BAŞBAKAN ABDULLAH GÜL :"SLOGAN VE ABARTILARLA DEĞİL, AYAĞI YERE BASAN, SÖYLEDİĞİ SÖZLERİN ARKASINDA DURABİLEN BİR POLİTİKA İZLEYECEĞİZ"
KAYNAK : Haber Vitrini
ANKARA - Başbakan Abdullah Gül, 58. Hükümetin birinci hedefinin ekonomi olduğunu belirterek, ilk işlerinin reel faizleri indirmek olduğunu söyledi.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (MÜSİAD) iftar yemeğine katılan ve yemekten sonra bir konuşma yapan Abdullah Gül, hükümetin çalışmaları ile halkın beklentileri konusunda açıklamalarda bulundu. Güven oyu aldıktan sonra ilk yapacakları işin Ekonomik Sosyal Konseyi (ESK) toplayacaklarını belirten Başbakan Gül, "Sivil toplum kuruluşlarına çok önem veriyoruz. Evet Meclis'te aritmetik çoğunluğa sahibiz. Ama bu çoğunluğumuzun her şeye yeter anlamı da söz konusu değildir. Meclis içindeki muhalefet, Meclis dışındaki muhalefet partiler, kurumlar ve sivil toplum örgütleriyle daima beraber olacağız, oturup konuşacağız, birbirimizden devamlı faydalanacağız. Özellikle ekonomiden sorumlu bütün bakan arkadaşlarıma hepsine söyleyeceğim, hep beraber bu çalışmaları gözden geçireceğiz. Türkiye'de bütün kaynaklarımızı ve bilgilerimizi halkımıza sunmak için elimizden geleni yapacağız" dedi.
Türkiye'deki potansiyelin büyük olduğuna işaret eden Abdullah Gül, "Bu potansiyelin harekete geçmesi, yatırıma dönüşmesi için birinci şart güven ve itimadın oluşmasıdır. Güven oluşmadığı takdirde bırakın dışarıdaki sermayeyi içerideki sermayeyi dahi ortaya çıkaramazsınız. Yatırıma dönüştüremezsiniz. Tam tersine geçen dönemlerde Türkiye içindeki sermayenin dışarıya nasıl gittiğini gördük. O bakımdan hükümetimizin birinci hedefi reel faizleri indirmektir. Reel faizlerin yüzde 35-40 olduğu ülke pek nadirdir. Başka bir açıdan baktığınızda da bu durum büyük bir sömürüdür" diye konuştu.
Slogan ve abartılarla işlerinin olmadığını ve ayağı yere basan, söylediği sözlerin arkasında durabilen ve herkesle açıkça tartışabilen bir politika izleyeceklerine dikkat çeken Gül, "Bizim birinci hedefimiz reel faizleri düşürmektir. Bunun için de riskin azalması gerekir. İşte son günlerde gördüğümüz seçim öncesi başlayan ve seçim sonrası devam eden güven ve olumlu hava onun işaretleridir. Bu da şu anda başarılı olduğumuzu göstermektedir. Muhakkak ki biz yanlış yaparsak bu böyle devam eder anlamı çıkmamalı. Biz her şeyin farkındayız. Onun için doğru yapmaya devam edeceğiz. Doğru işleri doğru şekilde yapacağız" dedi.
Önceliklerinin ekonomi olduğunu, milyonlarca işsizi olan bir ülkede başka şeyleri konuşmanın fantezi gibi göründüğünü vurgulayan Başbakan Gül, şöyle konuştu:
"Ama şu da bir gerçektir ki Türkiye'yi mutlu edebilmek için sadece zenginlik de yetmez. Çağdaş ülkelerin üzerine çıkabilmek için iki temel nokta vardır: Birisi demokratik hak ve özgürlüklerin, hukukun üstünlüğünün, gelişmiş demokratik ülkelerin standartlarını çıkarmaktır. Temel hak ve hürriyetlerin garanti altına alındığı bir ülke olmaktır. Bireysel tercihlere sonuna kadar saygı göstermektir. İnsanların hayat tarzlarına ne olursa olsun karışmamaktır. Böyle hür, serbest ve bireye saygı gösteren bir ülke olacağız. Bunun da kriterleri Avrupa Birliği standartlarıdır. İkincisi muhakkak ki ekonomidir. Bunlar olup da zenginlik olmazsa, gelir adaletinde eşitsizlikler devam ederse işsizlerin sayısı çoksa yine tek başına temel hak ve özgürlükler bir şey ifade etmez. Çağdaş ülkelerin üstüne çıkabilmek için ikinci nokta, zenginleşmek, ekonomik kalkınmayı sağlamak, bütün insanların insanca yaşayabileceği ekonomik bir standardı yakalamasıdır. Bunlar hükümetimizin hedefidir. Hükümetimizin kısa, orta ve uzun vadede hedeflerimiz vardır."
Kendilerini açıkladıkları Acil Eylem Planı ile bağladıklarını ve taahhüt altına girdiklerini belirten Başbakan Gül, "Bizim en büyük farkımız şu olacaktır; sadece konuşan değil, iş yapan bir ekip olacağız. Kendimizi bağladık, dedim. Güven oyunu aldıktan sonra göreceksiniz, 1 ay sonraki performansımızı, ilk 3 ay içinde yapacaklarımızı taahhüt ettik, bunları göreceksiniz. Daha uzun vadede yapacaklarımızı da söyledik. Hepimizin gayreti ülkemizi mutlu etmektir, ülkemizi zengin etmektir. Ülkemiz zengin ve mutlu olmadığı sürece saygınlığı olmaz, dış politikada gerekli ağırlığımız olmaz. Biz bunun bilinç içerisindeyiz" diye konuştu.
Türkiye'de herkesin aynı bilinçte olduğunu görmekten mutluluk duyduğunu belirten Başbakan Gül, "Bize oy versin, vermesin birçok insanın, yazarın, düşünürün, aydının hükümetimize karşı hepsinin olumlu, pozitif yaklaşması bizim en büyük güç kaynağımız olmaktadır. Bu çok az hükümete nasip olmuştur. Bunu da çok iyi değerlendireceğiz" ifadelerini kullandı.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:43