AKP, YÜKSEK MAHKEME'NİN MESAJINI ÜSTÜNE ALMADI
DEVLET ARIK
ANKARA - AK Parti, kapatma kararı vermeyen ancak Hazine yardımının kesilmesine hükmeden Anayasa Mahkemesi kararına karşı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurmama kararı aldı. AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, parti olarak böyle bir düşüncelerinin olmadığını söyledi. Bozdağ, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın açıklamalarının da ise çok önemli mesajlar içerdiğini belirterek, "Bu mesajın muhatabı sadece AK Parti değil tüm Meclis'tir. Ancak sağlıklı değerlendirme yapabilmek için
gerekçeyi görmek gerekir" dedi.
Meclis'te gazetecilerin sorularını cevaplayan Bozdağ, Anayasa Mahkemesi kararını değerlendirdi. Kararın AK Parti'nin odak olduğunu tescillediği yönündeki yorumların hatırlatılması üzerine Bozdağ, "Kararın hayırlı olmasını diliyorum. Biz AK Parti olarak başından beri böyle bir iddianamenin düzenlenmemesi gerektiğini düşünüyorduk. Davanın haksız olduğunu ve davanın reddi yönünde bir karar verilmesi beklentisi içindeydik. Bizim beklentimiz davanın reddi yönündeydi. Ancak böyle bir karar verilmesi de Türkiye
için hayırlı olmuştur. Bu kararla beraber Türkiye'nin 14 Mart'tan bu yana yaşadığı belirsizlik ortadan kalkmıştır. Türkiye önünü görür hale gelmiştir" diye konuştu.
KILIÇ'IN ÇAĞRISI
"Türk demokrasisi, Türk hukuku AB ile yaşanan süreç, Türkiye'nin dünyayla bütünleşme gayretleri ve çabaları belki yara alabilirdi, ayıpla karşılaşabilirdi" diyen Bozdağ, kararla birlikte Türk demokrasisinin böyle bir ayıptan kurtulduğunu kaydetti. Türk hukukunun da bu noktada önemli bir adım attığını dile getiren Bozdağ, Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç'ın açıklamalarını da değerlendirdi. Kılıç'ın Türk siyaseti açısından önemli mesajlar içerdiğini belirten Bozdağ, mesajın muhatabının sadece AK Parti
değil tüm Meclis olduğunu söyledi. Bu konuda gerekli bir değerlendirmeyi sağlıklı yapabilmek için mutlaka gerekçeyi görmek gerektiğinin altını çizen Bozdağ, şöyle konuştu:
"Gerekçede hangi konuların delil olarak sayıldığı, hangi konular üzerinde ağırlıklı olarak durulduğu, hangi konuların reddedildiğini, hangi konunun öne çıktığını hep beraber gördükten sonra sağlıklı bir değerlendirme yapmak mümkündür. Bunun için gerekçeli karardan sonra sağlıklı bir değerlendirme yapılabilir. Mahkeme Başkanımızın yaptığı açıklama demokrasinin, hukukun güçlendirilmesi, siyaset alanının genişletilmesi için siyaset kurumunun kendi arasında düşünmesi gerektiğini, demokrasiyi, siyasi
partileri, siyasetçileri daha teminatlı hukuki güvencelere kavuşturan yasal düzenlemeleri siyasi partilerin kendi aralarında konuşup uzlaşmayla bir çözüme kavuşturmaları gerektiği ve bu konuların mahkeme önüne taşınmasından Türkiye'nin kurtarılmasına yönelik temenni içeren bir açıklaması olmuştur. Bu da önemli bir açıklamadır. İlk kez Yüksek Mahkeme tarafından yüksek sesle böyle talep dile getirilmiştir. Bu talebin muhatabı bütün siyasi partilerdir. Tüm toplum kesimleri bu mesajı iyi değerlendireceklerdir."
Bozdağ, bu noktada ilk adımı AK Parti'nin atıp atmayacağı yönündeki bir soru üzerine, gerekçeli kararı görmeden bu konularda bir şey söylemenin mümkün olmadığını söyledi.
AK PARTİ, AİHM'E GİTMEYECEK
Bozdağ, bir gazetecinin "Hazine yardımının kesilmesine ilişkin kararı AİHM'e taşımayı düşünüyor musunuz?" sorusu üzerine de, "Şu anda böyle bir düşüncemiz, böyle bir müzakeremiz de olmamıştır. Böyle bir değerlendirme de yapmadık" diye konuştu.
Basın mensuplarının "11 üyeden 10 üye laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline geldiğiniz yönünde tespitte bulundu?" hatırlatması üzerine ise Bozdağ, AK Parti'nin hiçbir zaman laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmadığını söyledi. Bozdağ, "Cumhuriyetimizin tüm niteliklerinin güçlenmesi için çalıştık, çaba sarf ettik ve çalıştık. Türkiye Cumhuriyeti'nin sosyal devlet, laiklik, demokratik devlet niteliği daha da güçlenmiştir. Bundan sonra da bunun için çalışacağız" dedi.
Anayasa çalışmasının yeniden gündeme gelip gelmeyeceğini soran bir gazeteciye "Şu aşamada bunlarla ilgili bir şey söyleme imkanı yok. 1 Ekim'den sonra şu aşamada neyi bekleyin, neyi beklemeyin deme imkanım yok. Ama 1 Ekim'den sonra kaldığımız yerden daha hızlı koşmaya devam edeceğiz" şeklinde cevap veren Bozdağ, davanın açılmasından bu yana Başsavcı'yı eleştirmediklerini sadece iddianameyi eleştirdiklerini bildirdi.
