BEBEK AĞLAMASINA MÜZİKLİ ÇÖZÜM

Kolik sendromu 0-3 aylık bebeklerdeki dünyaya gelmelerinden sonra adaptasyon sorunu yaşamaları olarak nitelendiriliyor. Anne karnından dünyaya gelen her 5 bebekten biri bu sorunu yaşıyor. Bu sorunla doğan çocuklardan biri de Buzuki Orhan olarak tanınan müzisyen Orhan Osman'ın çocuğu oldu. 3 yıl önce Buzuki Orhan Osman'ın ikinci çocuğu dünyaya geliyor. Orhan ve eşi Neslihan Hanım için de sorunlar başlıyor. Çocuklarının karnı doysa da, altı değişse de bir türlü ağlaması kesilmiyor. Çift doktora başvurmak zorunda kalıyor. Çığlık çığlığa ağlayan bebeklerine doktorun teşhisi "kolik sendromu" oluyor. Bu sendromun ne bir ilaç, ne de başka bir çözümü olmadığını öğrenen Osman çifti büyük bir hayal kırıklığı yaşıyor. Bundan sonrasını Orhan Osman anlatıyor:

SU FATURASI CANIMIZI YAKTI

"Doktorlar bize bebeğimizin ağlamaması için elektrik süpürgesi sesi, fön makinası ya da tazyikli su sesi çıkarmamızı önerdi. Biz bunu duyunca önce çok şaşırdık ama bunun nedenini öğrenince uygulamaya geçtik. Çünkü bu seslerin anne karnındaki sese en yakın sesler olduğunu söylemişlerdi. Çocuğumuzu tazyikli su sesinde uyutabildik. Ancak suyu kapattığımız anda, çocuğumuz hemen ağlamaya başlıyordu. Ne yapacağımızı şaşırdık. Musluğu kapattığımız anda ağlamaya başladığı için mecburen kapatamıyorduk. Ama bu da yüksek su faturaları olarak geri dönüyor ve bizi strese sokan su sesi olarak geriyordu".

MÜZİSYENSİN YAP BİR ŞEYLER!

Sonunda eşi Neslihan Hanım isyanı ve "sen müzisyen değil misin, yap bir şeyler" demesiyle birlikte Buzuki Orhan anne karnındaki en yakın sesi müzik notalarında bulmaya çalışıyor. Bu çalışması yaklaşık üç yıl sürüyor. Orhan Osman bundan sonrasını şöyle anlatıyor: “Çalışmalarımı Marmara Üniversitesi Sağlık Enstitüsü'ne götürüyor, oradaki kolik sendromuna yakalanmış bebeklerin üzerinde test ediyordum. Bir gün bir uzman hemşirenin kolik olan ikinci çocuklarına albümümü dinlettiğimizde uyutmayı başardım. Çok heyecanlandım. Albümü diğer bebeklerde de test edip onayladıktan sonra kendi bebeğimize de dinlettik. Sonuç inanılmazdı. Onu rahatlattı ve uyuttu. Marmara Üniversitesi Sağlık Enstitüsü de bu albümü onayladı. Bu konu üzerine bir de tez yazdım. Şimdi bu albümün eczanelerde de satılacak ilk ve tek albüm albüm olması yolunda adım attık. Kısa bir süre sonra göreceksiniz".

ANNE-BABALARA UYARILAR

Ses çipiyle üretilmiş oyuncakların çoğu hatalıdır. Bebeklerin kulakları için fazla yüksek ve tizdir. Müzik kutularında da aynı tehlike olabilir. 24 saat bebeğe müzik dinletmeyin. Sürekli müzik dinleyen bebek müziğe karşı bağışık hale gelir, ve gürültü gibi algılar. Her müzik doğru müzik değildir. Klasik müzik bile olsa! Tempoları çok hızlı ve sert müzikten kaçının. Bebeğin yeni oluşmakta olan hassas kulak zarını düşünün. Klasik müzikle modern tarzı sentezleyerek, bebek vokalleri ile bebek müziği yapan Hollandalı besteci Raimond Lap’a göre bebek müziği çocuklara entelektüel avantaj sağlar. Müzik eğitimi doğumdan 3 ay önce başlar yıllarca sürer. Bebeğin beyni sünger gibidir. Hep kayıttadır.

BEBEK MUZİĞİNİN FAYDALARI

Zihinsel gelişime etkisi: Yapılan araştırmalar, çocuk beyninin gelişiminde özellikle ilk yıllar, müziğin çok önemli bir etken olduğunu ortaya koydu. Zihinsel gelişime etkisi: Yapılan araştırmalar, çocuk beyninin gelişiminde özellikle ilk yıllar, müziğin çok önemli bir etken olduğunu ortaya koydu. Fiziksel gelişime etkisi: Müzik dinleyen bebekler bazı şarkılarda hareketlenirler.

Büyüdükçe bu hareketlilik el çırpmaya, oynamaya, dans etmeye dönüşür. Dolayısıyla bu hareketlilik bebeğin küçük kas, büyük kas gelişimini sağlar.Sosyal gelişime etkisi: Müzik dinleyen bebekler, melodi, armoni, ritim gibi müziğin en önemli unsurlarını öğrenirler. Bu da ilerleyen yaşlarda onlara mükemmel bir avantaj sağlar.Müziğin matematik zekası gelişimine de etkisi vardır. )

Kulak ve dil gelişimini hızlandırıcı etkisi vardır. Zihinsel gelişimin % 85’ i 8 yaşına kadar, beyin gelişiminin % 80’i 3 yaşına kadar tamamlanır. Zeka gelişimini ve beyin gelişimini ilk aylar beslenmeden sonra olumlu etkileyen ilk faktör müziktir. ABD’li bilim insanları, prematüre doğan bebekler üzerinde inceleme yaparak klasik müziğin iştahı açtığını belirlediler. Amerikalı doktorlar, klasik müzik dinleyen bebeklerin daha çabuk büyüdüğünü ve yaşamlarının ilk stresten daha hızlı arındığını kaydettiler. klasik müzik çalındığında bebeklerin kalp atışları düzene girerken, nefes alıp vermeleri de kolaylaşıyor.