Arınç'tan cemaate gözdağı

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, partisinin Bursa'daki aday tanıtım toplantısında konuştu.

'Bugün AK Parti hükümetini, Başbakanımızı yıpratmaya çalışan bir merkez var. Bu merkezin yargısında da medyasında da başka yerlerinde de bir üst akıl tarafından işleri planlayan ve tek bir amaca yönelik, planlı hareket içerisinde bulunan insanlar var. Bunlar teşhis edildi, tespit edildi.

Bu hükümet varsa o cemaat de o cemaatlar de var olacaktır. Bu hükümet olmazsa o cemaat de bütün cemaatler de yok olacaktır.


Milyonlarca insanla bizim bir kavgamız yok. Başbakanımızın içi yanıyor da onun için bazı şeyleri yüksek perdeden söylüyor. Siz onun bildiklerini bilseydiniz daha kötü şeyler söylerdiniz.'

ABDULLAH ÇİBİR - YUSUF SERKAN YILMAZ
BURSA - Arınç, Cumhuriyet Halk Partisi'nin kendi partisine yakışır, kemalist bir adayla seçime çıkacak yüzünün olamadığını belirterek, "Kendi partisine yakışır, ulusal söylemleriyle meşhur birisini aday yaparsa, nal toplayacağını biliyor. CHP, milletin ortaya koyduğu temel değerlere sahip olan adayları olmadığı için bizim eskilerimizden medet umuyor. AK Parti'nin eskisi CHP'nin baştacı oldu. Bu partinin ne noktaya vardığını görün" dedi.
Merinos AKKM'de AK Parti'nin büyükşehir ve 17 ilçe belediye başkan adayının tanıtım toplantısına Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç katıldı. Açıklamalarda bulunan Bülent Arınç, Bursa'nın AK Parti'ye olan sevgisini seçimlerde çok iyi gördüklerini söyledi. "Yerel seçimler yaklaşıyor. Kazanacağız inşallah, başaracağız inşallah" diyen Arınç, "Halkımızla bütünleşeceğiz. Biz şu belediyeyi almak, bu belediyeyi almak peşinde değiliz. Bu belediyelerde AK Parti'nin kazanması için çalışacağız. Sonuçta düşmandan teslim almıyoruz. Rakiplerimizden alacağız. Halkımız bize inanacak, çalışacağız, güvenini devam ettiriyorsa bizi seçecek. Halkımızın rahat bir seçim yapması için güzel insanlarla çıkıyoruz. En güzel sonuçları alacağız" diye konuştu.

"BİZ YÜZDE 50'LERİN ÜZERİNDE HEDEF KOYMUŞ BİR PARTİYİZ"
Yargıtay cumhuriyet başsavcılığının kayıtlarında Türkiye genelinde 76 siyasi parti olduğunu belirten, bunların 27'sinin seçime gireceğini dile getiren Arınç, "Diğer partiler marjinaldir. 30 kişi bir araya gelmişlerdir, adına parti demişlerdir. Marti onlar aslında. Ama biz siyasi partiyiz. Biz iddialı bir partiyiz. İktidar partisiyiz, oy oranlarımızla girdiğimiz her seçimi kazanabilecek noktadayız. Sizin gönlünüzden geçen A ise, bazen B veya C'ye karar verebilir. Siyasette bazı hususları dikkate almamız gerek. Bu siyasi parti Türkiye'nin partisidir. Niçin yüzde 50 oy alıyoruz ? Türkiye'nin partisiyiz. 76 milyon insan AK Parti'de ne ararsa bulabilir. Biz etkin kimliğe dayalı siyaset yapmıyoruz. Bir parti yüzde 10'luk barajı aşamayacağını bilerek, bağımsız adaylarla seçime gidiyor. Birisi de hep yüzde 15'leri alma hayali içinde. Bizleri yüzde 20'ler, 30'lar kesmez. Yüzde 50'lerin üzerinde hedef koymuş partiyiz. Biz Türkiye'nin Hakkarisi'nden başlayarak, Bursa'sına kadar, Konya'dan Hatay'a, oradan Ordu'ya kadar hamd olsun 76 milyonu kucaklayan bir partiyiz. Böyle bir partiye sahip olduğu için Türkiye onur duyuyor" dedi.

"HALKIMIZ BAŞBAKANA SAHİP ÇIKIYOR"
AK Parti'ye son 40 gündür bir karalama kampanyası yapıldığını belirten Arınç, "AK Parti hakkında birçok dedikodu var. İftiranın gelişigüzel ve sistemli yapıldığı ortada. Bir yıpratma kampanası yapılıyor. 40 günden bu yana AK Parti, bakanlarımız, başbakanımız ve hükümetimiz hakkında bir takım çevreler muthiş kötülükler peşinde. Yanlış iş yapıyorlar. Tehlikeli iş yapıyorlar. Onların bu niyetleri bu hükümeti yıpratmaktır ve seçime giderken tökezletmektir. Başarısız sonuç olursa, sonraki seçimlerde de domino etkisiyle AK Parti'yi tarih sahnesinden silmektir. Ama bu kötülük yapanların ne kadar başarısız olduğu ortaya çıktı. Eğer başka bir partiye iftiralar olsaydı, bu salonda 20 kişiyi bulamazdınız. Binlerce insan bunlara inanmamış, hükümetimize sahip çıkıyor. Başbakanımıza sahip çıkıyor, hamd olsun ki Türkiye'ye sahip çıkıyor" dedi.

"EY CHP, HİÇ KİMSEYİ BULAMADIN MI SEN ?"
"Bakınız CHP bu seçimlerde kimleri aday gösteriyor. İstanbul'da Sarıgül" diyen Arınç, Mustafa Sarıgül'ün CHP eski Lideri Deniz Baykal döneminde partiden ihraç edilen birisi olduğunu söyledi. Arınç, "Arkadaşlar, Sarıgül'ün şahsı ile söylemek istemiyorum. Ama Kılıçdaroğlu'na ve onu partiden oy birliğiyle atanlara bir şey söylemek istiyorum. Nasıl böyle bir karar verdiniz, bu kişiyi partiden aday yaptınız. Hiç bir yolsuzluğu yoktu da partiden atmak için ismini mi yazdınız. Yoksa dün söylediklerinizi inkar mı ediyorsunuz. İstanbul'da bunu yaptınız, Ankara'da daha kötüsünü yaptınız. Ey CHP, hiç kimseyi bulamadın mı sen. Bağırmaktan başka bir işe yaramayan buraya talip oldu. Soy adı kalın mıydı, ince miydi. Bilmiyorum. Hangi hidayet nasip oldu, MHP'nin geçen dönemki adayını CHP'den aday yaptınız. Bitmedi, bitmesi mümkün değli. CHP bitiyor. Allah'tan korkun. Sarıgül'ün AK Parti'ye ilgisi yok. Ama siz Hatay gibi bir yerde AK Parti'den halen bir belediye başkanı olan şahsı partine transfer edip, partine aday yapıyorsunuz. Bu nasıl bir yoksulluktur. Hatay gibi bir yerde bizim belediye başkanımızı aday gösteriyorlar. Türkiye'nin neresine bakarsanız bakın, ya MHP eskisi ya AK Parti eskisi adaylarla ortaya çıkıyor CHP" ifadelerini kullandı.

"AK PARTİ'NİN ESKİSİ CHP'NİN BAŞ TACI OLDU"
"Bunun sebeplerini söylemezsem duramam" diyen Arınç, şöyle devam etti:
"CHP, kendi partisine yakışır, kemalist bir adayla seçime çıkacak yüzü yok. Kendi partisine yakışır, ulusal söylemleriyle meşhur birisini aday yaparsa, nal toplayacağını biliyor. CHP, milletin ortaya koyduğu temel değerlere sahip olan adayları olmadığı için bizim eskilerimizden medet umuyor. AK Parti'nin eskisi CHP'nin baştacı oldu. Bu partinin ne noktaya vardığını görün. 2014 seçimlerine gidiyorum. Sen iktidar falan olamazsın. Sen o partilerden bir şekilde çıkmış olan. Hiçbir zaman CHP'li olmamış bu dönem milletin miletin karşısına çıkıyorsun. Ben CHP gerçekten dönüşüm yapmak istiyorsa, bunda fayda bulabilirim. MHP'li de olsa, AK Partili de olsa yüzü gülen, milletle barışık, bugün çok şükür yat kalk AK Parti'ye dua et."

"BU HÜKÜMET VARSA, O CEMAATLER VAR OLACAKTIR"

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, "Bu hükümet varsa, o cemaatler var olacaktır. Bu hükümet olmazsa, o cemaatte bütün cemaatlerde yok olacaktır" dedi.
AK Parti'nin Bursa'daki belediye başkan aday toplantısında açıklamalarda bulunan Bülent Arınç, AK Parti hükümetini, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı yıpratmaya çalışan bir merkez olduğunu ifade ederek, "Bu merkezin yargısında medyasında başka yerinde de bir üst akıl tarafından tek bir amaca yönelik planlı hareket eden insanlar var. Bunlar teşhis ve tespit edildi. Herkes sadece anayasada belirlenen görevlerini yapabilir. Her memurun kafasından farklı partiler geçebilir. Ama yaptığı işe bunu aksettirmemesi lazım. 76 milyonu ilgilendiren görevlerde partizanlık yapamazsın. Hele hükümet düşmanlığı hiç yapamazsın. Bunlar ortaya çıktı. Hükümet tedbirini aldı. Tek gayeleri var, hükümeti yıkmak. Bizim de tek hedefimiz var hükümeti yıktırmamak, ayakta tutmak. Bu oyunu bozmak istiyorlar. Bütün Türkiye bu oyunu anladı. Hükümetin yıpranmaması için el ele verdi. Hepimiz 76 milyon hükümetimizin yanında, başbakanımızın yanında, bu oyunu bozmak için söz verdi. Bugünkü toplantı bunun çok güzel bir örneği" dedi.

"NE KÖTÜLÜĞÜMÜZÜ GÖRDÜNÜZ ?"
"Ne yaptığımızı biliyoruz, onlar da biliyor" diyen Arınç, "İstikrarın bozulmaması lazım. Halkın merak ve endişe içinde olmaması lazım. Türkiye geçmişte, siyasi istikrarsızlıklar sebebiyle çok şey kaybetti. Bugün tekrar onlar tekrar kaybolsun diye uğraşanlar var. 'Bu hükümet döneminde servet kattım, 10 misli daha kazanç elde ettim, ama şu hükümet yıkılsın da servetimin yarısı gitsin' diyenler varsa bu, bizim mücadelemiz hükümeti yıkmak isteyenlere karşıdır. Ne kötülüğümüzü gördünüz? 'Siz güçlü bir aktör oldunuz diyorlar, birilerinin işine gelmiyorsunuz. Suriye'de binlerce insan ölmüş, kimsenin umurunda olmaz. Mısır'da darbe yapılmış kimsenin umurunda olmaz. Siz bütün kötülükleri ortaya koyan bir küresel güç oldunuz. Çok oldunuz' diyorlar. 'Eskiden Türkiye ne kadar güzeldi, biz emrederdik siz yapardınız' diyorlar. Şimdi öyle değiliz. 'Sözünüz dinleniyor, ekonomide çok güçlendiniz. Sizin en kötü durumunuz yüzde 4.5 büyüyorsunuz. Siz fazla oluyorsunuz. İhracatınız artıyor, Türkiye 800 milyar dolarlık gayri safi milli hasılasıyla Amerika'nın trilyon dolarlık servetine yaklaşıyor" diye konuştu.

"HÜKÜMET VARSA, CEMAATLER DE VAR"
AK Parti hükümeti olduğu sürece cemaatlerin olacağını dile getiren Arınç, "Bu hükümet varsa, o cemaatler var olacaktır. Bu hükümet olmazsa, o cemaatte bütün cemaatlerde yok olacaktır. Eskiden cemaatler irtica yuvası derlerdi, şimdi AK Parti ile bir mücadele olduğu için dünün CHP'lileri bugün başka yerde saf tutmaya başladılar. Cemaatler hepimiz. Bu ülkede yaşayan insanlar, inançlarını farklı şekilde yerine getirebilir. Türkiye'de bir cemaat yok. Onlarca cemaat var. Onlar 11 yıldan beri büyük huzur içinde. Kursumuz, lojmanımız, evimiz basılacak endişesi yok. Geçmişte öyleydi, siz geldiniz per şey serbest oldu. Her şeyin garantisi biziz. O cemaatler bunu çok iyi bilir. Bursa'dan bu cümleme dikkat etsinler, biz varsak, siz varsınız. Biz yoksak sizde yoksunuz" açıklamalarında bulundu.

AK Parti hakkında pek çok dedikodunun, iftiranın, gelişi güzel yapıldığı, sistemli bir yıpratma kampanyasının olduğunu söyleyen Arınç, "40 günden bu yana AK Parti, bakanlarımız, başbakanlarımız ve hükümetimiz hakkında bir takım çevreler müthiş bir kötülük peşindeler. Yanlış iş yapıyorlar, tehlikeli iş yapıyorlar. Ama görüyoruz ki onların bu niyeti, bu hükümeti yıpratmaktır. Seçime giderken tökezletmektir. Seçimde başarısız bir sonuç olursa, sonraki seçimlerde de domino etkisiyle AK Parti'yi tarih sahnesinden silmektir. Eğer bir başka parti yada başka bir hükümet hakkında böyle dedikodular ve iftiralar olsaydı, bu salonda 20 kişiyi bulamazdınız" diye konuştu.

'HER ŞEYİN GARANTİSİ BİZİZ'

AK Parti Hükümetinin bütün güzelliklerin sigortası olduğunu söyleyen Arınç, "11 yıl önce neyin çilesini çekiyorduk, 11 yıldan beri neyin mutluluğunu yaşıyoruz. Bu hükümet varsa, o cemaat de, o cemaatler de var olacaktır. Bu hükümet olmazsa, o cemaat de bütün cemaatler de yok olacaktır. Cemaatlerin eskiden irtica yuvası olduğunu söylerlerdi. Şimdi AK Parti ile bir mücadele olduğu için dünün CHP'lileri bile bugün başka bir yerde saf tutmaya başladılar. Bunda da bir Allah'ın hikmeti var tabi" diye konuştu.

Bu ülkede yaşayan insanların inançlarını farklı şekillerde yerine getirebildiğini belirten Arınç, "Bu ülkede yaşayan insanlar pek çok hayri hizmetlerin içerisinde bulunabilir ve biz de onlara destek oluruz. Ama Türkiye'de bir cemaat yok. Onlarca cemaat var. Onlar, '11 yıldan beri büyük bir huzur içindeyiz. Çok güzel çalışıyoruz. Hiçbir ayrımcılığa tabi tutulmuyoruz. Kursumuz, evimiz, lojmanımız basılacak endişesi içinde değiliz. Geçmişte böyleydi, siz geldiniz her şey serbest oldu' diyorlar. Her şeyin garantisi biziz. O cemaatler beni çok iyi bilir. Ben onları çok iyi biliyorum. Bursa'dan bu cümleme dikkat etsinler. Biz varsak, siz de varsınız. Biz yoksak siz de yoksunuz. Biz yoksak, çözüm süreci de yok. Biz yoksak, cenazeler gelmeye devam eder. Biz yoksak, karakollar basılmaya devam eder. Biz yoksak ülkenin insanları birbirlerine düşmanlıklarını arttırırlar. Biz varız ki Diyarbakır, Hakkari'sinde, Batma'nın da sabah 3'lere kadar insanlar başları dik alınları açık gezebiliyorlar" dedi. Ülkede ayrımcılığı ortadan kaldırdıklarını ifade eden Arınç, hükümetin gitmesi halinde tekrar ayrımcılıkların olacağını, tekrar baskıların, zulümlerin olacağını öne sürdü.

'BİZ GİDERSEK, EKONOMİ ÇÖKER, MAAŞ ÖDEYEMEZLER'

AK Parti Hükümeti'nin gitmesi halinde ekonominin çökeceğini söyleyen Arınç konuşmasına şu sözlerle devam etti:"Biz gidersek, Necdet Sezer'in elindeki Anayasa kitapçığını fırlatmasında bir hükümetin düştüğü gibi, ekonominin tepe taklak olduğu gibi, Doların 600'den bir milyon 600'e çıktığı günlere döneriz. Ekonomi çöker, maaş ödeyemezler. Çiftçiye destek veremezler. Yüksek hızlı trenden vazgeçerler. Yapamazlar. Biz yapıyoruz bunları. Bu insanlar mı senede 11 katrilyon çiftçi kesimine destek verecek? Bu insanlar mı Türkiye'nin başını dik tutacak? Sosyal Güvenlik Kurumu'nda herkesin tedavi olması için hepinizin istediğiniz hastanede muayeneden geçmeniz için 70 katrilyon veriyoruz, hazineden. Bunlar mı verecek? 70 kuruş veremezler. Her şey tersine döner. Bu kadar açık söylüyorum. Para, üretim, ihracat, hamle, yatırım olmaz. Kalkınma olmaz. İnsanlar birbirlerine düşerler. Ben buluyorum, buluşturuyorum, her ay milyarları veriyorum. Allah'ın bereketi var. Otoyol, otoban yapıyorum, hastane yapıyorum, katrilyon para harcıyorum, daha ne istiyorsunuz? Biz yoksak bunlardan hiçbir şey beklemeyin."

"BU İNSANLAR MI VERECEK, 70 KURUŞ BİLE VEREMEZLER"
AK Parti hükümetinin çözüm sürecinin teminatı olduğunu belirten Arınç, "Biz yoksak, çözüm süreci de yoktur. Biz yoksak cenazeler gelmeye devam eder. Biz yoksak ülkenin insanları birbirlerine düşmanlıklarını artırırlar. Hayal söylemiyorum, tek şunu istiyorum. Bursa'nın zaferinden önce Batman'ın Diyarbakır'ın haberini alırsak, şaşmayın. Her yerde kazanacağız inşallah. Ayrımcılığı ortadan kaldırdık. Biz gidersek, Necdet Sezer'in elindeki anayasa kitapçığını atmasından bir hükümetin düştüğü gibi, ekonominin tepe taklak olduğu gibi oluruz. Ekonomi çöker, maaş ödeyemezler. Çiftçiye destek veremezler. Yüksek hızlı trenden vazgeçerler, yapamazlar. Biz yapıyoruz bunları. Bu insanlar mı yüksek hızlı tren yapacaklar. Bu insanlar mı çiftçilere destek verecek. Bu insanlar mı Türkiye'nin başını dik tutacak. Sosyal Güvenlik Kurumu'nun herkesin tedavi olması için, herkesin istediği hastanede sağlık muayenesinden geçmesi için 70 katrilyon hazineden para veriyoruz. Bunlar mı verecek, 70 kuruş veremezler. Her şey tersine döner. Bu kadar açık söylüyorum. Para olmaz, üretim olmaz, yatırım olmaz. İnsanlar birbirine düşer" şeklinde konuştu.

"BAŞBAKANIMIZIN İÇİ YANIYOR"
"Biz varsak olacak bu işler. Biz gittiğimiz an bunların hiçbirisini beklemeyin" diyen Arınç, "İş bu kadar vahimdir ve ciddidir. O zaman benim dostlarıma söyleyeceğim şey var. Cemaatler güzel insanlardır. Hiçbirisiyle sıkıntımız yok. Eğitim sistemi fevkalade önemlidir. Cemaatimizin güzel insanları, hepsini biliyorum ve hepsiyle dostum. Ben sadece onların dualarını talep ediyorum. Milyonlarca insanla bizim kavgamız yok. Başbakanımızın içi yanıyor da o yüzden bazı şeyleri yüksek perdeden söylüyor. Siz onun bildiklerini bilseydiniz, daha kötü şeyler söylerdiniz. Şuna emin olun, bu yüzbinlerle, bu onbinlerle, bu milyonlarla Moğolistan'daki okullarda öğretmenlerle, onların öğrencileri ile hiçbir meselemiz yok. Hepsi kardeşimiz ve gönlümüzde. Onların başarısına dua eder. Onlardan başarı için dua isteriz. Ama şunu biliyorum ben, bu taraflardan görünüp de, belli siyasi hesaplarla, alçakça bu hükümeti yıkmak isteyenler var. Bize dua etsinler, onların hakkından gelelim. Türkiye rahatlasın. Her şey ortaya çıktı. Tedbirler alındı. Endişeniz olmasın" ifadelerini kullandı.
AK Parti Bursa İl Başkanı Cemalettin Torun, yerel seçimin AK Parti ve Türkiye için hayırlı olmasını diledi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Büyükşehir Belediyeler Yasası'ndaki düzenlemelerle merkezde olan her şeyin kırsal kesimlerde de olacağını söyledi. Altepe, "Büyükşehir Belediyesinin gücü her yerde hissedilecek. Büyükşehirin eli tüm Bursa'nın en ücra kesimine kadar gelecek. Bursa belediyecilikte bir marka. Artık en üst seviyede Bursa var. Bu dönemde Bursa konuşuldu, şimdiden sonra inşallah yine Bursa konuşulacak" dedi.
Konuşmaların ardından büyükşehir ve ilçe belediye başkan adaylarının tanıtımı yapıldı.

'ASIL MESELE DERSHANE DEĞİLMİŞ'

AK Parti aday tanıtımının ardından Bursa’da yerel bir televizyonda 'Politik' adlı programa konuk olarak katılan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Türkiye ve yerel gündemle ilgili soruları cevapladı. 17 Aralık operasyonun yaklaşan yerel seçimlerde seçmenin kafasını karıştırıp karıştırmadığının sorulması üzerine Arınç, asıl amacın bu olduğunu söyledi.

17 Aralık operasyonunun Gezi olayları ile aynı amacı taşıdığını söyleyen Arınç, amacın hükümeti yıkmak olduğunu kaydetti. Türkiye’nin hukuk devleti olduğunu hatırlatan Arınç, her dönemde hakkında iddia bulunan bakanların yargı önünde hesap verdiğini ifade etti. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bakanlara, onların çocuklarına ve Başbakan Erdoğan’a yönelik suçlamaların yaklaşan yerel seçimler, cumhurbaşkanlığı seçimleri ve olumlu giden çözüm sürecini etkilemek için yapıldığını vurguladı.

Cemaate yönelik suçlamaları da değerlendiren Başbakan Yardımcısı Arınç, "17 Aralık’a gelmeden önce dershaneler gündeme geldi. Hükümet kendi eğitim sistemi içinde bu günkü eğitim sisteminin devam edemeyeceğini açıkladı. Buna çok üst perdeden cevap verildi. Bunun çözümü için büyük çaba harcadık. Benim çabalarım oldu. 2 yıl erteledik. Açıklamamın ardından bütün dershane sahipleri ve dernek temsilcileri bana teşekkür etti. Biz mesele çözüldü gözüyle bakarken aslın mesele dershane değilmiş başka konulara sıçrayan olaylarla karşılaştık. İsmi geçen cemaatle ilgili söylüyorum onlarla ilgili bizim kanaatimiz müspettir. Muhterem Fetullah Gülen Hoca Efendi ile eğitim kuruluşlarıyla Türkiye için yaptıkları olumlu çalışmalarda kendileri ile birlikte olduk, destek sağladık. Ancak kendini belki cemaatten gösteren niyetleri başka olan birileri bu ilişkileri bozacak noktaya getirdi" dedi.

'OPERASYONU YAPANLARIN CANLARINA OT TIKAYACAĞIZ'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın hükümeti ve AK Parti’yi koruyacak önlemler aldığını dile getiren Arınç, "Bu yaşananlar oy oranını etkiler mi? Amaç oydu. Bugüne kadar cuntacılarla, darbecilerle partiyi içten yıkmak isteyenlere nasıl mücadele ettiysek bu operasyonu yapanların da çanlarına ot tıkayacağız. Halkımızda bunun farkında. Bu yaşananlardan sonra iki misli kenetlenme oldu" dedi.

AK Parti’nin hiçbir cemaatle sorunu olmadığının altını çizen Arınç, şunları söyledi:

"Cemaatin başında olduğu söylenen muhterem kişiye de bir sözümüz yok. Bütün dünyaya kucak açmış insanların bir tanesine bile bir fiske vuramayız. Oraya mensup olduğu söyleyen bazı kişiler var. Onları ayıklamaz teşhir etmek gibi bir sorumlulukları var. ‘Bizim cemaatimizde hiç bu insanlar yoktur. Bu amaçla hiçbir kimse yoktur’ diyorsanız bu inandırıcı değil. Biz biliyoruz size mensubiyet iddiasıyla 50 kişilik, 100 kişilik, bin kişi var. Biz onları biliyoruz. Eylemlerini de biliyoruz. Sizde biliyorsunuz. Gereğini yapın. Yapmasanız koskoca cemaate mal edilebilir. ‘Bizim bu hükümetle hiçbir derdimiz yok’ demeliler. Bu güne kadar söylemediler. ‘Hükümeti yıkmak, yıpratmak, yerine başkasını getirmek gibi bir düşüncemiz yok. Bizim içimizde yanlış yapanlarla irtibatı kesiyorsunuz’ dersen bu sorun bir günde biter. Dershane konusunda sizin derneklerinizin temsilciler kucaklaştı. Çözdük sonra ne oldu? Gezi olaylarında ‘sorun sadece çevre değilmiş’ diyenler haklı çıktı. Şimdi de’ mesele sadece dershane değilmiş’ diyenler haklı çıkarlar. Bu kavganın sebebi başka bir şey. Siz bu kavganın içinde yer almamanız, 'Her topluluğun içinde yanlış yapanlar' varmış demeniz yeterli. İki cümle ile söylemeniz yeterli. Bu beddua veya dua şeklinde olsun demiyorum. 'Hayır yanlış anlıyorsunuz, yanlış anlaşılıyoruz biz hükümeti eleştirebiliriz. Ama bizden birisi bunun içinde yer almaz' derseniz başbakanımız hemen sizinle kucaklaşır."

DHA-İHA