Meclis Komisyonu'na ifade veren Çukurova Grubu'nun sahibi Mehmet Emin Karamehmet'in 'politik kredi' tarifi gizli tutanakla resmi kayıtlara geçti. Karamehmet, siyasetçilerin baskısıyla verilen teminatsız krediyi 'politik kredi' olarak tanımlayarak literatüre yeni bir katkı yaptı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Türkbank Soruşturma Komisyonu'nda konuşan Karamehmet, Korkmaz Yiğit'in ''Bu politik kredi'' diyerek istediği teminatsız krediyi geri çevirdiklerini bildirdi. İki işadamının, Alaattin Çakıcı tarafından, 'Türkbank ihalesiyle ilgileniyorlar mı?' diye kendileriyle görüşmeye geldiğini de anlatan Karamehmet, Çakıcı'nın tehditi üzerine Güneş Taner'den yardım istediğini söyledi.
Karamehmet tutanaklarından satır başları şöyle:
Karamehmet (K): Bizim Fiskobirlik alacakları vardı, Güneş Taner'den yardım istemek için evine gittik Osman Bey'le. Birisiyle tanıştırdı, 'Korkmaz Yiğit' dedi.
Başkan (B): Yiğit görüşmeden sonra mı kredi istedi?
K: O gün adam ayrılmadan böyle, 'işte iki tane özel sektör konuşun' dediği zaman orada konuşulmayacağı için Osman Bey adamın adresini aldı. Pazartesi de Osman Bey'le ben adamın yazıhanesine gittik. Baktılar ve uygun görmediler.
B: Osman Berkmen daha sonra Yiğit ile bir görüşme yaptı mı?
K: Evet, Yiğit kendisini aramış telefonda, işte bu araştırmadan sonra ret olunca bu, ''bir teminat vermiyorum, bu politik kredidir'' demiş. O da, ''biz politik kredi veremeyiz'' diyerek reddetmiş.
B: Politik krediden kastı neydi acaba?
Bakanın emriyle verilir
K: Politik kredi, teminatsız, işte bakanın emriyle yahut baskısıyla verilen kredi.
B: O günkü şartlar içinde de bankalar kredi vermeye de uğraşıyorlar, bu krediyi rahatlıkla verir fakat siz bizzat gidip Korkmaz Yiğit beyle bürosunda görüştünüz. Araştırmada yetersizlik görünce siz, o, buna tepki olarak, 'Bu politik bir kredidir' açıklaması getirdiniz. Bunu siz ilk görüşmenizde hissetmediniz mi?
K: Şimdi tabii, giderken onu biliyorsunuz, ama ilk nezaket ziyaretini yaparken hiç de bir araştırma yapmadığınız için adamı da kırmamak için, 'peki müracaat edin bakalım' diyorsunuz. Banka tetkik yaptığı zaman krediyi vermez teminatsız, teminatlı da vermez bana sorarsanız.
B: Yiğit'in bürosuna gittiğinizde bunun politik kredi olduğunu biliyordunuz.
K: Güneş Taner, 'teminatsız vermeyin' dedi. Bunu da, bankaları denetleyen, yahut bankaların başında bir adam olarak, 'kötü birşey yapmayın' manasında söyledi.
B: Ama bunu Yiğit'in yanında değil sizinle ikili görüşmenizde söyledi.
K: Adam gittikten sonra söyledi.
B: Durumunun olumsuz olduğunu biliyordu, fakat sizden kredi almayı umut ediyordu, çünkü bunun politik bir kredi olduğunu kendisi biliyordu.
K: Öyle diyebiliriz evet.
B: Peki bu politik krediler genelde siyasilerin baskısı sonucu olarak istenen kredilerdir aslında.
K: Daha çok devlet bankalarından olur.
B: Yiğit'in, politikacı olarak kimi kastederek söylediğini düşünüyorsunuz?
K: O zamanki hükümeti yani.
B: Sayın Taner'i, Sayın Başbakanı...
K: Taner'i, Mesut Beyi.
B: Bu ihalede onay için işlemleri başlatan Güneş Taner. 'Sayın Bakan bu konuda sıkıntıya kalabilirsiniz' gibi bir görüşünüz oldu mu?
K: Ben cevabını belki almak istemediğim için sormadım.
B: Devlet bakanı olarak size, 'kredi konusunda yardımcı olun' diyor, ama arkasından da teminatınızı almadan, bunu deme durumuna neden düşmüş olabilir?
K: 'İki tane özel kuruluşsunuz, siz kendi aranızda konuşun' o şekilde söyledi. Çıktıktan sonra da teminat almadan kredi vermeyin dedi, o da açık.''
milliyet
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:21
