Ekonomi
  • 19.2.2009 15:34

AKP VE MALİYE'DEN AYDIN DOĞAN AÇIKLAMASI:"İMTİYAZLI GRUP DÖNEMİ BİTMİŞTİR"

ANKARA - AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, Doğan Medya Grubuna kesilen vergi cezasının, subjektif bir gerekçeyle; Hükümetin ya da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla başlatılmadığını söyledi. 

Canikli, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Doğan Medya Grubuna kesilen vergi cezası ile görüşlerini açıkladı. 

Gruba kesilen bu ceza gerekçe gösterilerek, AK Parti ve Hükümet hakkında haksız, gerçek dışı eleştiriler yapıldığını ifade eden Canikli, vergi cezasının teknik boyutuyla ilgili basında detaylı bilgi ve belgeler yer aldığını ve belgelerden yola çıkılarak teknik boyutta açıklama yapılabileceğini belirtti. 

Nurettin Canikli, Doğan Medya Grubuna ait bir şirkete daha önce de vergi cezası kesildiğini ve bunun uzlaşma ile çözüldüğünü söyledi. 

'Bu inceleme subjektif bir gerekçeyle başlatılmamıştır. Partimizin, Hükümetimizin ya da Sayın Başbakanımızın talimatıyla başlatılmamıştır' diyen Canikli, grubun, haber aldığı bu incelemeyi durdurmak için, Hükümete yönelik saldırı amaçlı haberler yaptığını bildirdi. 

Canikli, şöyle konuştu:

'Belki bu kadar gürültünün nedeni; uzun yıllardan beri incelenmezlik şemsiyesi altında kendilerini imtiyazlı gören, elindeki imkanları da güç olarak kullanarak hükümetleri böyle bir politika izlemeye iten, dokunulmaz olarak bugüne kadar kabul edilen kişi ve grupların imtiyazlarının kaldırılmış olmasıdır. Küçük ölçekli bir bakkal ile büyük bir holding arasında bu yönüyle bir fark bulunmamaktadır. Bu durum, vergi incelemesi açısından ciddi bir dönüşüm ve değişikliktir.

Biz, hükümetimize yapılan haksız saldırıların, bu anlayışın bir devamı ve yansıması olarak görüyoruz. Bugüne kadar bunlar hep korunmuş, vergi inceleme elamanları küçük ve orta ölçekli mükellefleri incelemiş, ama büyük mükelleflerin üzerine gidilmemiş. İşte, 2002 sonrasında biz, bu uygulamayı kaldırdık.' 

 

Canikli, Doğan Medya Grubuna ait gazetelerde, grubun vergi kaçırmasının mümkün olmadığının belirtildiğini ifade ederek, 'Çünkü, gazetelerde, kurumlar vergisinden muaf olma kuralının, 2006'da yapılmasıyla, 2007'de yapılması arasında bir fark bulunmadığı belirtilmiş' dedi. 

 

Böyle bir değerlendirme yapılabilmesi için şartların eşit olması, yani 2006'daki karlılık durumuyla 2007'deki karlılık durumunun benzer olması gerektiğine işaret eden Canikli, 'Yüzde 75'i kurumlar vergisinden muaftır' kuralından faydalanmak için, o yılki karın müsait olması gerektiğini, faydalanılmazsa bir yıl sonraki kardan bunu mahsup etme imkanı bulunmadığını söyledi.

Nurettin Canikli, bu işlerin mükellef tarafından yasal defterlere nasıl kaydedildiğinin de önemli olduğunu belirterek, şunları kaydetti: 

 

'Hisse satışı nedeniyle elde edilen paranın, şirket hesaplarına 2 Ocak 2007'de aktarıldığı ifade edilmekte. Buradan yola çıkılarak, satışın 2006'da değil 2007'de gerçekleştiği belirtilmektedir. Bu da satışın, tek başına 2007'de yapıldığını göstermez. Çünkü, kanundaki bu istisnadan faydalanmak için, satış mukabilinde öngörülen bedelin 2 yıl içerisinde tahsil edilmesi gerekiyor. Yani, satış işlemi 2006'de de yapılsa, 2007'de de ödeme yapılabilir, 2008'de yapılabilir. Buna hiç bir engel yok. Dolasıyla satış işleminin, 2007'de yapıldığını söylemek doğru değil.

Basında yer alan bilgiler çerçevesinde söylüyorum; Orada ileri sürülen hususların hiç birisi, satışın 2007'de yapıldığını göstermez. Ama ilgili mükellef tarafından bilgi ve belgeler açıklanırsa, daha kesine yakın değerlendirme yapılabilir.' 

 

AK Parti Grup Başkanvekili Canikli, bundan sonraki vergi incelemelerinde de hiç kimsenin imtiyazlı olmayacağını söyledi. 

 

Canikli, 'AK Parti'nin iktidara gelmesiyle incelenmezlik dönemi bitmiştir. 'Biz nasıl olsa incelenmeyiz, bizi incelemeye kimsenin gücü yetmez' gibi bir anlayıştan hareketle, vergi mükellefiyetlerini tam olarak yerine getirmemiş olan kişi ve gruplar var ise onların biran önce, işlemlerini vergi mevzuatına uygun hale getirmeleri gerekir' diye konuştu. 

 

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Canikli, 'Vergi incelemesi için niye bugüne kadar beklendi. Aydın Doğan bugüne kadar kaç kez vergi rekortmeni oldu. Partinize saldırıdan kastınız ne?' sorusu üzerine, haberlerin objektif ve hüküm vermeksizin aktarılması gerekirken, son aylarda bu grubun gazetelerinde, suçlayan, hakaret eden haberler yayımlandığını bildirdi. 

 

'Çok yüksek vergi ödeyen vergi kaçırmaz, diye bir şey yok' diyen Canikli, çok yüksek vergi ödeyenden çok, kazandığını gerçek beyan eden ve vergisini zamanında ödeyenlerin tebrik edilmesi gerektiğini söyledi. 

 

Nurettin Canikli, bir gazetecinin, 'İnceleme objektif gelmiyor bana. Doğan grubu 24 bin kişinin çalıştığı bir grup. 1,5 katrilyon lira vergisi var. Krizin yaşandığı bir dönemde, 3-4 bin kişinin işten çıkarılması tehlikesi var' sözleri üzerine, incelemenin objektif olarak yapıldığı görüşünü yineledi.

'Ne kadar insan çalıştırırsa çalıştırsın, herkes vergi ödeme mükellefiyetini yerine getirecek' diyen Canikli, kriz zamanlarında bir imkan tanınacaksa, bunun herkese tanınması gerektiğini bildirdi. Nurettin Canikli, bu işin yargı boyutunun da olduğunu dile getirerek, 'Bu hususu bilen vergi elemanlarının, hiç bir şey olmadığı halde inceleme yapmasını düşünmek doğru değil. Böyle bir riske girmez vergi elemanı' dedi. 

 

AK Parti Grup Başkanvekili Canikli, vergi incelemesinden, bilgilendirme dışında, bakanın haberi bile olmayacağını kaydetti. 

 

'Uzlaşmanın, bakanın onayıyla devreye girmesi doğru mu?' sorusu üzerine Canikli, vergi incelemelerinde uzlaşmanın 1960'dan beri uygulandığını ve yasal bir hak olduğunu belirtti. Canikli, uzlaşma komisyonunun bakanın değil, müsteşarın başkanlığında toplandığını, bu nedenle de bakanın etkisinin olamayacağını söyledi. 

 

Canikli, başka bir soru üzerine, bazı milletvekillerinin, vergi incelemelerine muhatap oldukları zaman, maliye kökenli olması nedeniyle kendisinin bilgisine başvurduklarını belirterek, 'AK Parti'li milletvekilleri imtiyazlı grubun içerisinde değil. İncelemeye muhatap olan AK Parti'li milletvekilleri olduğunu biliyorum' diye konuştu. 

 

Öte yandan, CHP Sözcüsü ve Genel Sayman Mustafa Özyürek, Doğan Grubuna kesilen vergi ve cezanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürerek, bunun basın özgürlüğüne darbe indirmek anlamına geldiğini savundu. 

 

Özyürek, Doğan Yayın Holdinge vergi/ceza ihbarnamesiyle ilgili yaptığı yazılı açıklamada, AK Parti iktidarının vergi incelemesini mali bir konu olmaktan çıkıp siyasi bir konu haline getirdiğini iddia etti. 

 

Anavatan Partisi Genel Başkanı Salih Uzun ise, Doğan Yayın Holding'e Vergi-Ceza İhbarnamesiyle ilgili olarak, 'Seçime yaklaşık 45 gün kala bu yapılanları anlamamak için vicdanların kör olması gerekir' dedi. 

 

Uzun, yaptığı yazılı açıklamada, demokrasinin 'intikam alma, baskı, orantısız güç kullanma, muhalefetin etkisizleştirildiği, dinin ve kültürel değerlerin siyasallaştığı bir rejim' olup olmadığını sorarak, 'Eğer, tamamına 'hayır' diyorsanız, Türkiye'ye bir kez daha bakıp yeniden düşünün' ifadesine yer verdi. 

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 01:02

İLGİLİ HABERLER