Yaşam
  • 7.7.2004 11:49

AMERİKA'DA 15 YIL ÖNCE EL HAKK İSİMLİ MARKET AÇAN TÜRK'ÜN BAŞINA GELMEDİK KALMADI

1989 yılında New York’a yerleşen Avcı, ABD’de işkencenin sistematik olduğunu belirterek, “ABD’de uzun bir süre çeşitli işlerde çalıştıktan sonra 2001 yılında Türklerin yoğun olduğu bir yerde bakkal dükkânı açtım. EL HAKK, OLDU EL KAİDE!... Adı “El Hakk Turkish Food Store” (El Hakk Türk Yiyecekleri Dükkanı) idi. 11 Eylül 2001 tarihinde İkiz Kule’lere yapılan saldırı sonrası, işletmekte olduğum bakkal dükkanıma sık sık Federal Soruşturma Bürosu (FBI) ajanları gelmeye ve bana garip sorular sormaya başladılar. Bakkalımın El Hakk ismiyle El Kaide arasında bir bağlantı kurdular. Ajanlar geldikçe müşterilerim de azalmaya başladı. Hiçbir şeyle suçlanmadığım halde 45 gün tutuklu kaldım ve sonunda savunma bile yapamadan sınırdışı edildim. Evim, antika arabam “El Hakk” adlı küçük yiyecek satan dükkânım ve her şeyim, New York’ta kaldı” dedi. ÇIRILÇIPLAK SOYUP DAYAK ATTILAR 19 Mart 2002 tarihinde sabaha karşı bir baskınla evinden alındığını kaydeden Avcı, gördüğü korkunç işkenceleri, ”Evim FBI ajanları tarafından basıldı. Önce çırılçıplak soyuldum. Daha sonra Manhattan’da bulunan 26. Federal Plaza’ya götürüldüm. Önce gözlerim bağlandı. Bu binada sürekli olarak tekme tokat dövüldüm ve hiçbir şekilde doktor muayenesine götürülmedim. 7 GÜN BİR KAFESTE ELİM BAĞLI TUTULDUM Sorgu sırasında El Kaide, Hamas, Hizbullah, İslami Cihad, PKK örgütlerinden kimleri tanıdığım ve İsrail hakkında ne düşündüğüm soruldu. O gün akşama kadar sorgulanıp sonunda New Jersey Middle Essex County Adult Correction Center adlı cezaevine götürüldüm. Burada kaldığım 7 gün boyunca “box “ olarak tanımlanan bir kutuya konuldum. İçinde ancak iki büklüm durulabilen gerçek bir kafesti. Ellerim kelepçeli olduğundan yemeği kutunun kapısının hemen önünde, yere yan yatarak yemek zorunda kalıyordum. Kutunun dışına hemen her çıkartılışımda dayak atılıyordu. Birkaç defa ağzımdaki lokmalar dayak nedeniyle ağzımdan fırladı. Bazen de dayak yemekten çekinerek çıkmak istemediğimde ya da yemek istemediğimi söylediğimde bu defa zorla, dayak atarak dışarı çıkartıldım. Kutunun kapağı sadece yemek verildiğinde açılıyordu. Kutuya kapatıldıktan sonra ışıklar da kapatılıyordu. Ellerim kelepçeliydi, başıma geçirilen torbadan nefes alamıyordum” ifadeleriyle anlatıyor. GIYABIMDA YARGILANIP SINIRDIŞI EDİLDİM Hücreden çıkarıldıktan sonra DOMM adlı hapishaneye kaldırıldığını kaydeden Avcı, ABD’li yetkililerin kendisine yalan söylediğini kaydetti. Avcı, ”24 Nisan 2002 günü, cezaevinden tahliye olacağımı söylediler. Meğer gıyabımda yargılanmışım ve savunmamı bile yapamadan hakkımda “Sınırdışı” kararı alınmış. İki FBI ajanı eşliğinde doğruca uçağa götürüldüm ve kendimi İstanbul’da buldum” diye konuştu. MÜCADELEM SÜRECEK Geçtiğimiz Pazartesi günü İstanbul Adliyesi Bakanlık Bürosu’na Bush hakkında suç duyurusunda bulunduğunu kaydeden İsmail Avcı, “ Hayatımın 15 yılı, evim, dükkanım; hiçbir şeyle açıkça suçlanmadığım halde, sadece dükkanıma taktığım “EL HAKK” adının uyandırdığı şüpheye dayanarak gasbedildi. İnsanlık dışı işkenceler gördüm. Avrupa ve Amerika’daki sivil toplum örgütleriyle görüşüyorum. Bu olayın peşini bırakmayacağım” dedi. vakit Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:31

İLGİLİ HABERLER