Yaşam
  • 20.5.2009 00:00

BİLGE KÖYLÜLER ARTIK GAZETECİLERİ İSTEMİYOR!..

Bilge köyünde gerçekleştirilen katliamda yer alan Ö.Ç, A.Ç, S.Ç, A.Ç ve H.Ç dayıları Osman Çelebi'nin oğlu Erdal Çelebi'nin 2007 yılında yapılan düğünde öldürdükleri akrabaları ile halay çekip samimi pozlar vermiş. Hatta dayısının oğlu Erdal'ın düğününde hızını alamayan Ö.Ç, devletin kendisine verdiği silah ile havaya ateş açarak sevincini göstermiş.

Katliamda birçok akrabasını kaybeden Erdal Çelebi, 2007 yılında kendisinin düğününe katılan katillerin bu kadar acımasız olacaklarını tahmin etmediğini belirterek, yaşadığı acıyı ömür boyu unutmayacağını söyledi. 2007 yılında evlendiğini ifade eden Çelebi; "Katliamı gerçekleştiren 5 kişi düğünüme katılmıştı. Birlikte eğlendik. Birlikte yemek yedik. Hatta düğünümde Ö.Ç havaya silah sıkarak sevincini göstermişti. Ama maalesef düğünümde eğlenen akrabalarım iki yıl sonra bizi çoluk çocuk kadın demeden katletti. Üstelik babamın öz yeğenleri oluyorlar." dedi.

Olay gecesi karakolda nöbet tuttuğunu, silah sesleri üzerine koşarak köye geldiğini ve nişan evinde 44 kişinin cesetleri ile karşılaştığını anlatan Erdal Çelebi, gördüğü vahşet karşısında şoka uğradığını ve ne yapacağımı şaşırdığını ifade ederken, olay gününü şöyle anlattı: "Bütün akrabalarım yerde cansız yatıyordu. Sonra cesetleri araçlarla hastaneye nakletik. Yakınlarımın, akrabalarımın cesetleri gözümün önünde çıkmıyor. Babamın öz yeğenleri 44 kişiyi acımasızca katlettiler."

Bilge Köyü'nde katliamdan yaralı kurtulan Çelebi olay gününü anlattı

Mardin'in Mazıdağı ilçesi Bilge köyünde yapılan katliamda 44 kişinin hayatını kaybettiği olayda yaralı olarak kurtulan 19 yaşındaki Murat Çelebi katliam gününü anlattı.

Olay gecesi öncesi Habib Arı'nın nişanına gittiğini belirten Murat Çelebi, davetlilerin evin içinde nişan tatlısını yemeden önce herkesin namaza durduğunu anlattı. Çelebi, kendisi ve üç kişinin arkada oturduğunu, birden kapının açılıp seri halde ateş açıldığını, ilk etapta çok kişinin yaralandığını gördüğünü söyledi. Çelebi, kabus gecesi yaşananları şöyle anlattı:

"Sonra ikinci kez içeri girip yaralıları kontrol edip onlara teker teker sıktılar. Ben sadece ayağımdan yaralandım. Adam beni fark etmedi. Daha sonra ben dışarı çıktım. 112 acil servisi aradım. Ondan sonra eniştemi aradım. Silah sesleri kesildikten sonra ayağımı bağladım. Sonra yaralıları kontrol ettim. Kadınları kontrol ettim. Sadece iki yaralı gördüm. Çevreden yardım geldi. Yaralıları hastaneye kaldırdık. Daha sonra ben de hastaneye gittim. Katliamı gerçekleştirenleri kendi gözümle gördüm. Bu Olayı M.Ç, Ş.K, Mehmet'in oğlu Ş.Ç. ve diğerleri yaptı." dedi. Bir hafta Mardin Devlet Hastanesi'nde tedavi gören ve taburcu olan Murat Çelebi, olayla ilgi Mazıdağı Adliyesi'nde ifade de verdi.

"Küçük kızları evlendirme haberleri yalan"

Mardin'in Mazıdağı ilçesine bağlı Bilge köyünde yaşanan vahşetten sonra hayat normale dönerken, köy hakkında basında yer alan asılsız haberler ise tepki görüyor. Bilge köyü muhtarı Abdurrahman Çelebi, özellikle bazı gazetelerde 'Bilge köyü kızları evlendirilecek' şeklinde haberler çıktığını belirterek, bu tür haberlerin tamamen asılsız olduğunu söyledi.

Bilge köyünde katliamda 44 kişinin hayatını kaybettiği olayın ardından geride kalanlar günlük hayatlarını sürdürmek için mücadele veriyor. Yetim kalan 70 çocuk Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'nün kurduğu rehabilitasyon çadırında psikologların eşliğinde tedavileri sürüyor. Çocukların bakımını, saldırıda sağ kalan köydeki kadınlar ve kızlar üstlendi. Medyada çıkan asılsız haberlerden rahatsızlık duyan köylüler, bazı siyasilerin 8-10 kişinin yaptığı hatayı tüm koruculara mal etmesine de tepki gösteriyor.

Köyde taziye çadırları yerinde dururken, Türkiye'nin dört bir yanından gelen vatandaşlar Bilge köyünde taziye ziyaretinde bulunuyor. Bilge köyü sakinleri katliamdan sonra adeta birbirlerine kenetlenmiş. Günlük yaşamlarına dönen köy sakinleri bir yandan yaralarının acısını sararken, bir yandan da taziyeleri kabul ediyor. Köyde daha önce 257 kişi yaşarken katliamdan dolayı ve köyden göç ile birlikte bu sayı 135'e düştü. Katliamı gerçekleştiren korucuların yakınları köyü tamamen boşalttı. Güvenlik nedeniyle Mazıdağı Fosfat tesislerine nakledilen 82 kişi burada güvenlik güçleri tarafından koruma altına alındı.

'KÜÇÜK KIZLARI EVLENDİRME HABERLERİ YALAN'

Bilge köyünün en büyük sıkıntısı ise basın yayın organlarında çıkan asılsız haberler. Olay günü çıkan bütün haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirten Bilge köyü muhtarı Abdurrahman Çelebi, özellikle bazı gazetelerde 'Bilge köyü kızları evlendirilecek' şeklinde çıkan haberlerin tamamen asılsız olduğunu söyledi.

Köyde henüz acılar taze iken basında çıkan asılsız haberlerin köyü ve kendilerini yıprattığını ifade eden Muhtar Çelebi; "Köyümüz hakkında düzgün haberler yapılmasını istiyorum. Bir gün bakıyoruz ki 25 yıl önce bu insanlar bu köye yerleşmiş yazıyorlar. Başka günde ise 'Bilge köyü küçük kızlarını evlendirecekler' şeklinde asılsız haberler yazıyorlar. Lütfen medya doğru haber yazsın. Gerçeği saptırmazsın. Artık bu tür haberlere tahammülümüz kalmadı. Artık medyayı burada görmek istemiyoruz. Televizyonda Siyaset Meydanı'na çıkanlar kendi rantları için her şeyi söylüyorlar. Ölülerimizin üzerine konuşuyorlar. Biri partisi için, biri genel başkanı için her şeyi konuşuyorlar. Bizim üzerimizden siyaset yapmasınlar. Köyün gerçeği neyse onu anlatsınlar. Bir genel başkan çıkıyor, bunlar 25 yıl önce bu köye göç etmişler, diye açıklamada bulunuyor. Hâlbuki bizim Savur'da, Derik'te, Mazıdağı'da kütüğümüz var. Bizi herkes tanır. Gidip 10-15 yaşındaki çocuğa 15-20 TL para verip konuşturuyorlar. Yalan yanlış haberler yapıyorlar. Medya gerçek haberin peşine koşsun. Gelsinler bizden doğrusunu öğrensinler." siteminde bulundu.

Bu katliamı yapan 8- 10 kişinin suçunun 65 bin korucuya mal edilmemesi gerektiğini de savunan Abdurrahman Çelebi şunları söyledi:

"Türkiye'nin birçok ilinde koruculuk görevini yapan insanlar bu olaydan sonra bizden daha çok üzüldü. Bu olayın bütün koruculara mal edilmesine üzülüyoruz. 8 kişi bir suç işlemişse bu olayı 65 bin insana mal etmek çok yanlıştır. Bu insanların çoluk çocuğu aileleri var. Bu insanların ekmeğine nasıl mani oluruz. Bu insanlar nereye gidecektir. Biz de korucuyuz. 16 yıldır bölgede koruculuk yaptık."

Korucu olarak kendisinin de bir insan olduğunu vurgulayan muhtar Abdurrahman Çelebi kendisini vuranların çocuklarına bir hafta yemek götürdüğünü aktarıp "Bu çocukları nasıl aç bırakabiliriz?" diye sordu.

Devletin sayesinde hayatın normale döndüğünü vurgulayan Muhtar Çelebi, şimdi köyde herkesin birbirine sahip çıktığını, herkesin akraba, amca çocukları olarak kaldıklarını belirtti. Çelebi, köyü yıllar önce terk edenlerin ortaya çıkıp konuşmasına ise şöyle tepki gösterdi:

"Beni üzen bir şey ise 70 yıl önce köyü terk eden insanların bizlerin köyün gerçek sahipleri olmadığımızı söylemeleri. Şimdiye kadar siz nerdeydiniz? Niye köyünüze sahip çıkmadınız? PKK zamanında, ateşin dağlara düştüğü zaman onlar nerdeydi? Arazisini satmış, şimdi köyün gerçek sahibi benim diye konuşuyorlar. Asıl medya bu haberlerin peşine koşmalı. Köyümüzün artık katliamla değil yapılacak okul ve eğitim ve öğretim ile anılmasını istiyoruz."

Güncellenme Tarihi : 14.5.2016 21:48

İLGİLİ HABERLER