Yaşam
  • 28.4.2003 12:26

YANLIŞ SEKSÜEL DAVRANIŞLAR KANSERE NEDEN OLUYOR

NURAY BÜYÜKBAŞ İSTANBUL - Çeşitli kanser türlerinde bugüne kadar en büyük sorumlu olarak gösterilen genlerin, aslında çevresel etkilerle birleştiğinde kansere yol açtığı, tek başlarına kanserin oluşumunda önemli bir rol oynamadığı belirlendi. Norveç'in başkenti Oslo'da yapılan Uluslararası Kanser Kongresi'nde, bilim adamları özellikle kanser ve çevre ilişkisine dikkat çekti. Kongreye Türkiye'den katılan Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Daire Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer, ülkelerin bundan böyle sağlıklı çevre için daha çok finansman ayırması gerektiğini belirtirken, ''Kanserlerin yüzde 35'i beslenme bozukluklarından, yüzde 30'u sigaradan, yüzde 20'si enfeksiyon hastalıklarından, yüzde 7'si de yanlış seksüel davranışlardan oluşuyor'' dedi. İLAÇ BULAMIYORLAR Prof. Dr. Tuncer, dünyadaki tüm kanserlerin yüzde 61'inin az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler grubunda görüldüğüne dikkat çekerken, bu ülkelerde 'ilaçla tedavi' şansının düşük olduğuna dikkat çekti. Tuncer. ''Çünkü, bu ülkeler kanser ilaçları bulmakta zorlanıyor, ancak hükümetler yeterli kaynak ayırdığında Amerika ve Japonya'dan ilaç alabiliyorlar. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), bu ülkelerin ilaçta dışa bağımlılığını kırmak için kanser ilaçlarında 'serbest dolaşım' çözümünü hayata geçirmeyi hedefliyor. İlaç pazarını elinde tutan Amerika Birleşik Devletleri ve Japonya bu formüle yanaşırsa, tıp dünyası kanserlerin tedavisinde ortak politikaları daha hızlı üretilebilecek'' diye konuştu. YAPILMASI GEREKENLER Kanseri önlemenin yolları olduğunu belirten Prof. Dr. Tuncer, ''Sigaranın hiç içilmemesi, kırmızı etin haftada iki günden fazla tüketilmemesi, alkol alınmaması, her gün ortalama 100 mikrogram folik asit (Folik Asit 'Folat-Polisin' B grubundan bir vitamindir. Yeşil yapraklarda yaygın olarak bulunduğundan bu ad verilmiştir. Folik asit en fazla yapraklı yeşil sebzeler, bira mayası, karaciğer, böbrek, yumurta, zarı alınmamış tahıllar, ceviz, badem, fındık, fıstık, mercimek, ıspanak, yonca, mavi-yeşil alg 'yosun', maydanoz, nane, kurufasulye 'baklagiller' ve tohumlu gıdalarda bulunur) alınması, vitaminlerin doğal yolla alınması, günde 30 gramdan fazla katkılı et ürünleri tüketilmemesi, anne sütünün tek başına altı ay kullanılması, her gün ortalama 30 dakika spor yapılması, süt ve süt ürünlerinin bolca tüketilmesi, kanserojenlerden (hamileler için saç boyası ve aşırı makyaj malzemesi, tarım ilaçları, elektromanyetik alanlar, radyasyon, katkı maddeli gıdalar, içme suyunda arsenik ve topraktaki asbest ve erionit) sakınılması gerekiyor'' ifadelerini kullandı. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:53

İLGİLİ HABERLER