Gündem
  • 29.1.2008 08:00

'ARADA BİR ERKEK OLUYORUM' DİYEN İPEKÇİ'NİN EN BÜYÜK AŞKI KİM?

Magazin dünyasının duayeni Aykut Işıklar, şaşırtan gerçekleri yazdı...

Cemil gerçekten çok yakışıklı delikanlı idi. Fransa'da Alain Delon ne ise Türkiye'de Cemil İpekçi o idi. Tarık Akan filan yanında amele gibi kalıyordu. Bütün zengin kızları ve eşleri Cemil'in peşinde idi. O zamanlar zengin kızları veya zengin koca bulan kızlar 'tasarımcı- modacı' diye ortalarda dolaşmazdı. Şimdi kolunu sallasan uluslararası modacıya çarpıyor.

Cemil gerçekten çok yakışıklı delikanlı idi. Fransa'da Alain Delon ne ise Türkiye'de Cemil İpekçi o idi. Tarık Akan filan yanında amele gibi kalıyordu. Bütün zengin kızları ve eşleri Cemil'in peşinde idi. O zamanlar zengin kızları veya zengin koca bulan kızlar 'tasarımcı- modacı' diye ortalarda dolaşmazdı. Şimdi kolunu sallasan uluslararası modacıya çarpıyor.

Eli iğne iplik tutan, dikişi fark edilen gerçek terziler vardı. 'Terzi Mualla (Canan Yaka'nın annesi), Yıldırım Mayruk, Hayri Akduman, Muzaffer Çuha, Hilmi Kurt' gibi... 'Cemil İpekçi' ile şile bezine hayat veren 'Ayla Eryüksel' aralarında çocuk sayılırdı. Zaten genç tarzları ile çok çabuk ünlü olmuşlardı. Cemil acaba 1972 yılında Altın Portakal Film Yarışması'nı anımsar mı? Hani Konyaltı kumsalında ateş yakıp, sabahlara dek şarkılar söylediğimiz geceleri...

Assolist de Türkiye ve Avrupa Güzeli Günseli Başar idi... Cemil'in defilesinde podyuma çıkan mankenleri düşünüyorum...Aklıma 'Aydan Adan, Merih Akalın' geliyor. Her neyse benim konum başka. O günlerde 'Cemil'e bir kadın fena halde aşıktı. Herkesin diline düşen bir aşk... O kadın şimdi Türkiye'nin en zengin üç-beş iş adamından birinin eşi olur. Yaaa Cemil zamanında öyle erkekti. Kaderde varsa terk edilmek... Neye yarar üzülmek Madem kapıyı 'Cemil İpekçi'nin gençlik macerası ile açtık, 'Bülent Ersoy' ile devam edelim.

Bülent hanımın da böyle tarihe geçen maceraları vardır ama söylemek bize düşmez. Ben şu boşanma işine dokunacağım. Boşanma davasını Ersoy açmış ama boşanmayı isteyen genç eşi Armağan Uzun imiş. Hem de fena bastırmış. Bülent ne yapsın kabul etmiş.Ele güne rezil olmadan boşanmayı kabul etmiş. 'Hayır' dese ne olacak ki? Ya çocuk ilginç açıklamalar yaparsa...

Ersoy'un kariyeri iyice çizilmez mi? Aslında en baştan yanlış yaptı. Bülent hanım bu kadar küçük delikanlı ile evlenirken, kafadan kaybetti. Olmayacak duaya amin dedi. Atalarımız 'davul bile dengi dengine' demiş. Ne konuştu, neyi paylaştı, neyin hayalini kurdu ki kendinden 30 yaş küçük bir erkeğin yanında... Doğrusunu isterseniz ben Bülent Ersoy'un bugünkü durumuna üzülüyorum. Para, şöhret var ama...

Görüyorsunuz hayatı paylaşacağı birisi yok yanında. Üstelik elin çoluk çocuğu milyonların önünde seni terk ediyor!.. Şimdi yine yalnızlık var. Ersoy hakkında hiç kötü şeyler yazmayacağım. Son programda yüzünde çok hüzün gördüm. Bakın çok ciddi söylüyorum Bülent'in yüreği hiçbirinde yoktur. Sevdiği için ölüme gidecek kadar hesapsız- kitapsız ve korkusuzdur.

Emrah, Viyana'da 'Mozart' olur Biraz da gülün diye yazıyorum. Sakın ciddiye almayın. Emrah kardeşimiz, Türkiye'de çok küçük yaşlarda şöhret olduğu için yorulmuş. Herhalde yolda yürürken üzerine atlayanlar var. Rahat edebilmek için Avusturya'nın başkenti Viyana'da bir villa almış. Orada yaşayacakmış.

Tabii müzik çalışmalarını da orada yapacakmış. Küçük Emrah olarak tanıdığımız 'acıların çocuğu' Emrah, Türk düşmanı Avusturya'da huzur bulacak. Ne günlere kaldık değil mi? Emrah çok yetenekli acı çocuğudur. İki yıl sonra Viyana'da Mozart filan olur. Tabii Viyana'da 'Figaro'nun Düğünü'ne gittin mi diye soranlara da 'Davet ettiler ama başka işim vardı gidemedim' der. Kime ne havası bee kardeşim. Şurada 70 milyonuz biliriz birbirimizi...

 

 
Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 14:07

İLGİLİ HABERLER