Gündem
  • 18.4.2002 12:04

BAKAN DURMUŞ İLE KAREN FOGG ARASINDA SÖZ DÜELLOSU

KAYNAK : Haber Vitrini MUAMMER TAN ANKARA - Sağlık Bakanı Osman Durmuş, Türkiye'nin AB'ye eşit ülke statüsünde girmek istediğini belirterek, "Türkiye öksü otu değildir. Verimli ekonomik katkıları olacak, AB'ye kimlik, kişilik ve siyasi itibar katacak bir ülkedir" dedi. İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası (İEİS) ve AB-Türkiye İşbirliği Derneği (TURKAB) tarafından Sheraton Otel'de 'AB'ye Entegrasyon Sürecinde İlaç Sanayii' konulu bir seminer düzenlendi. Seminere katılan Sağlık Bakanı Osman Durmuş ile AB Türkiye Temsilcisi Karen Fogg arasında 'söz düellosu' yaşandı. Fogg'un Türkiye'ye yönelik dış yatırımlar konusundaki açıklamasına Durmuş, "Ben bunu anlayamadım doğrusu. Ben Kırıkkale'den seçildim, ne ökadar yabancı yatırımcı varsa Kırıkkale'ye davet ediyorum ve her konuda yardımı olacağım. Türkiye dış yatırımcılara açıktır, sabırsızla bekliyoruz" şeklinde konuştu. "Sayın Fogg AB temsilcisi olmayıp, İspanya temsilcisi olsaydı benim gibi konuşurdu" diyen Durmuş, şunları söyledi: "AB'ye girmek istiyoruz ama AB'nin savunma stratejisinde NATO içerisinde biz varız. Ama bugünkü uygulamada yoku. Somali'de ve Afganistan'da varız, varolmaya da devam edeceğiz. O halde Türkiye öksü otu değildir. Verimli ekonomik katkıları olacak AB'ye kimlik, kişilik ve siyasi itibar katacak bir ülkedir. Türkiye AB'ye girme kararlılığındadır". 'İTHAL ÜRÜN FİYATLARI SERBEST DAĞILIMA GÖRE BELİRLENİYOR' Sağlık Bakanı Durmuş, Türkiye'de kullanılan ilaçların yüzde 35'inin ithal edildiğini hatırlatarak, AB'ya uyum süreci ile ilgili olarak Türkiye'nin kendi iradesiyle karar verdiğini ve ilerlediğini söyledi. İthal ürün fiyatlarının serbest dağılıma göre belirlendiğini işaret eden Durmuş, dolarda yaşanan düşüşe rağmen, ilaç fiyatlarında indirim yapmadıklarını ifade etti. İlaç alanında yaşanan problemlerin başında ruhsatlandırma ve fiyatlandırma geldiğine dikkat çeken Durmuş, "Yerli ilaçlarla ilgili fiyatlandırma prosedürü kamuoyunu önemli şekilde meşgul etmiştir. Bu uygulamanın temel mantığı ve amacı hukuk dışı bir uygulamanın ortadan kaldırılmasına yöneliktir" dedi. "İlaç alanında önümüze gelen etik dışı uygulamalarda tarafından hepsi üzerine düşeni yapmalıdır" diyen Durmuş, özellik etik dışı promosyon konusunda tarafların üzerine düşen görevi yerine getirmesini istedi. AB Türkiye Temsilcisi Karen Fogg da, Türkiye'nin AB'ye uyum sürecinde önemli adımlar attığını ve bu yolda önemli gelişmeler kaydettiğini söyledi. AB kriterlerine diğer aday ülkeler gibi Türkiye'nin de bu kriterleri yerine getirmesi gerektiğine işaret eden Fogg, Türkiye'ye özellikle 'erişim stratejisi' konusunda destek verildiğini kaydetti. Fogg, "Kopenag kriterleri Brüksel'e boyun eğmek değildir, ilerlemektir" değerlendirmesinde bulundu. AB'ye uyum sürecinde ilaç konusuna da değinen Fogg, Gümrük Birliği çerçevesinde Türkiye ile çok sıkı ilişkiler bulunduğu söyledi. Fogg, Türkiye'nin dış yatırımlara önem vermesi gerektiğini de sözlerine ekledi. İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası (İEİS) Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı da, Türkiye'yi dünya ile bütünleştirecek bölgesel entegrasyon yapısının Avrupa Birliği olduğunu vurgulayarak, bu konuda siyasal iradenin ifade edildiği ve büyük bir toplum desteği sağlandığı söyledi. Eczacıbaşı, Türkiye'nin ilaç sanayii de, üretimde kullandığı teknoloji ve istihdam altyapısı bakımından AB ülkeleri ile aynı standartlara sahip olduğunu belirterek, şunaları söyledi: 'SEKTÖRE ÖNDERLİK' "Türkiye'de ilaç sektörünün başlıca sorunu, rasyonel olmayan kamu müdahalelerinin rekabeti engellemesi ve haksız rekabete yol açmasıdır. Serbest piyasa koşullarda, sektörün, kendine daha sağlam bir altyapı oluşturmaması için hiçbir neden yoktur. Bu gelişmeler sağlandığı takdirde sektörümüz, globalleşme sürecinden yararlanarak ekonomik ve teknolojik temellerini sağlamlaştırabilecektir. Bu süreçte, devlete büyük görev düşmektedir. Sanayiciler olarak bizim isteğimiz, Sağlık Bakanlığı'nın yalnız denetleyici olmaması, sektöre önderlik görevi yapması ve küresel rekabette yanımızıda bulunmasıdır". Sağlık Bakanı Osman Durmuş seminer çıkışı gazetecilerin soruları cevaplandırdı. Gazetecilerin Bursa SSK Hastanesi'ndeki 'ilaç hırsızlığıyla' ilgili gelişmelere ilgişkin bir soruya Durmuş, "İhbar eden ve ortaya çıkaranı tutuklamak abesle iştigal olmaktır. Çok ayıp olmuştur. O başhekimin gururunu ve itibarını kim koruyacak doğrusu merak ediyorum. Soruşturma açılmış ve sonuçlanmıştır. 368 milyarlik bir ödeme kişilere yöhlendirilmiş, bu ödemenin sağlanması için mutemetle, Maliye Bakanlığı Mutemet Genel Müdürlüğü ve SSK'daki usulsüzlükler ilgili SSK'ya bilgi verilmiştir. Şimdi sorumluların üzerine gidilecektir" cevabını verdi. Bir gazetecinin 'Karen Fogg'a niye bu kadar kızdınız?' sorusu üzerine Durmuş şunları söyledi: "Kızmadım efendim kızmadım. Türkiye yanlış lanse ediliyor. Sıkıntı bu yanlışı düzeltmeye çalıştık. Türkiye'de refarandum yapalım diyenler var. Türkiye'de parlementer demokratik sistem var. Türkiye karar vermiştir. 'Türkiye müzakere etmesin, teslim olsun deniyor' bu yanlış. Türkiye GB'ne öyle girmiştir hiçbir şey alamamıştır. Türkiye AB'ye eşit üye statüsünde girmek istiyor". Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:31

İLGİLİ HABERLER