık olduğunuz için bitmedi...

Böyle biten evlilikler vardır ama sonucunda arkadaş kalamazsınız. Öfke olur, kavga olur, küslük olur. Bizim Cem ile aramızda hiçbir şey olmadı.

- Boşanmak için neden bu kadar zaman beklediniz?

Bu bir süreç. Vekalet vermek, mahkemenin nerede olacağına karar vermek falan zaman gerektiriyor. Bir süre yanlış mı yapıyoruz, doğru mu yapıyoruz, bunalım dönemi mi yaşıyoruz diye ayrı yaşadığımız, düşünme, kendimizi dinleme dönemimiz oldu. Baktık ki yine olmuyor. Sonunda ayrılmaya karar verdik.

Yarın boşanıyoruz

- Size karşı genel bir güvensizlik var. Sizin için "Yalan söyler, sağı solu belli olmaz" deniliyor...

Deli dolu olduğum doğrudur. Stratejim falan yoktur. Ben bugüne kadar hiçbir insanın gözünün içine bakarak yalan söylemedim. Dürüst olduğum konularda da o kadar çok canım acıdı ki... Asıl benim kimseye güvenim kalmadı.

Şu an gözümün içine bakarak konuşuyorsunuz. Yalın’la çıkan dedikodular doğru mu peki?

Bu röportajın her noktasının dürüst olmasını istiyorum. Şu ana kadar anlattığım her şeyde dürüst oldum. O yüzden bununla ilgili bir şey söylemeyeceğim. Şu an sana ne söylesem boş. Şu anda evliyim, çarşamba günü boşanıyorum, bunun içinde Yalın’ın adının bile geçmemesi gerekiyor bence.

Kimseye nispet olsun diye evlenmedim ben

- Hálá Mustafa Sandal ile bağınızın kopmadığı, ona nispet olsun diye evlendiğiniz konuşuluyor, bunu biliyor musunuz?

O kadar cahil bir kız değilim, ben akıllı bir kızım. Hayatımda attığım adımları hep kalbimi dinleyerek attım. Kimseyi kıskandırmak için ya da nispet olsun diye yapmadım. Evlilik kurumu bu kadar ucuz değil. Ben sevdim, aşık olduğum için evlendim. Öyle olmasaydı nispet yaptığım insanla ilişkim devam ederdi. Benim kendi adıma artık onunla hiçbir bağım yok.

Özür dilerim hata yapmışım

- Çok çabuk aşık olup, hızla tüketip, yeniden aşık mı oluyorsunuz? Yani şıpsevdi durumu mu var?

Öyle olsa çok fazla aşkım olurdu. Oysa benim hayatımda çok az aşk oldu. Ve hepsi de uzun sürdü. Aşık oldum, bir ay sonra bitti diyen tiplerden değilim. Yaşıma göre aşklarımı uzun ve çok güzel yaşadım. Aşkımın tükenmemesi için elimden geleni de yapıyorum. Ama bittiği zaman da orada kalmamın nedeni olmuyor. Çünkü benim beslediğim tek nokta aşktır. İlişkilerimi hiçbir zaman yalan yaşamıyorum. Ya da bir şeyler düşünerek aşık olmuyorum. Ben bütün kalbimle aşık oluyorum ve aşkımın da her evresini dolu dolu yaşıyorum. Evliliğimde de çok aşık oldum, evlenmekle ilgili çok fazla şey düşünmedim. Ama çok özür diliyorum, hata yapmışım. Bu hatamın bedelini de dört aydır ödüyorum. Belkide evlenmemeliydim, ilişki olarak sürmeliydi.

/Röportaj: Sema DENKER - HÜRRİYET

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 09:43

İLGİLİ HABERLER