Bakan Çavuşoğlu Amerika ve Avrupa'nın HDP tepkisini iade etti

Çavuşoğlu'ndan flaş açıklama! 'Bunu kabul etmiyoruz'

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, HDP eş genel başkanları ve milletvekillerinin ifade vermeyi reddederek konuyu bu aşamaya getirdiklerini, teröre destek verilirse yargının ve milletin hesap soracağını söyledi. Avrupa'dan gelen tepkilere sert yanıt veren Çavuşoğlu, "Avrupa Birliği ülkeleri, çoğu malasef PKK'ya çok güçlü destek veriyorlar. Onların gelip bize hukukun üstünlüğü gibi, demokrasi gibi ders vermeye kalkmasını kabul etmiyoruz" dedi.

İzmir'e gelen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Vali Erol Ayyıldız'ı makamına ziyaret etti. Ziyaret sonrası basın mepsuplarına, HDP eş genel başkanları ve bazı milletvekillerinin tutuklanmasıne değerlendiren Çavuşoğlu, Avrupa'dan gelen eleştirelere de sert tepki gösterdi. TBMM'de hakkında dosya bulunan milletvekillerinin dokunulmazlıkların kaldırılmasından sonra mahkemelerin milletvekillerini ifade vermeye çağırdığını, aralarında muhafet partilerinin genel başkanlarının da olduğu pek çok milletvekilinin ifade vermesine karşın, HDP milletvekillerinin vermediğini söyledi. Çavuşoğlu "Hatta eş başkanlar, diğer milletvekillerine mahkemelere gitmemeleri konusunda telkinde bulundu. Yani Türk mahkemelerini, Türk hukukunu defalarca tanımadıklarını söylediler. Biz de, şahit bile olsan çağırılınca gitmeseniz, sizi gelir mahkemeye götürürler. Dün akşam malasef bu aşamaya onlar getirdi. Kimse hukukun üstünde değildir. Yargıya teslim edildiler. Mahkeme bazılarını tutukladı. Bazıların serbest bıraktı. Eş başkanların çağrısına rağmen ifade vermeye gidenler dünkü gözaltı listesinde yoklardı. Herkes hukuka uyacak. Onlar bile bile işi bu noktaya getirdiler. Kimse Türk mahkemelerinin, yargısını üstünde değildir. Bağımsız yargı kararını verir" dedi.

Avrupa'dan gelen tepkilere yanıt veren Çavuşoğlu, hukukun üstünlüğü deniyorsa İspanya'da bugün iki kez mahkemeye çağrıldığı halde gitmeyen bir belediye başkanın tutuklandığını söyledi. Avrupa'ya seslenen Çavuşoğlu, "Bize yıllardır telkinde bulunuyor, akıl vermeye çalışıyorsunuz. Bugün telefonda konuştuğum muhataplarıma da bunları söyledim. Biz çözüm için, terörü bitirmek içim önemli adımlar attık. Riskler aldık. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan 'Gerekirse Meclis'teki tüm sandalyeleri kaybederiz, ama bu riski alacağım' dedi. PKK silahı bırakmadı. PKK'ya destek verenler de aralarına mesafe koymadı. Bu milletvekillerinden bazıları PKK'ya silah taşırken yakalandı. Bunun milletvekilliği, ifade özgürlüğü, dokunulmazlıkla ne ilgisi var. Teröre destek verirseniz yargı, bu millet hesap sorar. Yargı hukuk çerçevesinde hesap sorar" diye konuştu.

'AVRUPA'NIN HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ DERSİ VERMESİNİ KABUL ETMİYORUZ'

Bugüne kadar Avrupa'da birilerinin ve bazı ülkelerin Türkiye'ye demokrasi dersi, akıl vermeye çalıştığını belirten Çavuşoğlu, çözüm sürecinin ne zaman getirileceğinin de sorulduğunu söyledi. Çavuşoğlu, "Ancak bugüne kadar 'PKK silahı bırak. Terörle bir yere varamazsın' açıklaması duymadım. Saldırı olunca başsağlığı diliyorlar, üzüntülerin bildiriyorlar, orta derecede kınama da oluyor. PKK'ya 'Terör örgütüsün, silahı bırakmalısın' diyen görmedim. HDP'ye de 'Meclis'tesin artık, terörle aranıza mesafe koyun' da denmedi. Tam tersi PKK'lı teröristler Avrupa'da serbestçe dolaşıyor, para topluyorlar. Düğünlerde gelinle damadın yanına PKK'ya para toplamak için bir torba, kutu daha konuyor. İşadamlarından zorla para topluyorlar. Avrupa Parlamentosu içinde sergiler açıyorlar. Avrupa Birliği ülkelerinin çoğu malasef PKK'ya çok güçlü destek veriyorlar. Onların gelip bize hukukun üstünlüğü gibi demokrasi gibi ders vermeye kalkmasını kabul etmiyoruz. Herkes yargı kararlarına saygı gösterecek. Hukuku tanımıyorum, Türk yargısını tanımıyorum, ifade vermeye beni kimse götürümez derseniz alıp götürürler, ifadeni alırlar, seninle ilgili karar verirler. Keşke diğer milletvekilleri ve genel başkanlar gibi ifade vermeye gitseler ve yargı kararına saygı duyacaklarını söyselerdi" dedi.

Bazı belediye başkanlarının PKK'ya devlet bütçesinden aldıkları paylardan para aktardıklarını, iş makinelerinin PKK'nın elinde, bomba yerleştirmek, mayın yerleştirmek, hendek kazmak, çukur kazmak için kullanıldığını belirten Çavuşoğlu, "Devlet buna sessiz mi kalacak? İnşallah bundan ders alırlar. Türk mahkemelerini, kurumlarını tanımaları gerektiğini öğrenirler" diye konuştu.

ALMAN BAKANA RANDEVU VERMEDİ

Almanya-Türkiye ilişkilerinde haftalardır süren gerginlik, Cumhuriyet Gazetesi'ne yapılan operasyon ve HDP'li milletvekillerinin tutuklanması ile yeni bir boyuta ulaştı. Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier ile Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun telefon görüşmesi yapmak için iki kez tarih belirlendiği, ancak ikisinde de Steinmeier’in telefonda bekletildiği, Türk tarafının programı nedeniyle bunların son anda iptal edildiği öğrenildi.

Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier’in talimatıyla, Türkiye’nin Berlin’deki en üst düzey diplomatı olan Maslahatgüzar Ufuk Gezer, Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldı. Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Stephan Steinlein’ın, Gezer ile görüşmesinde, son gelişmelerle ilgili kaygılarını net ifadelerle aktardığı öğrenildi.

Türkiye'nin teröre karşı mücadelesi ile darbe girişiminin aydınlatılması çabalarının hukuk devleti ilkeleriyle uyumlu olması gerektiği vurgulayan Steinlein, muhalefetin susturulması ve hapsedilmesinin kabul edilemez olduğunu aktardı.

Alman diplomatik kaynaklar, yaklaşık 20 dakika süren görüşmenin gergin geçmediğini, dostane bir şekilde konuşulduğunu aktardılar. Gezer’in de görüşmede, tamamen hukuk çerçevesinde hareket edildiğini aktardığı öğrenildi.

STEİNMİER ÇAVUŞOĞLU İLE GÖRÜŞMEDİ

Deutsche Welle'de yer alan habere göre, Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier bir süredir Ankara’yı ziyaret etmek istiyor. Ancak Ankara'nın tarih önerilerine hızlı yanıt vermediği kaydedildi. Hatta Steinmeier’in ziyareti için haftalar öncesinde bir tarih önerildiği, söz konusu tarihten iki gün önce “bize uygun değil” yanıtının verildiği belirtildi.

Steinmeier ile Çavuşoğlu’nun telefon görüşmeleri konusunda yaşanan sıkıntılar da gerginliğin bir göstergesi olarak görülüyor. Bakanların telefon görüşmesi için iki kez tarih belirlendiği, ancak ikisinde de Steinmeier’in telefonda bekletildiği, Türk tarafının programı nedeniyle bunların son anda iptal edildiği öğrenildi.