
BARIŞ'LA YAPTIĞIMIZ İFTARLARI ASLA UNUTAMAM!..
Özellikle Yalancı Yarim dizisindeki rahmetli rol arkadaşım Barış Akarsu ile olan iftarları asla unutmayacağım. O hiç aksatmadan orucunu tutardı ve iftardaki sohbeti tüm set ekibini mutlu ederdi. Mekanı Cennet olsun...
İlk olarak 'Yalancı Yarim' adlı dizi ile tanıdığımız ve sevdiğimiz genç ve güzel oyuncu Merve Sevi bugünkü ramazan sohbeti konuğumuz oldu. Sevi, ramazan ayını çok sevdiğini, bu mübarek ay başlarken içkiyi bırakıp, bittikten sonra tekrar içmeye başlayanlara çok kızdığını söyledi.
Ramazan'ın sizin için anlamı nedir, anlatır mısınız?
Bizler için gerçekten çok kutsal bir ay olduğunu düşünüyorum. Allah'ın bize bahşettiği en güzel şeylerden birisi. Ancak, içimde ne zamandır kalan bir şeyi sizin vasıtanız ile paylaşmak istiyorum. Dinen kutsal saydığımız bu aydan önce, hatta şimdi bile içki içenleri görünce çok kızıyorum. Herkes bunun günah olduğunu biliyor ve buna inanıyorken neden göz ardı ediyorlar. Ramazan'dan önce içki içip sarhoş dolaşanlar, bu ay gelince birden inançlı oluveriyorlar. Sonra tekrar içki içmeye devam ediyorlar. Hatta bazıları bayramda başlıyor. Ben bunu yanlış buluyorum. Eğer inanıyorsan, dinine gerçekten bağlıysan içkiyi hiç içmemelisin. Sadece bir ay içmeyince inançlı olunmuyor.
Ramazan ayını nasıl geçirirsiniz, çalışmalarınızı sürdürür müsünüz? İşlerinize ara mı verirsiniz? Ya da özel olarak yaptığınız bir şey var mı?
Hayır ara vermiyorum. Dizi çekimlerimiz çok yoğun geçiyor. Ramazan ayında aslında daha bir keyifli oluyor. Çünkü oruç tutan arkadaşlarla ben tutamasam da onlarla iftarlar yapmak çok huşuma gidiyor. Özellikle Yalancı Yarim dizisindeki rahmetli rol arkadaşım Barış Akarsu ile olan iftarları asla unutmayacağım. O hiç aksatmadan orucunu tutardı ve iftardaki sohbeti tüm set ekibini mutlu ederdi. Mekanı Cennet olsun.
Her yıl düzenli olarak oruç tutar mısınız?
Maalesef tutamıyorum. Çünkü genç yaşıma rağmen bende tansiyon problemi ortaya çıktı. Değil açlığa susuzluğa bile dayanamıyorum. Hatta birkaç kez açlıktan tansiyonum düştüğü için baygınlık bile geçirdim.
Sahura kalkıyor musunuz?
Annem hastalanmadan önce ona eşlik etmek için kalkıyordum ama artık o da oruç tutamıyor. Zaten benim çekimlerim neredeyse sahura kadar sürüyor.
Ramazan için özel bir alışveriş yaptınız mı?
Hayır, öyle özel alış-veriş falan yapmıyorum. İhtiyacımız olduğu zaman alış-veriş yaparız.
Ramazan ile birlikte çarşı pazarda fiyatların yükselmesi konusunda ne düşünüyorsunuz? Ramazan fırsatçıları bulunduğuna inanıyor musunuz?
Artık her şey çok pahalı. İnsanların geçinmeleri zaten çok zorlaştı. Çalışan ve emekli kira ve faturasını zor ödüyor. Ramazanda bir de yeni zamlar geliyor. Esnafın daha insaflı olması lazım. Ancak bu zamlara rağmen marketlerde gözlemlediğim ilginç insanlar da yok değil. Bir bakıyorsunuz alış-veriş çılgınlığı yaşanıyor. Alışveriş arabalarına yükledikçe yükleyenleri gördükçe ne bu çılgınlık demeden edemiyorum. Bir arabada 4 tane büyük yoğurt, onlarca pide gibi şeyleri alanlara 'Yuh' diyorum.
Ramazan ayının simgelerinden davulcularla aranız nasıl, mahallenizde Ramazan davulcusu var mı? Onlara bahşiş veriyor musunuz?
Aman bana davulcu demeyin çocukken çok korkardım onlardan. Sesi beni ürkütürdü. Şimdi ise yanımda çalsalar duymam. Çünkü benim uykum gerçekten çok ağırdır. Geleneklerimizden birisi olduğu için davulcuların da olması taraftarıyım. Ama bir de iki günde bir gelip para istemeseler daha iyi olacak.
Biliyorsunuz bir de iftar saatlerinde top atılır. Siz de buna şahit oldunuz mu?
Sanırım bir kere Sultanahmet'te arkadaşlarımlayken şahit olmuştum.
Sizce Ramazan ayı bazılarının söylediği gibi kilo vermek veya almak için en ideal ay mıdır?
Bizim yaptığımız bir ibadettir. Bunu dış güzellikleri için kullananları tasvip etmiyorum. Zaten tüm uzmanlar, yayın organları bas bas bağırıyor 'aç kalmakla kilo verilmez' diye. Diyet yapmak uzmanla olacak bir şey. Normalde iftarlarda ve sahurda fazla yememek gerekiyor zaten.
ORUCU UNUTUP BÖREĞE YUMULDUM
Beni tanıyanlar bilir, yemek yemeyi çok severim. Bu aslında çocukluğumdan kalan bir şey. Küçükken ramazanları çok severdim çünkü çok güzel yemekler yapılırdı. Sahura bile sırf yemekler için ailemle kalkardım. Annem ve babam her sene mutlaka oruçlarını tutarlardı. Ben küçüğüm diye bana tutturmak istemeseler de ben onlara ve tutan arkadaşlarıma çok özeniyordum.
Fazla ısrarıma dayanamayıp bir gün oruç tutmama izin verdiler. Kimse aç kalacağıma inanmıyordu. Öyle de oldu. O gün açlığa sadece öğlen saatlerine kadar dayanabildim. Oruç olduğumu unutup bir anda böreğe yumulduğumu ve arkasından su içtiğimi hatırlıyorum. Sonra annemin beni görünce gülmekten kendisini alamadığını... O anda kendimi çok kötü hissetmiş ve ağlamıştım. Neyse ki benim yaptığımın kaza olduğunu açıklamışlar ve teselli etmişlerdi. Daha sonra oruç tutamadım zaten. Çünkü tansiyon hastası olduğum anlaşıldı. (bugün)