Asayiş
  • 17.11.2011 01:40

"ASİMİLE OLDUM, KÜRTÇE BİLMEDİĞİM İÇİN KÜRTLERDEN ÖZÜR DİLERİM"

Kartepe deniz otobüsünü kaçırdıktan sonra ölü olarak ele geçirilen Mensur Güzel'in kız kardeşi Şeyma Güzel hakim karşısına çıktığı ilk duruşmada hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, "Bugün burada olmaktansa ağabeyimin mezarı başında olmak isterdim" dedi.

YUSUF MELİKOĞLU
İSTANBUL(İHA) - AK Parti Milletvekili Mehmet Metiner'e suikast hazırlığı ve 100 otomobilin molotof kokteyli atılarak yakılması iddialarına ilişkin aralarında Kartepe deniz otobüsünü kaçıran ve ölü olarak ele geçirilen Mensur Güzel'in kız kardeşi Şeyma Güzelin 'inde bulunduğu 65'i tutuklu 72 sanığın yargılanmasına başlandı. İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Şeyma Güzel'in de aralarında bulunduğu 62'si tutuklu 67 sanık hazır bulundu.
Sanıkların yoklaması yapılarak başlayan duruşmada bazı sanıklar Kürtçe, Zazaca ve Arapça dilleri ile salonda olduklarını belirttiler. Yoklamanın ardından kimlik tespitine geçilen duruşmada bir sanık kendisine sorulan sorular üzerine Kürtçe karşılık verdi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Metin Özçelik, sanığı uyardı. Sanığın Kürtçe'de ısrar etmesi üzerine kimlik tespitini yaptırmadı. Tutanağa ise, "Kimlik bilgileri sorulduğunda Kürtçe karşılık verdi. Kendisine heyetin anlayacağı şekilde Türkçe konuşması
istendi. Kürtçe savunma talebinin sonra değerlendirileceği belirtildi. Ancak sanık Kürtçe konuşmaya devam etti. Bu nedenle kimlik tespiti yapılmadı" ifadeleri yazıldı.
Kimlik tespitinin devamında 50'ye yakın sanık Kürtçe konuştuğu için kimlik tespitleri yapılmadı. Mahkeme başkanı ismini okuduğu sanıklara tek tek Türkçe konuşup konuşmayacağını sordu. "Türkçe konuşacak mısın?" diye sorulan bir sanık Türkçe olarak 'hayır' demesi salonda bulunanları güldürdü. Bu durum üzerine sonraki sanığın aynı soruya Kürtçe olarak 'hayır' demesi de gülüşmelere neden oldu.
Bir sanığın da Arapça konuşması üzerine başkan kimlik tespitini yapmadı. Sanığa, "Ne söylediğini anlamıyorum. Arapça tercüman mı istiyorsun?" diye soran mahkeme başkanına sanık 'evet' anlamında cevap verdi.
Kimlik tespiti sırasında söz verilen bir sanık Türkçe olarak Kürtçe savunma yapmak istediğini söylemesi üzerine mahkeme başkanı Özçelik, ikinci kez uyarıda bulunarak, "Daha önce de söyledim. Hayat sizin hayatınız. Çoğunuz Üniversite öğrencisisiniz. Şu an topluca bir aradasınız, eğlenceli gelebilir. Biz sizi anlayıp dinlemek istiyoruz. Bu durumun geleceğe yönelik etkileri olabilir. Takdir sizin" diye konuştu.
Daha sonra Türkçe konuşan sanıkların savunmalarına geçildi. Sanıklardan Esra Sekman, suçlamaları kabul etmeyerek, "Kürt kökenli Türkiye vatandaşıyım. Savunmamı Türkçe yapacağım ama arkadaşlarıma saygı duyulmasını istiyorum" dedi. Kapatılan DTP'nin il binasına zaman zaman gittiğini belirten Sekman, "Resmi bir görevim yoktur. Aleyhime ifade veren gizli tanığın söylediklerini kabul etmiyorum. DTP binasında kimseye konuşma yapmadım. Üniversite son sınıf öğrencisiyim. Tutuklanmasaydım mezun olacaktım. Bu nedenle tahliyemi talep ediyorum" dedi.
Kartepe feribotunu kaçırma eyleminde öldürülen Mensur Güzel'in kardeşi olan Şeyma Güzel de savunmasını Türkçe yaptı. Güzel asimile olmuş bir ailenin ferdi olduğunu ifade edem Güzel, "1992'de köyümüz boşaltıldığı için zorunlu olarak Türkiye metropollerinde yaşadım. Bu nedenle ana dilimi tam olarak konuşamıyorum. Ana dilimde savunma yapamıyorum. Dilimi iyi bilmediğim için annemden ve Kürt halkından özür diliyorum" diye konuştu.
Burada olmak istemediğini söyleyen Güzel, "Bugün burada olmak yerine 12 Kasım'da infaz edilen ağabeyimin mezarında olmak isterdim. Onun cenazesine gitmek isterdim. Mahkemeden talep ettiğimiz halde cevap bile verilmedi." diye konuştu. Mahkeme başkanı Metin Özçelik de, "Belgeler tam olmadığı için talebinizi reddettik. Ölüm kağıdı verilmediği için reddedildi." açıklamasında bulundu.
Bunun üzerine sanık Şeyma Güzel, "Ağabeyimin 3 kurşun kalbine, 3 kurşun da beynine sıkıldı" deyince başkan Özçelik araya girerek, "Bu konunun davamız konusu ile ilgisi bulunmuyor, hassasiyetinizi anlıyorum" diyerek bu konuda konuşmayarak dava konusunda konuşmasını istedi.
Savunmasına devam eden Güzel, "Biz burada yargılanıyorsak, bizim siyaset hakkımız engellendi. Aslında sizler ve Türk medyası bizi belki terörist ilan edeceksiniz. Ama hepimizin sonunun öyle olmasını istemiyorsanız, siyasi infaz yapmayın. Ben BDP'nin gençlik çalışanıyım. Buraya gelmeden önce terörist ilan edildim. Suçlamaları reddediyorum. Siyaset yapma hakkımızı istiyorum ve bunun için de tahliyemi talep ediyorum. Aleyhimde ifade veren ismi bile belli olmayan kişinin beyanlarını kabul etmiyorum. Hepimiz birileri aleyhinde ifade verip tutuklanmasına neden olabiliriz" diye konuştu.
Daha sonra söz alan Güzel'in Avukatı Sinan Zincir de, "3 gündür müvekkilimle ilgili yayınlar yapılıyor. Bunu açıklama hakkı var" dedi. Mahkeme başkanı da, "Burada basın açıklaması yapmıyoruz. Bu bizim konumuz değil. İddianamede isnat edilen eylemlerle ilgili savunma yapsın. Basındaki haberler beni ilgilendirmiyor. Dönem olarak yakın tarihe gelmiş olabilir ama ben buna izin vermem" dedi.
Duruşma şu sıralar Türkçe ifade veren sanıkların savunmaları ile devam ediyor.

Güncellenme Tarihi : 23.3.2016 12:11

İLGİLİ HABERLER