Gündem
  • 2.11.2004 00:41

ASENA TATLISES'TEN KORUNMAK İÇİN SAVCILIĞA SIĞINDI

''Asena'' adıyla tanınan oryantal Onur Çakmak, sanatçı İbrahim Tatlıses hakkında ''tehdit'', ''eğitim özgürlüğünü engellemek'' ve ''çalışma hürriyetini engellemek'' gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.


İstanbul Adalet Sarayı'na gelen Çakmak'ın avukatı Emin Vahap Şimşek, hazırladığı suç duyurusu dilekçesini savcılığa verdi.


Dilekçede, Onur Çakmak'ın bir süre birliktelik yaşadığı İbrahim Tatlıses ile iş ve sosyal ilişkilerindeki uyuşmazlık nedeniyle geçen Şubat ayında ilişkisini sonlandırdığı anlatıldı.
Kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla Çakmak'ın 25 Ekim 2004 tarihinde basın toplantısı düzenleyerek durumu anlattığı belirtilen dilekçede, bunun ardından çeşitli televizyon kanallarındaki programlara telefonla katılan Tatlıses'in, ''Ben istersem onu 24 saat değil, 12 saatte bulurum'', ''Ben bitti demeden hiçbir şey bitmez'', ''Böyle uzaktan basın toplantısı yapıp da 'bitti' demekle olmaz. Ben bitirmiyorum. Hadi bakalım ne olacak'', ''O bizim namusumuzdur'' ve ''O bizim kim olduğumuzu, ne yapacağımızı iyi bilir'' şeklinde konuştuğu kaydedildi.
Çakmak'ın, ''daha önce yaşadığı silahı saldırı sonucunda yaralanmış ve uzun süre sakat kalmış olması, yalnız yaşaması ve bir bayan olarak güçsüz konumda bulunması nedeniyle korkusunun had safhada olduğu'' anlatılan dilekçede, ''Tatlıses hakkında toplumda yer alan yaygın kanaat ve toplum içindeki konumu dikkate alındığında bu korkunun arttığı'' ifade edildi.

 
Dilekçede, ''Müvekkil, sanıkla görüşmeyi kestiği günden itibaren sanığın farklı tarihlerdeki tehditleri yüzünden yaşadığı şiddetli korku nedeniyle sürekli sanıktan gizlenmek zorunda olmuş ve kaçak yaşamak zorunda kalmıştır'' denildi.


Tatlıses ile daha önce ilişki yaşayan Derya Tuna'nın da ayrıldıktan sonra silahlı saldırıya uğradığı ve olayı gerçekleştirenin ''İbrahim Tatlıses'in hayranıyım. Ona yanlış yapıldığı için vurdum. İbrahim Tatlıses beni azmettirmemiştir'' dediği anlatılan dilekçede, şu ifadelere yer verildi:


''Sanıkla alakalı olan bu tip yaşanmış olaylardan yola çıkıldığında ve sanığın son zamanlarda yayın yoluyla alenen gerçekleştirdiği tehditler göz önüne alındığında, müvekkil tabii olarak şiddetli korku yaşamakta, beden bütünlüğünden ve hayatından endişe etmektedir.'' Tatlıses'in, Onur Çakmak'ın iş bağlantısı içinde olduğu kişileri arayarak iş verilmemesi yönünde baskıda bulunduğu öne sürülen dilekçede, Çakmak'ın tehditler nedeniyle üniversite eğitimine de devam edemediği kaydedildi.

 
Dilekçede, Tatlıses hakkında ''tehdit'', ''eğitim özgürlüğünü engellemek'' ve ''çalışma hürriyetini engellemek'' suçlarından soruşturma yapılarak dava açılması istendi.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan avukat Şimşek, ''İbrahim Tatlıses korku ve tehdit imparatorluğuna bu ülkedeki hukuk kurallarına sokaktaki insan gibi uyması gerektiğini hatırlatmak istiyoruz'' dedi.


Mevkii ya da sosyal hayattaki durumu ne olursa olsun kadının erkek egemenliği altında ezildiğini söyleyen Şimşek, Onur Çakmak'ın ''konunun magazinel olarak değil, toplumsal bir sorun olarak algılanmasından mutluluk duyduğunu'' söyledi.


Şimşek, daha sonra İstanbul Valiliği'ne giderek İnsan Hakları İl Masası Başkanı Vildan Yirmibeşoğlu ile görüştü.
Şimşek, buradan çıkışında basın mensuplarına, İstanbul Valiliği İnsan Hakları İl Masası'nın re'sen harekete geçtiğini, kendisinin de faksla bir dilekçe gönderdiğini, bugün ise dilekçenin aslını sunduğunu anlattı.


İnsan Hakları İl Masası'nın İstanbul Emniyet Müdürlüğü gibi çeşitli kurumlara yazılar gönderdiğini, koruma isteyip istemediklerinin sorulduğunu belirten Şimşek, şu an için koruma istemediklerini, ancak ilerleyen günlerde koruma talebinde bulunabileceklerini söyledi.


Şimşek'in dilekçesinde, İbrahim Tatlıses'in eylemlerinin Onur Çakmak'ın temel hak ve hürriyetlerini kısıtladığı öne sürülerek, gerekli işlemin yapılması isteniyor.

Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:11

İLGİLİ HABERLER