AJAN OLMAK İSTEMESİNE RAĞMEN ANNESİ YÜZÜNDEN ÜNLÜ BİR MANKEN OLAN GÜZEL KİM?
İlk podyuma çıktığınızda kaç yaşındaydınız?
- 17 yaşındaydım. Milano’da podyuma çıktım ama ne defilesi olduğunu hiç hatırlamıyorum.
Hayalinizdeki meslek mankenlik miydi?
- Kesinlikle hayır. Kriminal olaylara ilgi duyuyordum ve gizli ajan olmak istiyordum. Annemin zoruyla manken oldum.
Aa... Bizde genelde tam tersi olur. Nasıl bir aileniz var?
- Çok normal bir ailem var. Kimse ünlü, zengin filan değil. Güney İspanya’da doğdum. 16 yaşındayken annem benim için bir model ajansından randevu aldı. Ertesi gün manken olmuştum. İlk fotoğraf çekimimi bir katalog için Güney Afrika’da yaptım. Sonra Barcelona’ya taşındım. Ama yanlış yere taşınmışım. Meğer Milano’ya gitmem gerekiyormuş. Bunu öğrenir öğrenmez de Milano’ya yerleştim.
Biz sizi DKNY’nin modeli olarak tanıyoruz.
-Bütün dünya öyle tanıyor. Donna Karan sayesinde ünlü oldum. 1996’da bir günlüğüne New York’a gitmiştim. Ajansım tasarımcılar ve marka yetkilileriyle görüşmeler ayarlamıştı. Bir günde 22 kişiyle görüştüm. Onlardan biri de Donna Karan’dı. Katalog çekimi için anlaştık. Çekimler için New York’a gittiğimde oraya yerleşmeye karar verdim. 8 yıldır orada yaşıyorum.
Siz nasıl bir modelsiniz? Seksi, feminen, cazibeli, erkeksi?
-Beni ilk gören, vamp olduğuma karar verir. Oysa DKNY’nin çok romantik kıyafetlerini de taşıdım. Seksi, asi, fark etmez. Tasarımcı ve marka beni nasıl görmek istiyorsa öyle olabilirim. İşimin en eğlenceli tarafı da bu zaten. Bukalemun gibi değişiyoruz.
Evli misiniz?
-DKNY’nin erkek modeli Mark Vanderloo ile evliydim ama boşandım. Anlayacağınız DKNY hayatımın her alanını etkiledi!
Formunuzu nasıl koruyorsunuz?
-Ailemdeki herkes zayıf. Anneme ve babama çok benziyorum. Mavi gözlerimi babamdan almışım. Anoreksik değilim, her istediğimi yiyorum ama aşırı spor yapıyorum. Galiba spor bağımlısıyım.
Ester Canadas deyince herkesin aklına dudaklarınız geliyor.
- Herkesin değil, bazı insanların aklına geliyor.
Peki öyle olsun. Ama zaten yeterince dudaklarınız varken neden gidip bir de silikon yaptırdınız?
- Bu soruya cevap vermek istemiyorum. Canım istedi yaptırdım, hepsi bu!
Özlem Önal ve Tansa Mermerci ile yakın arkadaş olduğunuz doğru mu?
- Tansa’yı tanımıyorum ama Özlem arkadaşım. Bu röportaja sakın Özlem’in fotoğrafını koymayın. Koyarsanız beni öldürür. Gazetelerde çıkmaktan hiç hoşlanmıyor. Birçok ortak arkadaşımız var. New York’ta sık sık görüşüyoruz. Birlikte Mavi Tura çıkacağız ama nereye gideceğimizi sormayın. Çünkü ben de bilmiyorum. Türkiye’ye ilk defa geliyorum.
Dünyaca ünlü bir top model olarak sizce dünyadaki en büyük sorun ne?
- Dünyanın en büyük sorunu bir tane değil ki. Ama ben kendi adıma çocuklarla ilgili problemlere daha hassasım. Hindistan Kalküta’daki Kalitala organizasyonu ile çalışıyorum. Onlar sayesinde bir evlat edindim. Artık bir bebeğim var. Kalitala sayesinde özellikle kız çocuklarını koruma altına alıyoruz.
Mankenlik yapamayacak yaşa gelince ne yapacaksınız?
-1999’da Pierce Brosnan ve Rene Russo ile ‘The Thomas Crown Affair’ (İkili Oyun) isimli bir filmde rol aldım. Gelecekte sinemaya yoğunlaşmayı düşünüyorum.
Sibel Arna
Hürriyet
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:47