2 AY IRAK''TA REHİN TUTULAN SADIKOĞLU, DİNLENMEK VE TEDAVİ OLMAK İÇİN LONDRA''YA GİTTİ
ALPAY YALÇINKAYA
İSTANBUL (İHA) - Atatürk Havalimanı''nda açıklamalarda bulunan Sadıkoğlu, Londra''ya hem dinlenmek, hem de yediği yemeklerden dolayı midesinde meydana gelen bir siyah noktanın incelenmesi için gittiğini, 4 gün sonra tekrar Türkiye''ye döneceğini söyledi. Sadıkoğlu, ''''2 gün evdeydim. Dün bir ara tersaneye gittim. İşçilerle görüştüm, onlarla konuştum biraz'''' dedi.
Asya Finans''a olan borcunun sorulması üzerine Sadıkoğlu, borç meselelerinin bankayla kendi arasında özel bir durum olduğunu belirterek, ''''Her işadamının bir kredisi vardır. Bu kredide bankayla o müşteri arasındadır. Bir kadın doktoru o hanımefendiyi muayene ederse, o kadınla doktoru arasındadır. Bankalar da öyle olmalıdır, her iş yapan adamının kredisi var. Benim 22 milyon dolar kredim var. Yarısı Asya Finans, yarısı başka bir bankadan. Benim tersanem bugün yüz milyon doların üzerindeydi, hiçbir zaman kendi tersanemin borcu yok'''' diye konuştu.
Sadıkoğlu, ''''Benim Atatürk''ün yatını yapmak için bankadan almış olduğum kredi var. Ben 32 milyon dolar Atatürk''ün yatına verdim. Hiç bir iş adamı çıkarıp da bana 50 milyon dolar katkıda bulunmadı. Bu ülkede yemek yiyorsak, Ulu Önder''in sayesindedir. Bir zamanlar bir Japon''la yarı yarıya ortaktık. Japon Savarona''yı satışa çıkardı diye ben ondan aldım. Bu arada Asya Finans''tan gittim kredi aldım, Atatürk''ün yatının yarısı yurtdışında, bir ecnebiye gitmesin diye. Ama Savarona zarar eden bir müessese, o kar edemez ki. 3 ay kiralıyorsun, 9 ay yatıyor. 40 personelin maaşını, sigortasını ödüyorsun. Krediyi bankayla görüşeceğiz, 2 senelikti, krediyi 5 sene olarak düzenleyip ödeyeceğiz'''' ifadelerini kullandı.
Irak''ta çalışma ortağı olmadığını belirten Kahraman Sadıkoğlu, ''''Benim ortağım yok ne Irak''ta, ne Güneydoğu''da. Orada bana ait 45 personel var. Şu an bakım onarım yapıyoruz. 1-2 ay o sürecek. Orada şu an iş düşünmüyoruz. Irak''ta bir yedek para yok, hepsi Türkiye''den aktarılıyor. Dünyada mevcut olan 3 vinçten biri bana ait. O da Irak''ta. Ne biri el koymuştur, ne bir ortağımız var. Benim hiç bir iş yerinde ortağım yok. Irak''a gitmeyi şu an düşünmüyorum. 15-20 yıl öncesine giderseniz, o durum Türkiye''de de vardı. Irak''ta böyle bir durum oldu diye ilişki kesemeyiz. Orada çocuklar gıdasızlıktan, yiyeceksizlikten ölüyor. İlk yakalandığımızda orada zor günler geçirdik. Ama sonra daha rahat bir yere götürdüler. Allah''a şükür onlara da teşekkür ediyorum. Çünkü parayı verip kurtulamama ihtimalinde var'''' dedi.
2 ay dünyayla bağlantısı kesildiğini ifade eden Sadıkoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
''''Benim hakkımda öldüğüme dair haberler çıkmış Türkiye''de. Adamlar bunu duyunca, ''ben sizin kılınıza dokunmadım ama Türkiye''de öldürdüler diye haberiniz çıkmış'' dediler. Bugün benim başıma geldi, yarın bir başkasının başına gelse oradan dışarı çıkamaz. 40 gün bir odada hava yok, yer çamur orada oturup yatıyorsun. Şartlar kolay değil, onun için basının çok daha dikkatli olması gerek. Ben oradayken Türkiye''de benim için sağolsunlar, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Dışişleri Bakanı, Bakanların hepsi, tüm yetkililer elinden geleni yaptı. Basına da teşekkür ediyorum, ama daha dikkatli hareket etmeleri gerekiyor. Bu gibi durumlarda oradaki insanın hayatı buradaki basının elinde.''''
Sadıkoğlu, operasyondan vazgeçilme sebeplerine değinerek, ''''İngilizler, ''Sizi görmek bizim için en mutlu hadise. Biz sizin nerede olduğunu yüzde 90 tespit ettik ama hiçbir zaman baskını düşünmedik. Sizi başka bir organizeye satmaya kalksalardı o zaman sizin kaldığınız yeri basacaktık'' dediler. Eşim de ''Hayır, böyle bir şeye girmeyin'' deyince İngilizler, ''Biz o zaman sizin başka bir örgüte satılıp satılmama durumunuzun incelemesine geçtik'' dedi. Herkes elinden gelenin fazlasını yaptı. Herkese teşekkür ediyorum'''' ifadelerini kullandı.
Kaçıranların kendilerine Saddam''ın Mücahidi denildiğini söyleyen Sadıkoğlu, kendisini kaçıranlarla ilgili bilgi de vererek onlarla geçen bir diyalogunu da şöyle anlattı:
''''Saddam''ın zamanında bir kaç tanesi askerlik yapmış. Beni orada kaçıranlar makine parkıma el koymak için kaçırmış olsalardı, inanın ki ben bugün Türkiye''de olmazdım. Onlara öleceksem de erkekçe öleyim dedim. Ben öyle başımı eğmem. Ben ne İngiliz, ne Amerikalı için çalışıyorum. Ben sizin hükümetinizle mukavele yaptım. BM''nin parası ile de gemileri çıkarttım.''''
Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 11:07