AVRUPA BASININDA BUGÜN...
LONDRA (İHA) - BBC'nin Türkçe internet sitesi "www.bbc.co.uk/turkish" adresinde yer alan basın özetlerine göre, Independent, Müslüman dünyada saman alevi gibi yayılan karikatür protestolarının ateşinin, geçen aralık ayında Mekke'deki zirvede yakılmış olabileceğini yazdı.Hazreti Muhammed'e hakaret edilen karikatürler ilk kez geçen eylül ayında Danimarka'da bir gazetede basılmıştı. Independent, ilk başta büyük tepki çekmemesine karşın, Mekke'de bir araya gelen İslam Konferansı Örgütü'ne (İKÖ) üye 60'a yakın ülke liderine zirve sırasında Danimarkalı Müslümanlar tarafından hazırlanan karikatür dosyasının dağıtıldığını aktarıyor. Gazeteye göre bir dizi Müslüman ülkenin medyasında karikatürlerin geniş biçimde işlenmeye başlaması Mekke'deki buluşmadan sonra geldi.
Karikatür krizi diğer Avrupa gazetelerinin sayfalarında da değerlendirilmeye devam etti. Alman basınından Die Welt, Avrupa Birliği'nin (AB) Danimarka'ya arka çıkmadığından şikayet etti.
Die Welt, "İran ve Körfez ülkelerinde Danimarka ürünlerine karşı başlatılan uygunsuz boykot karşısında bir bütün olarak durmak yerine, Avrupa Birliği ülkelerinden Danimarka'ya olsa olsa yarı-samimi birkaç destek açıklaması ve hatta kimi durumlarda, açıkça eleştiriler geldi" yorumunda bulundu.
Gazeteye göre Batı, böyle büyük bir olayda kendisini nasıl gördüğü ve nereye konumlandırdığı konusuna şimdiye dek bir açıklık getiremedi.
AB'ye çağrıda bulunan gazete, "açık ve ortak bir tutum belirlemek için geç kaldınız" diye yazdı.
Avusturya basınından Die Presse, Türkiye'de İtalyan rahibin öldürülmesinin artan gerginliği yatıştırmaya pek yardımcı olmadığını yazıyor. Die Presse, sağ kanat siyasetçi İtalyan Reform Bakanı Roberto Calderoli'nin sözlerine dikkat çekti.
Papa 16.Benedict'e seslenen Calderolli, İslam dünyasındaki saldırılara karşı Hıristiyanların haklarını korunmasını istedi. Bu söylem Die Presse'ye göre, Haçlı seferlerini andırıyor.
"ELMAS TİCARETİ BÜTÜN ACIMASIZLIĞIYLA SÜRÜYOR"
İtalyan bakanın popülist bir siyasetçi olarak kötü bir şöhrete sahip olduğu inancında olan gazete, "Bu sözleri ne kadar ciddiye almak gerekir bilinmez ama her iki tarafın da aşırı görüşlü kanadının krizden nasıl faydalanmaya çalıştığını gösteriyor" diye yazdı.
Avrupa gazetelerinde süregelen bir diğer tartışma, Birliğin yeni üyelerinden işçi göçüne kapıları açıp açmama konusu. İspanya basınından El Pais, "Komisyonun yayınladığı rapor Doğu Avrupa'ya emek pazarımızı açmanın faydalı olduğunu daha berrak biçimde gösteremezdi" ifadesini kullandı.
El Pais, şu an sadece İngiltere, İrlanda ve İsveç'in 10 yeni üyeden işçi göçüne kısıtlama getirmediğini ve 1 Mayıs tarihinden önce AB'nin kalan 12 ülkesinin de kuzey ülkelerinin açık kapı politikasını benimseyip benimsemeyeceğinin belli olacağını yazdı.
Fransız Le Figaro gazetesi de bu sabah "İşte Fransa'da göçmene ihtiyaç olan meslek dalları" manşetini kullandı. Konuyla ilgili hükümet raporunu önceden gördüğünü yazan gazete, raporda ihtiyaca göre göçmen alınırsa Fransa ekonomisindeki büyümenin çok daha hızlanacağının tavsiye edildiğini bildiriyor. Le Figaro'ya göre 11 meslek dalı seçildi. Kalifiye işçi arayan bu sektörler arasında çeşitli mühendislik dalları, lokantacılık ve hemşirelik dikkat çekiyor.
Gazete, dün Ekonomi Bakanı Thierry Breton'un Doğu Avrupalılara emek pazarını Fransa'nın da açmasını istediğini belirtiyor.
Independent, "Afrika'da kanlı çatışmaların perde arkasındaki elmas ticareti bütün acımasızlığıyla sürüyor" manşetiyle verdiği haberinde UAÖ'nün yeni raporunu duyurdu.
Gazete Liberya'dan Fildişi Sahili'ne kadar Afrika'da birçok ülkede süregelen savaşların dev paraların döndüğü elmas sektörüyle finanse edildiğini ve Batılı ülkelerin elmasa olan düşkünlüğü sürdükçe çatışmaların da bir kısır döngü içinde bundan beslendiğini aktardı.
Batının mücevher dükkanlarında sadece "temiz taşların", yani çatışma bölgelerinden gelmeyen elmasların satılması için bir kampanya yürütülüyor.
Ancak Independent'a göre elmas satıcıları halen bu konuda kesin bir güvence veremiyor.
"11 EYLÜL'ÜN YENİ KURBANLARI OLDUĞUNDAN ENDİŞE DUYULUYOR"
Independent'ın sayfalarında yer alan bir başka rapor ise küresel ısınma araştırmasının sonuçlarını içeriyor. Gazete, son bin yılın en yüksek sıcaklıklarının yaşandığını belirtti.
Kuzey yarımkürenin bin yıldır boydan boya hiç bu kadar fazla ısınmadığı sonucuna varan araştırmacılar, Independent'ta yazdığına göre, ağaç kütüklerinden buzulların iç merkezine ve deniz kabuklarına kadar türlü yerde geçmişten doğal olarak kalan ısı kayıtlarını inceledi. Aynı zamanda, Çin'den Amerika'ya insanların iklim hakkındaki gözlemlerini içeren notları ve belgeleri de arşivlerden derledi.
Vardıkları sonuç, 9'uncu yüzyıldan bu yana atmosferdeki sıcaklığın hiç bu kadar düzenli şekilde yüksek seyretmediğine işaret ediyor.
Saygın bilim dergisi Science'da yayımlanan araştırmaya göre 20'nci yüzyıldan önce belli dönemlerde kuzey yarımkürenin sadece kimi yerlerinde artış gösteren sıcaklıklar ilk kez bütün bölgelerde bu kadar düzenli biçimde artıyor.
Orta Çağ'da Vikinglerin buz dağlarıyla boğuşmadan Grönland'a varabildiği ya da üzüm bağlarının Avrupa'nın kuzeyine dek tırmandığı dönemler, bilim adamlarına göre münferit bölgelere özgüydü. Oysa şimdi küresel ısınmanın her yerde birden meydana geldiğini söylüyorlar. Bu gözlem, sanayi faaliyetlerinin parmağı olabileceğine işaret ediyor.
Dün ABD Başkanı George W. Bush'un 11 Eylül saldırılarının ertesinde El Kaide'nin Los Angeles'ın en yüksek binasına da planladığı bir saldırının gerçekleşmeden önüne geçildiğini açıklaması gazetelerin ortaklaşa yer verdiği haberler arasında.
Guardian bunun yanı sıra, 11 Eylül'ün şu an "ayakta ölmekte" olan kurbanlarının da bulunduğundan endişe duyulduğunu bildiriyor. New York'ta çöken İkiz Kulelerin enkazından kalkan tozun, çevredekileri ve en başta da kurtarma görevlilerini zehirlediği iddia ediliyor.
Guardian, Dünya Ticaret Merkezi'nden geriye kalan moloz yığınından havaya karışan asbest, kurşun, civa, toza dönmüş cam ya da beton ve yanan uçak benzini atıklarının, arama-kurtarma çalışmalarında yer aldıktan sonra ölen bazı Amerikalıları zehirlemiş olabileceğini yazıyor. Gazetenin görüştüğü bir gönüllü kurtarma görevlisinin şikayetlerini dile getiren yüzlerce başka insan da var. Bu insanlar, nefes alıp vermede zorluk, eklem ağrıları, baş ağrıları, halsizlik ve "İkiz Kule öksürüğü" diye ad taktıkları kronik bir öksürükten yakınıyorlar.
Guardian, 11 Eylül ve sonraki günlerin panik ve telaşı içinde enkazda çalışmış tahminen 50 bin işçiden birçoğunun maske bile takmadığını yazdı.
Gazeteye göre New York Belediye Meclisi üyeleri federal hükümetten konuyu soruşturup hastaların durumunu takip edecek üst düzey bir yetkili atanmasını talep ediyor.
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:02
