Gündem
  • 19.10.2003 00:16

BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ ŞAHİN :"TÜRKİYE'NİN IRAK'A ASKER GÖNDERME GİBİ BİR TUTKUSU YOKTUR"

YASİN ERDEM KARABÜK - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Türkiye'nin Irak'ta asker gönderme gibi bir tutkusunun olmadığını söyledi. Karabük'te bir dizi açılış ve incelemelerde bulunan Başbakan Yardımcısı Şahin, "İş Kazalarından Korunmak, Özgürlüğün Önlenemesinde Özürlülerin Eğitim ve İstihdamı" paneline katıldı. Panel öncesi İHA muhabirinin Irak ile ilgili sorularını cevaplayan Şahin, Irak'a asker gönderme talebinin ABD'den geldiğini belirterek, şunları söyledi: "Biz hükümet olarak devletimizin kurumları olarak konuyu inceledik ve TBMM'den Irak'a asker gönderilmesi için izin talep ettik. TBMM bize bu izni verdi. Ancak izin kararında gereği, kapsamı ve süresi bakanlar kurulu tayin ve tespit etmek için TBMM bu konuda hükümetimize izin vermiştir. Henüz görüşmeler devam etmektedir. Bizim hükümet olarak, asker gönderme konusunda izin talebimizin altında Irak'ın biran önce istikrara kavuşması talebi yatmaktadır. Kaldı ki, bir yıllık süre ile aldık. Bu şu demektir, bir yıl içersinde Irak'ta istikrara kavuşma görevimizi yapacağız ve askerlerimizi çekeceğiz. Bizden talepte bulunan ABD, nerede ve nasıl görev yapacağını, nasıl gideceği ve orada neler yapılacağı konusunda görüşmeler yapıldı. Bu görüşmeler bildiğim kadarı ile henüz sonuçlanmadı. Eğer ABD daha önce bize iletmiş olduğu talebinin yeniden değerlendirme ihtiyacı içerisinde ise, bizde hükümet olarak almış olduğumuz izni o çerçevede yeniden değerlendiririz. Türkiye'nin, Irak'a asker gönderme gibi bir tutkusu yoktur. Biz sadece insani amaçlarla böyle bir talebe yanaştık. Gönderilip gönderilmeme konusunda da bilindiği gibi hükümetimiz inisiyatif sahibidir. Gereğini hükümetimiz tayin edecektir. Şu anda bu konuda henüz bir karar vermiş değiliz." Bakan Şahin, daha sonra panelde de bir konuşma yaparak şunları dile getirdi: "Bu ülkede demokrasinin gelişmesinin sivil toplumun örgütlü hale gelmesi ve gelişmesi en önemli etkendir. O bakımdan Türkiye, demokrasi bakımından eksikliklerini tamamlayacaksa eğer, mutlaka toplumumuzu örgütlü hale getirmek, onları güçlendirmek ve önlerindeki engelleri de kaldırmak zorundayız. 11 ayın içinde bulunan hükümetimiz döneminde en büyük yatırımı demokrasiye yapmıştır. Bu Türkiye ve Türk insanının buna layık olduğu için yapılmıştır. AB süreci üzerimize düşenleri yapmak, belki bu çalışmanın ön görüntüsü olarak karşımıza çıkıyor olabilir. Ama Türkiye öteden beri, Kopenhag siyasi kriterlerini Türkiye'ye taşımalı ve böylece Türkiye'yi çağdaş ülke haline getirmeyi hep amaçlamıştır. Bu doğrultuda bizden önceki hükümetlerde çalışmış, ama biz geldiğimizde bu konuda sanıyorum çok kısa sürede daha fazla adımlar attık. Nimetin artık Avrupa Birliği ile ilgili toplantılarda sayın Başbakanımız ve ilgili dışişleri bakanlarımız gittiğinde orada bir tepki alıyoruz, bizi şaşırttınız, gerçekten biz Türkiye'den demokratik adımları kısa süre içinde beklemiyorduk diyorlar ve Avrupa Birliği üyesi olmaya bizden daha yakın ülkelerin çoğunda demokratik standartlar bakımından öne geçtik. Artık dünyada ve Avrupa'da AB nezdinde alnımız açık, başımız diktir. Çünkü yapmış olduğumuz düzenlemeler insanımızın gerçek ve tüzel kişilerimizden önünü açan, örgütlenme sürecini hızlandıran adımlar olmuştur. İşte 2 sivil toplum örgütümüz bugün Türkiye'nin çok önemli bir konusunu panel haline getirdiler. Ben zihinsel engelli çocuğun babasıyım. Benim büyük oğlum da zihinsel engelli. Dolayısıyla biz bu sorunu yaşıyoruz. Bu nedenle bu sorun sadece toplumuzun bir kesimini veya özürlülerimizin değil, hepimizin müşterek sorunudur. Dolayısıyla burada sadece özürlü diye nitelediğimiz vatandaşlarımızın kardeşlerimizin sorunlarını konuşmuyoruz, konuşmayacağı. Kendi sorunumuzu konuşacağız. Sorunlarımıza çareler aracağız. Birleşmiş Milletler verilerine göre bizim gibi ülkelerde nüfusun aşağı yukarı yüzde 12'si özürlü. Nüfusumuz 70 milyon, 8 milyon 500 bin civarında özürlü insanımız var." Düzenlenen panele Vali Cemalettin Sevim ve milletvekillerinin yanı sıra Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Salim Uslu ve özürlüler katıldı. Şahin, konferans çıkışı rastladığı evli çiftleri tebrik ederek ömür boyu mutluluklar diledi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:52

İLGİLİ HABERLER