Ekonomi
  • 29.1.2010 16:40

100 BİN KİŞİYE İŞ İMKANI

Çevre, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji yatırımları binlerce iş fırsatı oluşturuyor. Birkaç yıl içinde 50 bin yeşil yakalı istihdamına ihtiyaç duyulacak. En popüler yeşil işlerse rüzgar teknikerliği, karbon satıcılığı, organik tarım uzmanlığı...

SON ağaç kesildiğinde, son nehir zehirlendiğinde, son balık öldüğünde paranın yenilemeyeceğini göreceksiniz...” Bir Kızılderili bilgesi, Amerika’yı kuran beyazlarla yerliler arasında yaşanan savaş sırasında söylemiş bu sözü. Aslında günümüzde yaşanan küresel çevre felaketine daha çok uyuyor gibi.

Evet, tüm dünya artık bu felaketin yaklaşmakta olduğunu anladı. Bazıları gönülsüz de olsa hemen herkes bir şekilde önüne geçmeye çalışıyor. Karbon vergisi, Kyoto Protokolü, yenilenebilir enerji yatırımları, çevre bilinci oluşturma çabaları derken; uluslararası anlaşmalar, ortak kararlar, ülkeler arasında işbirlikleri birbirini izliyor.

Bütün bu çabalar, bir yandan da yeni iş alanları ve çok sayıda yeni meslek ortaya çıkarıyor. “Green jobs” yani yeşil işlerden söz ediyoruz. İnsan kaynakları (İK) uzmanları buna “yeşil yakalı” da diyor. Mavi, beyaz derken, kariyer planları artık yeşil yakalı işleri de kapsıyor.

Halen dünyada çokça yeşil iş ve yeşil meslek var. Önümüzdeki dönemlerde daha da yeni yeşil işler ortaya çıkması bekleniyor. Şu anda istihdamı yaygınlaşan meslekler arasında; yenilenebilir enerji danışmanlığı, yenilenebilir enerji mühendisliği, rüzgar enerjisi uzmanlığı, rüzgar enerjisi teknikerliği, yeşil pazarlama danışmanlığı, karbon satış uzmanlığı, yeşil insan kaynakları yöneticiliği, çevre ve enerji hukuku uzmanlığı, organik tarım mühendisliği, doğal yaşam koçluğu, ekolojik turizm danışmanlığı, ısı yalıtım uzmanlığı, çevre mühendisliği, ekolojik bina tasarımcılığı, şehir planlama mühendisliği, atık su uzmanlığı ve içilebilir su uzmanlığı dikkat çekiyor.

Merkezi ABD’de bulunan ve bu alanda istihdam arayışına cevap veren Green Jobs şirketinin araştırmasına göre, halen dünya genelinde yenilenebilir enerji sektöründe çalışanların sayısı yaklaşık 2.5 milyon. En çok yeşil yakalı sırasıyla Çin, ABD, Brezilya ve Almanya’da çalışıyor.

2030’a kadar yeşil iş oluşturmada liderliği biyolojik yakıt sektörünün alması ve 12 milyon yeni işin ortaya çıkması bekleniyor. Bunu 6.3 milyon işle güneş enerjisinden elektrik üretme sektörü izlerken, rüzgar enerjisinden elektrik üretme sektörünün 2.1 milyon iş oluşturması bekleniyor.

50 BİN YEŞİL YAKALI

Türkiye’de de yeşil işler son dönemde yapılan yenilenebilir enerji yatırımları ve AB ile başlayan çevre müzakereleriyle ivme kazanıyor. Şu anda istihdam edilen pozisyonlar arasında; yenilenebilir enerji danışmanlığı, yenilenebilir enerji mühendisliği, rüzgar enerjisi uzmanlığı, organik tarım mühendisliği, doğal yaşam koçluğu, ısı yalıtım uzmanlığı ile çevre mühendisliği başı çekiyor.

Hem kamu hem de özel sektörde yeşil işlerle ilgili ilerleyen yıllarda ciddi bir büyüme potansiyeli bulunuyor. İnsan kaynakları uzmanlarına göre, Türkiye’de daha çok organik tarım ve rüzgar enerjisi alanında yoğunlaşma dikkat çekiyor. Şu anda çoğu büyük şirket de enerji ihtiyaçlarını azaltmak ve yenilenebilir enerji kullanabilmek için çalışmalara başlamış durumda. İlerleyen yıllarda daha çok şirketin yeşil enerjiye yönelmesi bu süreci tetikleyecek. Veriler, Türkiye’de 8 bin 500’ü kamu kurum ve kuruluşlarında olmak üzere 50 bin yeşil yakalının çalıştığını gösteriyor. Birkaç yıl içerisinde bu sayının iki katına çıkması muhtemel görünüyor. Hatta yeni meslekler bile ortaya çıkabilir. Örneğin, yeşil kozmetik veya organik kozmetik, ileride canlanması beklenen sektörlerden. Bu da yeni istihdamlar oluşturabilir.

OKULLAR YEŞİL ENERJİYE YOĞUNLAŞIYOR

İstihdam ihtiyacı nedeniyle bu alanda eğitim veren kurumların sayısı da gün geçtikçe artıyor. Örneğin, İstanbul Teknik Üniversitesi’nde bulunan Enerji Enstitüsü, enerji mühendisi yetiştiriyor. Geçmişte bu bölüm, nükleer enerjiye odaklanmışken şu anda yenilenebilir enerji ve konvansiyonel enerjiyle ilgili branşlarda da eğitim veriyor. Bu alanlarda eğitim verilen başka bir bölüm de Bahçeşehir Üniversitesi’nde açılan Enerji Sistemleri Mühendisliği…

İK uzmanları, bu bölüm mezunlarını oldukça güzel işlerin beklediğini düşünüyor. Rüzgar enerjisi alanında ülkemizde yüksek lisans ve doktora eğitimi veren bir kurum da var: Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rüzgar Enerjisi Araştırma Merkezi. Burada rüzgar enerjisi, rüzgar türbinleri ve teknolojileri üzerine eğitimler veriliyor. Mezunları iş bulma konusunda çok şanslı görünüyor.

Enerji hukuku alanında çalışan Enerji Hukuku Araştırma Enstitüsü, Banka ve Ticaret Hukuku Araştırma Enstitüsü var. Bu kurumlar da enerji hukuku alanında sertifika veriyor. Ayrıca endüstri meslek liseleri ve iki yıllık meslek yüksek okullarının elektrik-elektronik bölümleri yeşil enerji alanındaki tekniker açığını kapatabilir.

MAAŞLARI DAHA YÜKSEK

Bu alanda yetişmiş eleman azlığı ve artan istihdam ihtiyacı, yeşil işlerde istihdam edilenlerin ücretlerine olumlu yansıyor. Pazarlama uzmanı Cengiz Çatalkaya’ya göre, yeşil yakalıların normal ücretlere oranla yüzde 50, hatta yüzde 100 daha fazla ücret alması mümkün. Çünkü yeşil işler tutkulu ve yetişmiş kişilere ihtiyaç duyuyor ve şimdilik bu alanda eğitim veren fazla kurum olmadığı yok. Bu yüzden yetişmiş personel de çok fazla değil. Bu da ücretlerin yüksek olacağına işaret ediyor.

Türkiye’de bu alandaki ilanlar, özellikle rüzgar enerjisiyle ilgili olanlar daha çok kariyer siteleri aracılığıyla duyuruluyor. İşe alım politikasına gelince... Normal işe alım politikası uygulanıyor. Ancak bu alanda çalışacak kişilerin çok yönlü olmasına dikkat edilmeli. Örneğin yenilenebilir enerji danışmanı, mühendislik bilgisinin yanında pazarlama, işletme bilgisine de sahip olmalı. Yeşil insan kaynakları yönetmeni, insan kaynakları haricinde pazarlama, iletişim, reklam, psikoloji, sosyoloji ve çevre; enerji hukuku uzmanı ise hukuk haricinde enerji, çevre ve maliye konularında da bilgi sahibi olmalı...

Çatalkaya, yeşil yakalıların ilerleyen yıllarda mesleklerinde uzmanlaştıkça sektörlerinde aranılan kişi haline geleceğini savunuyor. “Bu da çalışma şartları ve maddi olanakları daha yüksek bir işleri olacağı anlamına geliyor” diyor. Çatalkaya’nın bu alanda kariyer yapmak isteyenlere yönelik bir tavsiyesi var: “Geleceğin yeşil meslekleri, karma disiplinlerden, üreticilik ve hayat boyu eğitim ve gelişim gerektiren meslekler olacak. Bu yüzden yeşil işlerde çalışmak isteyen kişilerin kendilerini sürekli yetiştirmeleri, alanları dışında pazarlama, iletişim, reklam, psikoloji, sosyoloji gibi disiplinler hakkında da bilgi sahibi olmaları gerekiyor.”

ÇEVRE YATIRIMLARI TETİKLEYECEK

Avrupa Birliği ile çevre faslı için müzakereler geçen yılın sonuna doğru başladı. Bu alanda kamu ve özel sektörün yükümlülüğü, ciddi bir yatırım hamlesine işaret ediyor. Çevre alanında 50 ila 70 milyar euro’luk yatırım ihtiyacı bulunuyor. İK uzmanları, çevre alanında önümüzdeki 2 yıl içinde 20 bin yeni iş oluşturulmasını bekliyor. Prometheus Danışmanlık Genel Müdürü Yücel Atış’a göre, lise mezunlarından ekonomist ve mühendislere kadar yeni pozisyonlar doğacak. Mevcut şirketlerin yeşil şirketlere dönüşümü de yeni işler oluşturacak. Süreçler yeniden analiz edilecek, standartlar gözden geçirilecek, tüm bölümlerde yeşil şirket sistemlerine uyum süreci yaşanacak. 2 yıl içinde oluşacak 20 bin yeni istihdamın yarısı bu alanda danışmanlık verenler ile mal ya da hizmet üreten şirketlerde sağlanacak.

Diğer ülkelerdeki yeşil işlerin başlangıçta hızlı bir artış gösterdiğine dikkat çeken Atış, sonrasında ise yıllık yüzde 10-15 arası dengeli bir büyüme gözlendiğini belirtiyor. Atış’a göre, Türkiye’de bu trendi yakalamak, denetimin etkinliğine bağlı olacak. İlk aşamada kalite bölümleri içinde mühendis düzeyinde pozisyonlar oluşacak. Süreç içinde ise çevre bölümleri oluşacak.

MANPOWER ÖNCE ANALİZ EDİYOR

Yeşil yakalı istihdamında uzman İK şirketlerinden biri de Manpower. Şirketin Türkiye Genel Müdürü Ebru Coş’un verdiği bilgiye göre, “yeşil yakalı” pozisyonu henüz terminolojimize girmiş değil. Talep olan pozisyonların hangisinin yeşil yakalı olduğu analiz sürecinden sonra anlaşılıyor. Ve bu anlamda Türkiye’de 8 bin 500’ü kamu kurum ve kuruluşlarında olmak üzere 50 bin yeşil yakalı çalışıyor. Manpower Professional, bu tarz spesifik alanlarda uzmanlaşmış profesyonellerin bulunması ve işe yerleştirilmesi alanında hizmet sunuyor. Manpower Professional’ın portföyündeki enerji, yalıtım, gıda, pazarlama şirketlerinin çoğunun çevresel iyileştirmeye yönelik faaliyetleri var ve bu alanlarda uzmanlaşmış veya uzmanlaşmaya açık adaylar için talep sürekliliği gözleniyor. Yeşil yakalı işlerin çevre dostu ürünleri ve servisleri içerdiğini söylen Coş’a göre, çevreyle ilgili çalışmalarını geliştirmek isteyen firmalar yeni yeşil yakalı meslekler oluşturdular. Yeşil yakalı sektör süratle büyüyor ve gelişiyor. Örneğin yeşil işler, ABD’de şu anda beşinci büyük sektör haline gelmiş durumda. Ayrıca yenilenebilir enerji alanında gelinen nokta, bu alandaki uzmanlara duyulan ihtiyacı beraberinde getiriyor. Yenilenebilir enerji danışmanları ilk akla gelen yeşil yaka pozisyonlar. Bugüne kadar enerji mühendisliği olarak adlandırılan mühendislik dalı, günün koşullarına uygun olarak faaliyet alanını güncelliyor. Yenilenebilir enerji mühendisi diye tanımlanmasa da önemli bir yeşil yaka pozisyonunu temsil ediyor.

Çevre mühendisliği, sürdürülebilir kalkınma trendiyle birlikte yeniden parlamakta olan mesleklerden biri. Bu eğitimi veren kurumlarda da birtakım inovatif bakış açıları hayata geçirilerek mesleğin değerini yükseltmek mümkün.

Organik tarım ve pazarlama alanı hareketlenen bir başka alan. Bu noktada klasik mesleki bilgilerin ötesinde bir vizyona sahip olan ziraat mühendisleri, yüksekokul mezunları ve pazarlamacılar da değer kazanıyor.

ATIK YÖNETİMİ ÖNEM KAZANACAK

AB mevzuatına uyum konusunda şirketlere danışmanlık hizmeti veren CPS AG’nin Yönetim Kurulu Başkanı Tulu Gümüştekin’e göre, AB’nin çevre müktesebatı içerisinde en kapsamlı düzenlemelerden biri sanayi kirliliğinin önlenmesine yönelik atık yönetimi. Dolayısıyla Türkiye’de de sanayi işletmeleri, lisans ve emisyon limit değerleri temelinde sıkı koşullara tabi tutulacak. İşletme izin prosedürlerini yürüten farklı kamu kurumları arasında etkin bir eşgüdüm mekanizması oluşturulacak. Buna ilaveten, atık oluşumu ve bertaraf edilmesi, enerji verimliliği, hammadde kullanımı, gürültü, kazaların önlenmesi gibi hususlar bütünsel bir yaklaşımla ele alınacak. Kirliliğin kaynakta kontrolü, azaltılması, yeniden kazanımı ve geri dönüşümü gibi önlemler yoğunlaşacak.

Şirketlerde çok geniş kapsamlı bir geri dönüşüm süreci yaşanacağına dikkat çeken Gümüştekin’e göre, AB çevre politikasına uyum kapsamında yeni arıtma tesisleri çıkacak, bunlar da yepyeni iş sahaları oluşturacak. Çevre alanında yapılacak yatırımlar 50 ila 70 milyar euro arasında değişiyor. Altyapı yatırımları en fazla masrafın yapılacağı yatırımlar olacak. Ölçüm sistemleri, yeraltı sularının temizliği, gürültü haritalarının çıkarılması gibi konularda özel sektör için yeni iş sahaları açılacak.

MONSTER: İSTİHDAM 100 BİNİ BULABİLİR

Merkezi ABD’de bulunan ve yeşil işler alanındaki kariyer imkanlarına yer veren Monster, green careers, green MBA ve alt başlıklarda yol gösteriyor. Monster Türkiye’ye göre ulaşım, inşaat, enerji, tarım gibi sektörlerde yeşil işlerin gelişmesi çok daha kolay görünüyor. Bu alanda kamu ve özel sektörün işbirliğine bağlı olarak karbon salımının azaltılması yönündeki çabalar karşılığını bulabilir. Yenilenebilir enerji sektöründe rüzgar ve güneş enerjisine yapılacak yatırımlar kısa sürede yüz binlerce yeni istihdam oluşturacak. Yine yenilenebilir enerji sektöründe bulunan jeotermal, hidroelektrik, biyokütle alanlarında da yüksek seviyede istihdam potansiyeli bulunuyor.

Kamuda çevresel faaliyetlerde istihdam edilenlere ve özel sektörde rüzgar endüstrisinde, organik tarımda, ekolojik pazarlarda çalışanlara ve çevre mühendislerinin sayılarına bakıldığında, 50 bin kişilik bir istihdam olduğu varsayılıyor. Sadece hidroelektrik santrali, rüzgar santralleri ve jeotermal projelerin hayata geçmesiyle bu sayının 100 binin üzerine çıkması mümkün.

Yeşil meslekler

* Yenilenebilir enerji danışmanlığı: Son dönemde yenilenebilir enerji yatırımları hız kazandı. Bu şirketler için hem PR ve pazarlama açısından hem de yeni enerji kaynaklarını kullanma açısından önemli bir hamle olabilir. Bu alanda kendini geliştirecek başarılı mühendisler, MBA veya pazarlama mastırı da yaparlarsa ilerleyen yıllarda çok iyi şartlarda rahatlıkla iş bulabilirler.

* Yenilenebilir enerji mühendisliği: Şu anda İstanbul Teknik Üniversitesi’nde bulunan Enerji Enstitüsü enerji mühendisi yetiştiriyor. Geçmişte bu bölüm, nükleer enerjiye odaklanmışken şu anda yenilenebilir enerji ve konvansiyonel enerjiyle ilgili branşlarda da eğitim veriyor. Buradan mezun olacak kişiler ilerleyen yıllarda yenilenebilir enerji mühendisi unvanını alabilir ve bu alanda oluşacak meslek açığını kapatabilir. Bu alanlarda eğitim veren başka bir bölüm de Bahçeşehir Üniversitesi’nde açılan Enerji Sistemleri Mühendisliği Bölümü. Bu bölüm mezunlarını oldukça cazip kariyer fırsatları bekliyor. Bu bölümden mezun olup MBA veya pazarlama mastırı yapanların önü ise daha da açık.

* Rüzgar enerjisi uzmanlığı: Rüzgar, en bilinen ve en popüler yenilenebilir enerji kaynaklarından biri. Ülkemizde şu anda çok sayıda şirket, rüzgar türbini yapmaya başladı. Bu meslek açısından da büyük açık var. Rüzgar enerjisi alanında ülkemizde yüksek lisans ve doktora eğitimi veren sadece bir kurum var. O da Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rüzgar Enerjisi Araştırma Merkezi. Burada rüzgar enerjisi, rüzgar türbinleri ve teknolojileri üzerine eğitimler veriliyor. Mezunları iş bulma konusunda çok şanslı görünüyor.

* Green marketing danışmanlığı: Şirketlerin çevre politikaları ve çevreyle ilgili sosyal sorumluluk planlarını yürütmek ve duyurmaktan sorumlu. Ürünün üretiminden tüketimine kadar çevre ve doğa dostu olmasını ve doğaya katkı yapmasını sağlamak gibi görevleri yürütecek, pazarlama, işletme, endüstri veya çevre mühendisliği bölümlerden mezun, kendini pazarlama odaklı yetiştirmiş kişiler bu alanda çalışabilir. Şirketler, çevre bilinci geliştikçe böyle danışmanlara daha fazla ihtiyaç duyacaklar.

* Yeşil insan kaynakları yönetmenliği: Çalışanlar arasında çevre duyarlılığı oluşturmaya, onların şirket kaynaklarını daha tasarruflu kullanmalarını sağlamaya yönelik bir pozisyon. Gereksiz kaynak tüketimini engelleyecek, ortak araç uygulaması, personelin çevreyle ilgili projelere katılımı, ofis ve çevrenin doğaya uygun ve doğaya zarar vermeyecek şekilde düzenlenmesi işlerini yapacak; işletme, insan kaynakları, çevre konusunda bilgili insan kaynakları yönetmenlerine ve uzmanlarına ilerleyen yıllarda daha çok ihtiyaç duyulacak.

* Çevre ve enerji hukuku uzmanlığı: Şirketlerin doğal kaynaklar ve enerji konularını yasal mevzuata uygun şekilde ve çevreyle uyumlu şekilde yönetecek uzmanlara ihtiyaçları var. Bu uzmanlar, kamu ve özel sektör arasındaki hukuksal konuları çözecek, ilerleyen yıllarda AB uyum yasaları çerçevesinde şirketlerin bu yasalara uygun çalışmasını sağlayacak. Bu şekilde çalışacak enerji hukuku uzmanlarına büyük ihtiyaç duyulacak. Bu alanda bir Enerji Hukuku Araştırma Enstitüsü kurulmuş durumda.

* Organik tarım mühendisliği: Organik ürün yetiştiriciliği son dönemde çok gelişti. Henüz bu alanda eğitim veren bir üniversite yok. Ancak ziraat mühendisleri kendilerini bu alanda geliştirirlerse önemli bir iş imkânına kavuşabilirler.

* Doğal yaşam koçluğu: Gıda mühendisliği, ziraat mühendisliği, çevre ve ekoloji mühendisliği alanlarından birinden mezun olup sosyoloji, iletişim, psikoloji, sağlık alanında da kendini takviye eden meslek sahipleri doğal yaşam koçu olabilir. Bunlar, hizmet verdikleri kişinin yediği yemeklerden yaptığı sporlara, tatil yapacağı yere kadar her şeyi planlayabilir. İnsanların daha uzun ve kaliteli yaşamasına katkıda bulunabilirler.

* Ekolojik turizm/tatil uzmanlığı: Önümüzdeki yıllarda doğa ve ekolojik turizm konusunda uzmanlaşmış, kendini yetiştirmiş rehberlere/uzmanlara ve tesislere ihtiyaç olacak. Doğal kaplıcalara sahip yerler, yaylalar, ekolojik tatil köyleri, tatil çiftlikleri, orta yaş üstü tatilcilerin ve sağlıklı tatil isteyen kişilerin çekim merkezi olacak.

Yeşil işlerde çalışan sayısı

Kaynak Dünya geneli Seçilmiş ülkeler

Rüzgar 300.000

Almanya 82.100

ABD 36.800

İspanya 35.000

Çin 22.200

Danimarka 21.000

Hindistan 10.000

Solar PV 170.000

Çin 600.000

Almanya 35.000

İspanya 26.449

ABD 15.700

Solar Thermal 624.000

Çin 600.000

Almanya 13.300

İspanya 9.140

ABD 1.900

Biyokütle 1.174.000

Brezilya 500.000

ABD 312.200

Çin 266.000

Almanya 95.400

İspanya 10.349

Hidroelektrik 39.000

Avrupa 20.000

ABD 19.000

Jeotermal 25.000

ABD 21.000

Almanya 4.200

Toplam 2.332.000

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 10:45

İLGİLİ HABERLER