Gündem
  • 7.9.2005 04:09

BAŞBAKAN YARDIMCISI ŞAHİN, HİZB-UT TAHRİR EYLEMİ NEDENİYLE İSTANBUL EMNİYETİ'Nİ ELEŞTİRDİ!..

Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Fatih Camii’ndeki eylemde Atatürk’e hakaret eden Hizb-ut Tahrir örgütü lideri Yılmaz Çelik için, ‘Bu adamın bu işlerle alakası olamaz. Para karşılığı bu işleri yapan biridir. Bunlar uluslararası bir örgüt’ dedi. Şahin, Yılmaz’ı yakalamayan İstanbul polisine de tepki gösterdi.

BAŞBAKAN Yardımcısı ve Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin, İstanbul Fatih Camii’ndeki Hizb-ut Tahrir eylemi nedeniyle İstanbul Emniyet’ini ağır bir dille eleştirdi. Şahin, cuma günü Fatih Camii avlusunda hilafet bildirisi okuyan örgüt lideri Yılmaz Çelik’in polis tarafından yakalanmış olması gerektiğini söyledi. Geçen yıl Fatih Camii’nde kendisine de bildiri veren Hizb-ut Tahrir üyelerini gözaltına aldırdığını ve İstanbul Emniyet Müdürü’ne bu örgütün bölgede evleri olduğunu söylediğini açıkladı. Şahin, şöyle konuştu:

BİLDİRİ ÇANTAMDA

Ramazan’da bayram namazı için Fatih Camii’ne gittim. Çıkışta, şadırvan tarafındaki kapıyı tercih ettim. Kapının iki yanında iki genç durmuş, çıkanlara kapalı birer zarf veriyordu. Aynı zarfı bana da uzattılar. Alıp açtım. Tahmin ettiğim gibi içinde bildiri vardı. Hizb-ut Tahrir imzasını gördüm. Bildiride tamamen cumhuriyete küfür ediyorlardı. Bildiriyi yanıma da aldım. Sanırım hálá da çantamdadır. (Şahin, bildiriyi çantasında arayıp bulduktan sonra bazı bölümlerini de yeniden okudu.)

GÖZCÜYLE TARTIŞTIM

Bunun üzerine orada bekleyen polisleri çağırdım. Adamların eylem ve bildirilerinin yasadışı olduğunu söyleyip gözaltına almalarını, haklarında işlem başlatmalarını tavsiye ettim. Bu sırada onların gözcüsü olduğunu tahmin ettiğim sakallı biri bana çıkıştı. ‘Amerikan uşaklığı yapıyorsunuz’ falan gibi laflar etti.

CUMHURİYET SAYESİNDE

Ben de ona, ‘Bunun Amerikan uşaklığı ile ne alakası var. Burada rahatlıkla ibadet edebiliyorsunuz, buralarda huzur içinde gezebiliyorsunuz. Bütün bunları Cumhuriyete borçlusunuz. Eğer yasal bir şey olsa niye zarf içine gizlesinler? Bu dağıtılan bildiri sadece Cumhuriyete küfür içeriyor’ dedim.

POLİS NE BEKLİYOR

Gözcüyle tartışıp otomobilime gittiğimde, o iki genci polislerin arasında, otomobilin yanında buldum. Hayret edip polislere ne beklediklerini sordum. ‘Efendim sizin için burada tutuyoruz’ dediler. Çıkıştım, ‘Kardeşim benimle ne alakası var, götürün karakola haklarında işlem yapın’ dedim. Daha sonra, savcılık olaya el koyana kadar da takip ettim. Sonrasını bilmiyorum. Ancak, ben işin şöyle de takipçisi oldum. Bunların Fatih’te evleri varmış, İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah’a bunları anlattım.

AMAÇ PROVOKASYON

Cuma günkü olaya gelince, bildiriyi okuyan adama (Yılmaz Çelik) iyi bakılsın. Bence bu adamın bu işlerle alakası olamaz. Para karşılığı bu işleri yapan biridir. Amaç polisi provoke etmekti. Bunlar uluslararası bir örgüt. Ertesi gün de Londra’da eylem yaptılar.

Polisler gözaltına almalıydı

BUNLAR kim ki Müslümanlığı savunmak onlara kalsın. Akıllarına göre ayetlerden alıntılar yaparak, küfür ediyorlar. Polisin o bildiriyi okuyanı mutlaka yakalaması gerekirdi; eğer bunu o sırada provokasyon olmasın diye yapmadıysa takip edip sonradan yapmalıydı. Bunu da rahatlıkla yapabilirlerdi; çünkü bilirim, orası zaten sivil polis kaynıyor. 

 

***

2 kez serbest bırakılmış

Fatih Camii avlusuna geçen cuma kürsü kurup Atatürk’e ve cumhuriyete hakaret ettiği gerekçesiyle aranan Hizb-ut Tahrir örgütünün lideri Yılmaz Çelik’in, daha önce de aynı suçlamayla Ankara’da iki kez gözaltına alındığı, çıkarıldığı mahkemelerde serbest bırakıldığı ortaya çıktı. Eylemin üzerinden 4 gün geçmesine karşın Çelik hálá bulunamadı.

MALZEMELER BULUNDU

Bu arada son operasyonda yakalanan örgüt üyelerinin evleriyle üzerlerinde yapılan aramalarda, Fatih Camii’nde, eylemde okunan ve dağıtılan 5 koli örgüt imzalı kitapçık, 2 megafon, 5 adet, üzerinde ‘Ya Hilafet Ya Şehadet’ yazılı örgüt imzalı afiş, 6 bilgisayar, 1 fotoğraf makinesi, 3 harddisk, 128 adet örgütsel içerikli CD, 1 adet video kaset, 117 adet değişik başlıklarda örgüt imzalı bildiri, 17 adet örgütsel içerikli kitapçık ve çok sayıda örgütsel döküman ele geçirildi.

POLİSTEN SAVUNMA

Üst düzey bir emniyet yetkilisi, şunları söyledi:
‘Eylem sırasında müdahale edilebilirdi, ancak örgüt üyeleri kadın ve çocukları kullanarak eylemi gerçekleştirdi. Burada olabilecek bir arbede daha kötü sonuçlar doğmasına ve onların istediği kargaşa ortamına hizmet edecekti. Bu nedenle biz kamerayla tespit yaptık, şimdi de gözaltına alıyoruz.’

İki kişiye tutuklama

HİZB-UT Tahrir Operasyonu’nda gözaltına alınan 7 zanlı, Emniyet’teki sorgularının ardından dün İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na sevk edildi. Zanlılardan Uğur Kankur ile Erdal Ercan silahsız örgüt üyesi oldukları ve örgüt propagandası yaptıkları gerekçesiyle tutuklandı. Hakan E., Ömer D., Türker G., Zeynep K. ve Hürü G. ise savcılık sorgularının ardından serbest bırakıldı. Örgütün İstanbul sorumlusu Süleyman U.’nun da aralarında bulunduğu 3 kişinin Emniyet’teki sorgusuna devam ediliyor.

/Şükrü KÜÇÜKŞAHİN, Çetin AYDIN - HÜRRİYET

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 11:11

İLGİLİ HABERLER