BAKAN ÇELİK 'SKANDAL SINAV' HABERLERİNE CEVAP VERDİ
ERGÜL UYSAL
İZMİR - Milli Eğitim Bakanı Doç. Dr. Hüseyin Çelik, Milli Eğitim Bakanlığı'nın Sağlık Bakanlığı için yaptığı sınavın skandal olduğu yönündeki spekülasyonların doğru olmadığını söyledi.
Bakan Çelik ayrıca, TBMM ile ortaklaşa hazırladıkları ''Demokrasi Eğitimi ve Çocuk Meclisleri'' projesinin yakından başlatılacağını açıkladı.
Açılışlara katılmak ve Bakanlığa bağlı kuruluşlarda incelemelerde bulunmak üzere eşi Şahsenem Çelik ve kızı Büşra ile birlikte uçakla İzmir'e gelen Bakan Çelik'i, İzmir Valisi Yusuf Ziya Göksu, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) İl Başkanı Ali Aşlık ile partisinin ve kamu kuruluşlarının yöneticileri karşıladı.
İzmir Valisi Yusuf Ziya Göksu'yu ziyaret eden Çelik'e, Göksu tarafından ''Yap Okulunu Yaşat Adını'' kampanyası kapsamında protokol imzalayan hayırseverlerin fotoğraf ve özgeçmiş sergisi gezdirildi. Vali Göksu, Bakan Çelik'e incir hediye ederken, İzmir'in eğitim sorunları ile ilgili kısa bir brifing verdi.
2004'DE DERSLİK HEDEFİ 20 BİN
Valilik ziyareti sırasında bakanlığının çalışmaları hakkında basın mensuplarına bilgi veren Çelik, 11 Eylül 2003 tarihinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın öncülüğünde başlatılan ''Eğitime Yüzde Yüz Destek'' kampanyasının büyük bir heyecanla devam ettiğini, verilen mesajların hayırseverler tarafından doğru algılandığını söyledi. Türkiye'nin geri kalmış illerinden Siirt'te bile okul öncesi eğitimdeki okullaşma oranının yüzde 66 seviyesine geldiğini belirten Çelik, ''2003 yılı içerisinde 15 bin dersliğin yapımını bitirdik. Bu yıl 20 bin derslik yapmayı planlıyoruz. İmzalanan okul protokolü sayısı 200'ü geçti. 2005 yılı sonuna kadar bu sayıyı 500'e çıkartmayı hedefliyoruz. Bu da 10 bin küsur derslik demektir. Olaya böyle baktığımız zaman, bizim 2 yıl içerisinde Türkiye'deki derslik problemini çözmememiz için bir sebep yoktur. Yeter ki azim ve gayret olsun'' dedi.
Kampanyada hedeflenen 100 dersliğin sabahçı-öğlenci eğitimin tamamen ortadan kaldırılması, sınıfların 30 kişiye indirilmesi hesabı üzerine yapıldığını kaydeden Çelik, ''Yani diyelim ki, bir-iki yıllık süre içerisinde sınıfların sayısını 35-40 olarak tutarsanız, bu rakam çok daha aşağılara düşer. Yani Türkiye 2005'in sonuna kadar, bilemediniz 2006'ının sonuna kadar derslik problemini çözebilecek olan bir ülkedir. Henri Ford diyor ki, 'Hiç bir problem büyük değildir. Yeter ki onu parçalara bölmesini bilelim.' Kimse bir somunu tek başına yutamaz. Ama onu lokmalamak lazım'' diye konuştu.
ÇOCUK MECLİSLERİ PROJESİ GELİYOR
Eğitimin çocuklarda bir davranış biçimine, bir ahlak telakkisine dönüşmesinin, davranış modu olarak ortaya çıkmasının gerektiğinin altını çizen Bakan Çelik, başlatacakları yeni proje hakkında şunları söyledi:
''Yakında TBMM Başkanı ile birlikte basın toplantısıyla duyuracağız. TBMM ile işbirliği halinde Türkiye çapında bir 'Demokrasi Eğitimi ve Çocuk Meclisleri'' projesi başlatıyoruz. Demokrasiyi özümsememiz lazım. Demokrasiyi genç çocuklarımıza, genç beyinlere anlatmamız lazım. İnsanların farklılıklara rağmen barış ve huzur içerisinde nasıl yaşayabileceğini hem teorik, hem de pratik şekilde çocuklarımıza, yeni nesillerimize mutlaka kavratmamız, anlatmamız gerekiyor. Bunun için eğitim altyapısı gerekiyor. Eğitimin alt yapısını da ancak bu şekilde elbirliği ile halledebiliriz.''
Çelik, yaptıkları demografik hesaplamalara göre, 2023 yılı itibarıyla kırsal kesimde ciddi bir nüfus boşalmasının, metropollerde ise çok ciddi bir yığılmanın gerçekleşeni tespit ettiklerini, en cazip metropollerin başında ise İzmir ve İstanbul geldiğini kaydederek, metropollerde okul ve derslik ihtiyacının daha da artacağına dikkat çekti ve bu nedenle metropollere çok büyük önem verdiklerini de ifade etti.
BAŞBAKANIN İMZALADIĞI TAKDİR BELGESİNİ VERDİ
Bakan Çelik, daha sonra düzenlenen tören ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasını taşıyan takdir belgesini, çok sayıda okul yaptıran İzmirli hayırsever işadamı Salih İşgören'e verdi. Çelik burada yaptığı konuşmada ise işadamı İşgören'in soyadında da esinlenerek, hayırseverlere çağrıda bulunarak, ''Bu memlekette bazı insanlar iş görendir, bazıları da laf üretendir. Bizim artık laflara karnımız tok. Türkiye artık, söylemi, nutukları bir tarafa bırakıp, eylemin ağırlıklı olduğu, eylemin konuşulduğu bir ülke olmalıdır'' diye konuştu.
''SKANDAL OLACAK BİR ŞEY YOK''
Bir gazetecinin, Sağlık Bakanlığı için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen sözleşmeli personel sınavında sıfır puan ile yerleştirme yapılmasının skandal olarak nitelendirildiğini hatırlatması üzerine Bakan Çelik, söz konusu olayda skandal olacak bir şeyin olmadığını söyledi. Çelik, bu konuda şunları söyledi:
''Olay şudur; Sağlık Bakanlığı adına Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü bir sınav yapmıştır. Sınava müracaat eden insanlar, biliyorsunuz bu hesaplama sisteminden dolayı, aslında hiç soru yapmadıklarından falan değil, sıfır almış olabilirler. Örnek vereyim, diyelim ki bir puan alan birisi Mardin'in Silopi İlçesi'ni tercih etmiştir veya Van'ın Bahçesaray İlçesi'ni tercih etmiştir. Orayı tercih eden başka birisi olmadığı için, oraya ataması yapılmıştır. Ama 40 puanı olan başka birisi İstanbul Şişli'yi tercih etmiştir. Oraya müracaat eden insan sayısı fazla olduğu için girememiştir. Diyelim ki bir üniversite öğrencisi 210 puan alır ama Boğaziçi Üniversitesi'nin herhangi bir bölümüne giremez. Ama 160 puan alan bir öğrenci Kafkas Üniversitesi'nin şu veya bu bölümüne girebilir. Kimse bir somunu tek başına 'Şu puanın üzerinde olanlar tarafımızdan alınacaktır' şeklinde bir beyanda bulunulmadığı için, talimat verilmediği için ister istemez sınava girenlerin puanları sıralanmıştır. Eğer, 'X' yere müracaat eden başka kimse yoksa, sıfır puan alan biri de, yani puansız alınmıştır. Mesele budur. Onun için bu bir skandal falan filan değildir. Bence bu yapılanlar son derece yanlış spekülasyonlardır.''
Bakan Çelik'in İzmir'deki programı devam ediyor.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:22