LONDRA - İngiliz ve Avrupa gazetelerinde bugün yer alan haber ve yorumlarda, İngiltere'de casus yetiştirme çabaları, savaş sonrası Irak tartışmaları ve Avrupa Birliği konuları ele alındı.
Gazetelerin geniş yer ayırdığı konulardan birini İsrail'de intihar saldırısı yapan İngiliz gençler oluşturdu. ''Bombacı İngilizler havayollarında güvenlik korkularına yol açtı'' diyen Daily Telegraph, İsrail Savunma Bakanı'nın bir iddiasına yer verdi. İddiaya göre, Tel Aviv'deki bir bara geçtiğimiz hafta bombalı saldırı yapan bu gençler patlayıcıyı ülkeye ''Kuran''ların içinde soktular. Gazete İsraillilerin, son derece sıkı güvenlik kontrollerini aşabilen patlayıcının yeni bir tür olduğunu söylediklerini de yazdı. Saldırının Filistinli grup Hamas ile Hizbullah ve ya El Kaide gibi dışardan bir grubun ortak operasyonu olabileceğinin düşünüldüğünü yazan gazete, ancak hedefin kolaylığı nedeniyle neden böyle bir işbirliğine girişilmiş olabileceğinin pek açıklanamadığını belirtti.
Financial Times, İngiliz dış istihbarat servisinin casus yetiştirme operasyonunu ''Soğuk Savaş'' dönemi düzeyine çıkardığını yazdı. Gazete, bunun nedeninin terörist tehditler ve kitle imha silahlarının yayılması olduğunu belirtti. Gazete, El Kaide'ye yönelik saldırıların bu örgüte büyük zarar verdiğini ancak destekçilerinin başka örgütlere yönelerek güvenlik güçlerinin işini iyice zorlaştırdığını belirtti. Gazete, Soğuk Savaş'ın sona ermesiyle İngiliz gizli istihbarat servisinde görevli personel sayısında yapılan kesintilerin kuruma ciddi zararlar verdiğini ancak şimdi yeni kaynak aktarımı ile soğuk savaş dönemi düzeyine geri dönüldüğünü yazdı.
''EURO'YA GEÇİŞ SAĞLIK HİZMETLERİNİN SONU OLABİLİR''
Times, Avrupa para birimi euro'ya geçişin bedava milli sağlık hizmetinin sonu olacağını yazdı. Gazeteye göre Avrupa Merkez Bankası bedava sağlık hizmetinin acil durumlarla sınırlanmasını istiyor, aksi takdirde maliyetin Avrupa ekonomileri üzerinde çok ağır bir yük olacağını ve enflasyona yol açacağını ileri sürüyor. Times Frankfurt merkezli Avrupa Merkez Bankası'nın aylık bültenine dayandırdığı haberinde, bedava sağlık hizmetini karşılamak için gereken vergi artışlarının da siyasi açıdan kabul edilemez düzeye ulaşabileceğinin altını çizdi.
Alman gazetesi Sueddeutsche Zeitung, Avrupa Birliği dışişleri bakanlarının geçen hafta Brüksel'de yapılan dört ülkelik zirveye sunulan savunma projesine şaşırtıcı düzeyde olumlu yanıt verdiklerini yazdı. Gazeteye göre hafta sonunda Yunanistan'da bir araya gelen bakanlar konuyu ele aldıktan sonra, Almanya dışişleri bakanı ''öncü ülkeler adına'' yaptığı açıklamada ''son derece yapıcı'' bir oturum gerçekleştirdiklerini söyledi. Alman gazetesi İngiltere Dışişleri Bakanı'nın da, Belçika, Fransa, Almanya ve Lüksemburg tarafından yapılan öneriler hakkında ''şaşırtıcı derecede olumlu şeyler'' söylediğini belirtti.
Diğer bir Alman gazetesi Frankfurter Allgemeine ise Avrupalı dışişleri bakanlarının Irak konusundaki fikir ayrılığını geride bırakmaya çalıştıklarını belirtti. Gazete, Yunanistan'ın Avrupa güvenlik stratejisinin ''başarılı olduğunu'' ancak bunun geleceğe yönelik bir proje olduğunu yazdı. Diğer taraftan gazete, Irak konusunda Avrupalılar arasındaki tüm anlaşmazlık ve ayrılıkların giderilmediği uyarısında bulundu. Gazete, Avrupalı bakanların Irak'a yönelik uluslararası istikrar gücüne bir dizi Avrupa Birliği ülkesi ve Polonya'nın asker vermesi konusunu tartışmamalarını da şaşkınlıkla karşıladı.
''AVRUPA'NIN RESMİ BİRLİK GÖRÜNTÜSÜ DARMADAĞIN''
Avusturya gazetesi Der Standard, Amerika'nın savaş sonrası Irak'a yönelik planlarının ''Avrupa'nın resmi birlik görüntüsünü'' bir anda darmadağın ettiği görüşünü savundu. Gazeteye göre, planlar Avrupa'daki ayrılıkları olduğu gibi yansıtıyor. Avusturya gazetesine göre bunu aşmanın tek yolu da siyasi birlik ile ortak dış ve güvenlik politikasına sahip olmaktan geçiyor. Gazete ''Avrupa tek bir ağızdan konuşabilmeli ve Amerika'nın haklarına sahip olmalı'' dedi.
Alman Die Welt, Almanya ve Fransa'nın Polonya'yı örnek alması gerektiğini ifade ederek bu yorumun nedenin ise Amerika'nın savaş sonrası Irak'ta bu ülkeye kilit rol verme planı olduğunu kaydetti. ''Polonya örneğinden bir şeyler öğrenmek, kazanmayı öğrenmek demek'' diyen Alman gazetesine göre, Fransa, Almanya, Belçika ve Lüksemburg tarafından savunulan çok kutuplu dünya görüşü Avrupa Birliği'nin etkisini azaltmaktan başka işe yaramıyor.
Diğer bir Alman gazetesi Die Tageszeitung ise tam tersi görüşü savundu. Gazeteye göre Polonya'nın Irak'a yönelik istikrar gücünde İngiltere ve Amerika ile birlikte kilit rol oynamaya istekli olması Avrupa Birliği içinde tepkiye yol açabilirdi. Avrupa Birliği'ne girecek olan Polonya, Amerika Birleşik Devletleri değil diyen gazeteye göre bu ülkenin ''Avrupa Birliği'nin ortak dış ve güvenlik politikasını ikinci kez baltalaması bu çerçeveye sığmıyor'' ve bu yüzden Avrupa Birliği üyeleri Polonya'ya duydukları güveni geri çekebilir.
Fransız Liberation oyların yüzde 82'si ile cumhurbaşkanı seçilen Jacques Chirac ve hükümetinin bir yıllık icraatını değerlendirdi. Gazete Başbakan Jean-Pierre Raffarin'in ''en büyük hatasının'' tartışmalı oy verme sistemi reformunu geçirmeye çalışması olduğunu yazdı. Gazeteye göre Cumhurbaşkanı'nın kaderi ise Irak kriziyle iç içe geçti. Gazete, Mart ayında Chirac'in küresel düzeyde zirveye yükseldiğini ancak şu anda Fransa'nın bir kenara itilme tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu yazdı. Gazete, ''Paris Amerikalı neo-muhafazakarların zafer çığırtkanlığı ve Güvenlik Konseyi'nde kendilerine meydan okunmasının bedelini ödetme arzusunun düzeyini öngöremedi'' dedi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:55