BİLGİN:10 BANKA SİSTEMİN YÜZDE 80'İNİ İDARE EDİYOR
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, Alman ekolü denilen 'universal bankacılık' veya holding bankacılığının egemen olduğu bu sistemin değişmesi gerektiğini söyledi. Bilgin, ilk 10 bankanın sistemin yüzde 80'ini kontrol ettiğine dikkat çekti.
BDDK 'Kredi Kuruluşları Kanunu Taslağı'nı Ankara'da düzenlediği sempozyumda tartışmaya açtı. ''Anonim şirket ibaresi dışında, anonim tarafı olmayan aile holdingleri etrafında polarize bankacılık anlayışı gitmeye başlamıştır'' diyen Bilgin, ileride yaşanabilecek yeni bir krizin geçmişteki şartlar içinde gerçekleşeceğini, bu nedenle Fon'a devredilen bankaların çok iyi incelenmesi gerektiğini söyledi.
Oksijen çadırı kalkıyor
Bilgin, yüksek enflasyonun bankalara sağladığı 'oksijen çadırının' kalkmakta olduğuna işaret etti. 2004'ün Türk bankacılığı için dönüm noktası olacağını ve hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını vurgulayan Bilgin, 2005 başından itibaren risk odaklı denetime geçileceğini söyledi. Bilgin, iyi niyetli çare arayışlarında kendilerine destek olunmasını isterken, ''Çarenin bedeli, sorunun bedelinden ağır olamaz'' dedi.
Bilgin'in konuşmasının ana hatları şöyle:
Zararı sigortaya tabi mevduat tutarından fazla olan bankanın faaliyet izni kaldırılacak.
Leasing ve factoring şirketleri BDDK kapsamına alınacak. Sigorta şirketlerinin yüzde 80'i bankaların iştiraki durumunda. Bunlar da BDDK'nın kontrolünde olmalıdır.
Yönetim kurullarında hakim ortaklarla ilişkisi olmayan bağımsız en az iki üyenin yer almasını istiyoruz. Bu üyelerin içinde yer alacağı üç kişilik bir denetim komitesi oluşturulacak. Personel yasal çerçeveye aykırı işlem yapılması durumda, bu durumu bağımsız üyelere iletecek.
Kredi kuruluşları finansal kuruluşlar dışındaki ortaklıklarda pay edinemeyecekler. Finansal olmayan iştiraklerin payı 2016'da sıfırlanacak.''
Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener de taslakta medya sahiplerinin banka sahibi olup olamayacaklarına ilişkin bir düzenleme yer almadığını söyledi.
Kredi önlemi
Şener, cari açık ile tüketici kredilerinin bağlantılı olduğu yaklaşımına katılmadığını da bildirdi. Bilgin de, kredi kartlarındaki gereksiz kullanıma yönelik olarak kısa dönemde önlem almayı düşündüklerini belirtti. Bilgin, ''Bankalarımızda bunları cazip hale getiren bazı tedbirler ile kamuoyunda eleştiriler var. Bu konudaki analizimizi yaptık'' dedi.
'Fazla sıkarsak tekerlek dönmez'
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı ve İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, bankacılıkta Avrupa'daki istikrarlı uygulamaların Türkiye'yi tehdit edebileceği endişesi taşıdıklarını vurgulayarak, ''Fazla sıkarsak, tekerlek dönmez diye korkuyoruz'' dedi.
BDDK'nın bankalarla ilgili yeni yasal düzenlemeyi tartışmaya açtığı sempozyuma katılan Özince, ''BDDK düzenleme yapan bir kurumdan, sadece denetim yapan bir kurum haline gelmemelidir'' diye konuştu.
'Düzenleme tepkisel'
Yeni taslağın ''tepkisel'' olduğunu belirten Özince, nedeni finansal kurumlar olmayan makroekonomik risklerin sonuçlarının sorumluluğunun banka hissedarlarına ve yöneticilerine yüklenmesinin, sektöre yatırım yapılmasını ve finansal kurumlarda sorumluluk alınmasını caydırıcı nitelikte olduğunu belirtti.
İştirak tepkisi
Bankaların mali olmayan ortaklıklara iştirak etmelerinin yasaklanmasının, AB düzenlemeleriyle çeliştiğini ifade eden Özince, ''Daha da önemlisi mevcutların elden çıkartılmasının zorunlu hale getirilmesinin bankaların piyasa değerleri üzerindeki etkileri ile ekonomik etkileri kapsamlı olarak düşünülmelidir'' dedi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:48