
Birand'ın ardından ne dediler?
Duayen Gazeteci Mehmet Ali Birand vefat etti. Birand'ın vefatıyla ilgili Kanal D'den açıklama yapıldı. Açıklamada şöyle denildi:
Kanal D Haber Grup Başkanı ve Ana Haber anchormenimiz; duayen gazeteci, sevgili Mehmet Ali Birand aramızdan ayrıldı. İşine ve sevdiklerine olan tutkusunu, ekipler yetiştirmesini ve hayatı dolu dolu yaşamasını her zaman örnek aldığımız Mehmet Ali Birand, hepimizin ağabeyi, arkadaşı, sevgi ve saygı duyduğu kıymetlisiydi. Onu çok özleyeceğiz. Ailesinin, yakınlarının ve medya dünyasının başı sağolsun. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun…
Kanal D Ailesi
AYDIN DOĞAN İÇİM YANIYOR
Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan Kanal D Haber Bültenine canlı bağlanarak Mehmet Ali Birand'ın ölümüyle ilgili konuştu. Aydın Doğan duygularını şu sözlerle anlattı,
"İçim yanıyor. Fazla söyleyecek bir şeyim yok. Bana göre Türk basını büyük bir haberciyi kaybetti. Hem basın hem televizyon dünyası.. Yeni yetişenler hep Mehmet Ali Birand'ı habercilikte, başarıda örnek alacaklar. Müthiş bir heyecan, müthiş bir başarı, müthiş bir başarıya sahip bir adamdı. Hiç aklıma gelmedik bir anda böyle bir sürpriz yaptı. Izdırabım büyük. yeri doldurulmaz kolay kolay. Nur içinde yatsın. Allah rahmet eylesin. Bana da telefonlar geliyor. Emir büyük yerden yapılacak bir şey yok. Nur içinde yatsın"
ERDOĞAN: BİRAND, GERİYE BIRAKTIĞI ESERLERİYLE DAİMA SEÇKİN VE SAYGIN BİR GAZETECİ OLARAK HATIRLANACAKTIR
BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan Mehmet Birand'ın ölümü sonrası başsağlığı mesajı yayımladı. Erdoğan mesajında, "Birand, geriye bıraktığı eserleriyle daima seçkin ve saygın bir gazeteci olarak hatırlanacaktır" dedi.
Kanal D Haber Grup Başkanı Mehmet Ali Birand'ın ölüm haberi sonrası, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başsağılığı mesajı yayımladı. Birand'ın eserleriyle saygın bir gazeteci olarak hatırlanacağını vurgulayan Erdoğan mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Medyamızın önemli simalarından Mehmet Ali Birand’ın vefatını derin bir teessürle öğrenmiş bulunuyorum.
Mesleğine tutkunluğu, çalışkanlığı ve üretkenliğiyle, meslektaşlarının yanı sıra, okurlarının ve izleyicilerinin de takdirine mazhar olan Sayın Birand, geriye bıraktığı eserleriyle daima seçkin ve saygın bir gazeteci olarak hatırlanacaktır.
Mehmet Ali Birand’a Allah’tan rahmet; ailesine ve medya camiamıza sabır ve metanet diliyorum."
CUMHURBAŞKANI GÜL: TÜRKİYE'NİN BAŞI SAĞ OLSUN
CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, Mehmet Ali Birand'ın vefatıyla ilgili, "Derin bir üzüntü duydum. Türkiye'nin başı sağ olsun" dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kanal D Haber Grup Başkanı Gazeteci Yazar Mehmet Ali Birand'ın vefatıyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yazılı açıklaması şöyle:
"Mehmet Ali Birand'ın vefatından derin bir üzüntü duydum. Dünden bu yana devam eden umutlu bekleyişin ardından, bugün malesef Mehmet Ali Birand'ı kaybettik. Türkiye'nin başı sağ olsun. Mehmet Ali Birand, renkli kişiliği, kendine has üslubu, cesareti, bilgisi, tecrübesi, başarılı meslek kariyeri, yetiştirdiği değerli gazeteciler ve Türkiye'nin önemli meseleleri konusunda açık sözlülükle savunduğu fikirleriyle, sevilen, sayılan, yeri doldurulamayacak bir gazeteci ve haberciydi. Gazeteciliğin ve televizyon haberciliğinin sembol öncü ismi Mehmet Ali Birand, köşe yazıları, haber programları, dünya çapında ses getiren röportajları, yakın tarihimizi aydınlatan belgeselleri ve yazdığı kitaplarla, Türk basınında fark yaratmıştır. Yakından tanıdığım ve büyük değer verdiğim duayen gazeteci Mehmet Ali Birand'ı her zaman saygı, sevgi ve takdirle hatırlayacağız. Kendisine Allah'tan rahmet, Birand ailesine ve Kanal D ailesine, sevenlerine basın dünyamıza başsağlığı diliyorum."
SÜLEYMAN DEMİREL BİRAND YERİ DOLDURULAMAZ BİR İNSANDIR
Kanal D Haber Grup Başkanı Mehmet Ali Birand'ın ölüm haberinin ardından Kanal D ana haber bültenine konuşan 8. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Birand'ın çok değerli bir gazeteci olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Allah rahmet eylesin. Fevkalade üzgünüm. Kendisiyle en uzun çalışmış siyasetçilerden birisiyim. Çok müşterek çalışmalarımız olmuştur. Çok vatansever bir insandı. Milletimiz çok değerli bir evladını kaybetti. Çok değerli bir gazeteci, çok değerli bir insandı. Kendisi çok değerli icraatlarda bulunmuştur. Türk basınına, milletimize, ailesine ve onu sevenlere başsağlığı diliyorum. Yeri doldurulamaz bir insandır."
BEYAZIT ÖZTÜRK HABER SUNMAKTAN ÇOK SEYİRCİYLE SOHBET EDERDİ
Şovmen Beyazıt Öztürk, Kanal D Haber Bültenine canlı bağlanarak Mehmet Ali Birand'ın ölümüyle ilgili konuştu.
Şovmen Beyazıt Öztürk, Mehmet Ali Birand'ı kaybetmenin acısını şöyle dile getirdi: Ne sorulacak bir soru ne de verilecek bir cevap var. Şok olduk gerçekten. Ailesinin ve bütün sevenlerinin başı sağolsun. Mehmet Ali ağabiyle, asansörde karşılaştık, toplantılar yaptık, seçim programları sunduk. Yani çok ağabeyliğini gördüm gerçekten de. Benim bağlanma sebebim, kendisine bir teşekkür etmek. Sağlığında da atlamadık gerçi. Mehmet Ali ağabeyin bir tarzı vardı. Onu ben çok benimsedim. Kendime de hep onu oturturmaya çalıştım. Haberleri sunmaktan daha çok, seyirciyle sohbet ediyordu. Ve kameranın gözünün içine baka baka, insanların gözünün içine baka baka sohbet ediyordu insanlarla. Müthiş bir adamdı. Çok acayip bir adamı kaybettik. Çok büyük bir ağabeyi kaybettik. Kendisine bana kattıklarından dolayı çok çok teşekür ederim.Herkesin tekrar başı sağ olsun
KIRCA BÜYÜK BİR YALNIZLIK BENİM İÇİN
Show TV Haber Dairesi Başkanı Ali Kırca, Kanal D - Show TV ortak yayınında Mehmet Ali Birand'ın ölümünün ardından duygularını dile getirdi. Kırca, "37 yıllık arkadaşım Birand ile haberleri izlerken aynı şeyi yapardık. Onunda karşısında komşu ekranlar vardı. O bana bakardı göz ucu ile, ben ona bakardım göz ucu ile. Şimdi Kanal D ekranına bakıyorum göz ucuyla Birand yok. Haberleri sunmuyor" dedi.
"Kanal D'de yayındayız hepbirlikte. Çünkü aslında aramızda hiçbir zaman olmayan rekabetin tümüyle bittiği bir akşamdayız" diyen Kırca sözlerini şöyle sürdürdü:
"Birand ile biz aslında hiçbir zaman rakip olmadık. 1982 yılında başladı bizim ortak yayıncılık hayatımız 'Yurttan, Dünyadan' programıyla. Türkiye'nin iyi kötü zamanlarını, dünyanın çirkin, güzel günlerini paylaştık onunla. Anlatmaya çalıştık Türkiye'ye... Özellikle 32. Gün bir dönüm noktasıydı. 32. Gün'de Türkiye'yi dönüştürme maceramız bütün zorluklar rağmen... O dönemi anlamak çok zor bugün yaşayanlar için dönüşte ama gerçekten çok zordu. Onun ölümünü Türkiye'ye gözyaşları içinde aktarmaya çalışan Umur koca adam olmuş. Biz Brüksel'de 32. Gün'e birlikte başlarken daha küçücük çocuktu. Elimizde büyüdü Umur ve bu akşam Türkiye'ye babasının ölüm haberini aktardı, içi yanarak elbette. Hiç rakip olmadık biz. Aslında hep paylaştık her şeyi. Yaptığımız şeyler, yapacağımız haberleri önceden haber verdik hep. O bana programların içeriğini sordu, ben ona sordum. Çünkü Türkiye'ye bir şeyler anlatmaya çalışıyorduk, 80'lerden bu yana. Aynı maceranın içindeydik aslında, aynı kaderi paylaşarak geldik. Öylesine bir dayanışmaydı ki bu, öylesine bir paylaşmaydı ki bu, biz izin günlerini bile birbirimize sorarak kararlaştırırdık. Geriye dönünce anlarsınız, o ekranda olmadığı zaman bende olmazdım. Çünkü biz konuşurduk bugün aramızda. Bugün ölüm haberini duyduğumuz ve yüreğimizin dağlandığı Birand, aslında çok zor bir süreci geçirdi son 2 yıl boyunca. Ağır bir hastalıktı onun ki ama inanın bana hastalığını hiç kimse ile paylaşmadı. Ne zaman telefon açsam, ne zaman karşılaşsak, sorsam 'nasılsın Mehmet Ali' diye, anlardı hastalığını sorduğumu. Ama 'iyiyiz' der geçip giderdi. Hiçbir zaman hastalığını öne çıkarmak istemedi. Türkiye'ye 80'lerden bu yana, yayıncılık alanında verdiği dersler gibi hayata dairde çok önemli bir ders vererek gitti. Dedi ki; herkese, hepimize, bütün Türkiye'ye, bütün insanlara, 'asılın hayata sonuna kadar. En ağır hastalıklar gelip sizi pençesine almak isteyebilir. Umursamayın onu, üstesinden gelin geçin, yoklayın, görmeyin, aslın hayata'. İşte onun için hiç aksatmadı programlarını, haberlerini, onun için daha 48 saat önce Kanal D Ana Haber ekranındaydı. Yine göz ucuyla baktım ona, göz ucuyla gördüm gülümsemesini ve aklımın ucundan geçmedi... Oysa bugün öğrendim ki haberler bittikten sonra hastaneye gitmiş, stend değiştirilmesi için. Rutin standart bir işlem ertesi sabaha kalmış. Ertesi sabah o rutin işlem sırasında ortaya çıkan bir komplikasyon kalbinin durmasına yol açmış."
"MERAK ETMESİN BİRAND EMANET BENDEDİR"
Bütün Türkiye gibi o acıyı paylaştığını belirten Kırca, 32. Gün'ün adını vekaleten 32. Gün'ün adını Siyaset Meydanı'nda yaşatacağını belirterek, "Siyaset Meydanı'nda bugün 32. Gün logosu olacak. Bu akşam Siyaset Meydanı'nı 32. Gün içinde yapacağım. Merak etmesin Birand emanet bendedir. Biz yolculuğa beraber başladık vekaleten 32. Gün'ün adını Siyaset Meydanı'nda yaşatmaya devam edeceğiz. Yaşayacakta. Bunu herkes böyle bilsin" dedi.
"ŞUANDA KENDİMİ ÇOK YALNIZ HİSSEDİYORUM"
Konuşmasının sonunda sesi titreyen Ali Kırca, "Ama kişisel bir duygumu da söylemek istiyorum, biz bu maceraya birlikte başladık dedim ya, birliktede gideceğini zannettik hep. Kişisel duygum şudur; bizim kuşağımızdan, beraber haberciliğe başladığımız kuşaktan Birand'da gitti. Ve şuanda kendimi çok yalnız hissediyorum. Yan ekrana bakıyorum ve Birand yok. Büyük bir yalnızlık benim için" dedi.
AYSAL: "GALATASARAY'A DA GÖNÜLDEN BAĞLIYDI. MAÇLARIN HEMEN HEMEN HEPSİNE BERABER GİDİYORDUK. BENİM GİTMEDİĞİM MAÇLARA DAHİ GİDERDİ"
Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal, Kanal D Haber Grup Başkanı Mehmet Ali Birand'ın ölümüyle ilgili yaptığı açıklamada, "Mehmet Ali'yi kaybetmeyi kabullenemiyorum. Hepimiz için beklenmedik bir kayıp oldu" dedi.
Kanal D Haber Bülteni'ne telefonla bağlanarak duygularını aktaran Aysal, Mehmet Ali Birand'ı uzun yıllardır tanıdığını belirterek, şunları söyledi:
"Hepimizin başı sağ olsun. Mehmet Ali'yi ben ilk mektepten beri tanıyorum. Ondan sonra bir müddet de Brüksel'de beraber olduk. Ondan sonra İstanbul'da berberliğimiz devam etti. Beraber çok sık tatile gittik, ailece de büyük yakınlığımız vardı. Bu akşam Mehmet Ali'yi kaybetmeyi doğrusu kabullenemiyorum. Çünkü her yönüyle çok güçlü, hayata bire bir bağlı ve yalnız hayatı değil, hayata bağlı olan her şeyi seven bir insandı. Hepimiz için beklenmedik bir kayıp oldu. Bütün dostlarına, hatta bütün Türkiye vatandaşlarına başsağlığı diliyorum. Mehmet Ali yalnızca Türkiye'de değil yurt dışında da tanınmış bir basın mensubuydu. Gerçekten yeri doldurulmaz bir kayıp,"
Birand'ın, okul yıllarında da çok hareketli ve hayata her yönden bağlı olduğunu vurgulayan Başkan Aysal, sözlerini şöyle tamamladı:
"Okulda da çok hareketliydi. Çok genç yaşında bacağından bir sorun yaşayıp ameliyat olmuştu. Buna rağmen topun peşinden koşardı. Bütün spor dallarına girip çıkmaya çalışırdı. Hayata her yönüyle bağlı bir insandı. Galatasaray'a da gönülden bağlıydı. Doğrusunu isterseniz benim seneler sonra Galatasaray'a dönüp, bugün bu hizmeti vermek için karar aşamasına geldiğimde Mehmet Ali'nin çok büyük katkısı olmuştur. Maçların hemen hemen hepsine beraber gidiyorduk. Benim gitmediğim maçlara dahi giderdi. Galatasaray Sportif AŞ'nin Yönetim Kurulu Üyesi pozisyonunu da son gününe kadar da muhafaza etti."
ARZUHAN DOĞAN YALÇINDAĞ ÇOK ÇOK ÜZGÜNÜM
Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Kanal D Haber Bültenine canlı bağlanarak Mehmet Ali Birand'ın ölümüyle ilgili konuştu.
Arzuhan Doğan Yalçındağ Mehmet Ali Birand'ı kaybetmenin acısını şöyle dile getirdi: "Çok çok üzgünüm. Binlerce belki milyonlarca insan gibi. Çok uzun yıllar birlikte çalıştım. Ve hiç büyük bir kırgınlığımız olmadı. Bence çok çok iyi bir gazeteciydi. Hep hayat doluydu. Bu hastalığında da hep pozitifti. Dün hastaneden çıkarken bile, bunu atlatacağına gerçekten inanıyordum. Dediğim gibi, sadece bir çalışma arkadaşım değil, bir dostumdu da. Başımız sağolsun."
AYŞENUR ARSLAN DİMDİK GİTTİ
CNN Türk'te yayınlanan Medya Mahallesi programının yapımcısı ve sunucusu Ayşenur Arslan, "Haberi eşi Cemre Birand 35 geçe gibi yanımıza inerek verdi. Dimdikti. Çünkü Birand ona da sinirlenirdi, 'ağlama Allah aşkına' diye. Arslan Birand'ın son yazısında bugün Diyarbakır'da gerçekleşen mitingden söz ettiğini, sağ duyu çağrısı yaptığını belirten Arslan "Doğrusunu isterseniz ben kendi adıma, sırf mitingin sonucunu öğrenmek için Birand'ın gözünü açacağını ve soracağını düşünüyordum. Buna inanıyordum. Ama olmadı. Ama dimdik gitti" dedi.
Kanal D Haber muhabiri Özay Erad Mehmet Ali Birand'ın hayatını kaybettiği hastanenin önünden canlı bağlantıda zor anlar yaşadı. Erad, "Sözün bittiği yerdeyiz. Her şeyden önce böyle bir canlı yayın yapmak aklımın ucundan bile geçmezdi. Hele böyle beni canlı yayında ağlarken görseydi, bana fırçayı basardı. 'Kızım hayat devam ediyor, sen işine bak' diye" şeklinde konuştu". Mehmet Ali Birand'ın hayata veda etmek için torunun gelmesini beklediğini bildiren Erad, "Buraya geldi, dedesinin yanına girdi, o da saat 18.29 civarında yaşamını kaybetti" dedi.
Kanald Ana haber bülteninde de konuşan Arslan, "'Sen işine bak' onun bize sarf ettiği sözlerin başında gelirdi herhalde, Birand'ı işimize bakarak hakkıyla anlatabilmeye çalışacağım" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Amerikan Hastanesi'nde onun arkadaşları dostları hep beraber oturmuştuk ve ondan söz ediyorduk. Hasan Cemal, Birand'ın onun ağzından nasıl laf alıp ta atlattığını ve bu yüzden nasıl kavga ettiklerini anlatmıştı. Haberi eşi Cemre 35 geçe gibi aldıktan sonra yanımıza inerek verdi. Dimdikti. Çünkü Birand onada sinirlenirdi, 'ağlama Allah aşkına' diye. Ama acıdan katılaşmıştı. Ben Birand'ın hayatını özetleyen son saatlerini anlatmak istiyorum. Salı günü hastaneye gelerek stend ameliyatı olacak. Eşine haber bile vermeden gelmeye kalkmış. Ameliyat çarşamba gününe kalınca bir şekilde Cemre Hanım'ın haberi olmuş ve hastaneye gelmiş. Anestezi için ameliyat odasına alınmak üzere odasından çıkartılırken, en son asistanı Nilgün Özkaleli'ye telefon etmiş. Nilgün onun bir parçası gibiydi. 'Nilgün ben yazımı Posta Gazetesi'ne geçemedim. Bilgisayarda bir problem çıktı, gel şunu geç' demiş. Son yazısında bugün Diyarbakır'da ki mitingden söz ediyordu. Herkese sağduyu uyarısında bulunuyordu. Doğrusunu isterseniz ben kendi adıma, sırf mitingin sonucunu öğrenmek için Birand'ın gözünü açacağını ve soracağını düşünüyordum. Buna inanıyordum. Ama olmadı. Ama dimdik gitti."
TBMM Başkanı Çiçek, başsağlığı mesajı yayımladı
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Kanal D Haber Grubu Başkanı Gazeteci Yazar Mehmet Ali Birand'ın vefatı nedeniyle başsağlığı mesajı yayımladı.
Çiçek, basın dünyasının değerli ismi Birand'ın vefatını derin bir üzüntüyle öğrendiğini belirttiği mesajında, şunları kaydetti:
''Yazılı basında gösterdiği başarıyı, televizyonculukta da devam ettiren ve yaptığı 32. Gün programı ile haberi bütün boyutlarıyla izleyiciye aktaran basın dünyamızın duayen ismi merhum Birand'ı sevgiyle hatırlayacağımızı ifade etmek istiyorum.
Çalıştığı kurumlara ufuk kazandıran merhum Birand'ın, sorgulayıcı habercilik yöntemiyle her zaman hatırlanacağını biliyorum. Yetiştirdiği gazetecilerle basın dünyamıza nitelik kazandıran merhum Birand'a Allah'tan rahmet, değerli yakınlarına ve basın dünyamıza başsağlığı diliyorum.''
Kılıçdaroğlu, başsağlığı mesajı yayımladı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kanal D Haber Grubu Başkanı Mehmet Ali Birand'ın vefatı nedeniyle başsağlığı mesajı yayımladı.
Mesajında, özgür basın, özgür yayıncılık ve özgün haberciliğin önden gelen ismi Birand'ın vefatını derin bir üzüntü ile öğrendiğini belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Halkın doğru haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkı çabasıyla, hayaliyle dünyamızdan ayrılan Mehmet Ali Birand'ın hayalinin birgün gerçekleşmesi dileğiyle usta gazeteci Birand'a rahmet, ailesine, basın dünyasına ve Türkiye'ye başsağlığı diliyorum.''
Arınç: Demokrat ve cesur bir gazeteciydi
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, tedavi gördüğü hastanede vefat eden gazeteci Mehmet Ali Birand'ın, Türkiye için çok önemli, demokrat ve cesur bir gazeteci olduğunu belirterek, ''Televizyon yayıncılığında çok başarılı bir isimdi. Arkasında çok güzel eserler ve çok iyi bir isim bıraktı'' dedi.
Arınç, Ümraniye Nikah Sarayı'nda düzenlenen Tevfik İleri'yi anma programı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Mehmet Ali Birand'ın vefatına ilişkin soru üzerine Arınç, Birand'ı tedavi gördüğü hastanede öğle saatlerinde ziyaret ettiğini ancak yalnızca oğlu ve hekimleriyle görüşebildiğini söyledi.
Birand'ın saat 18.30 sıralarında hayatını kaybettiğini ifade eden Arınç, ''Türkiye için çok önemli, demokrat ve cesur bir gazeteciydi. Televizyon yayıncılığında çok başarılı bir isimdi. Arkasında çok güzel eserler ve çok iyi bir isim bıraktı. Böyle kısa bir süre içinde hayatını kaybetmiş olması hepimizi derinden üzdü. Allah'tan rahmet diliyorum, Allah taksiratını affetsin. Eşine, çocuklarına, sevenlerine, çalıştığı kuruma, mesai arkadaşlarına başsağlığı diliyorum'' diye konuştu.
Tevfik İleri'yi anma programının ardından hastaneye giderek Birand'ın ailesine taziyede bulunacağını dile getiren Arınç, ''Bugün Sayın Başbakanımızla da görüşmüştüm. Kendisi de sağlık dileklerini ifade etmişti. Ama şu anda o da haberi almıştır umuyorum'' dedi.
Arınç, Birand'ın cenazesiyle ilgili henüz bir bilgisi olmadığını, eğer yarın İstanbul'dan kalkacak olursa kendisinin ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da MKYK Toplantısı olmasına rağmen katılacağını belirtti.
Birand'ın vefatından dolayı gerçekten çok üzgün olduğunu dile getiren Arınç, şunları kaydetti:
''En son 32. Gün'ü birlikte yapmıştık. 2012 yılının bir değerlendirmesini yapmıştık. O da benim için bir hatıra olacak. Meclis Başkanlığım döneminden bu yana her konuyu birlikte paylaştığımız, geçmiş yakın siyasi tarihin üzerindeki bütün perdeleri kaldıran çok cesur bir insandı, yazarken de televizyon programları yaparken de... Ona çok borçlu olduğumuzu düşünüyorum. Kendisine tekrar Allah'tan rahmet diliyorum.''
HASAN CEMAL O SÜREKLİ ATLATMAYI SEVERDİ
Gazeteci Yazar Hasan Cemal, Kanal D Haber Bültenine canlı bağlanarak Mehmet Ali Birand'ın ölümüyle ilgili konuştu.
Gazeteci Yazar Hasan Cemal, Mehmet Ali Birand'ı kaybetmenin acısını şöyle dile getirdi, "Her şeyden önce gazeteci milletinin başı sağ olsun. Bir dostumu kaybettim. Çok iyi bir gazeteciyi kaybettim.Onca uzun dostluklarda her zaman, inişler çıkışlar olur. Fakat burada önemli olan Mehmet Ali'nin hakikaten çok büyük bir gazeteci olmasıydı. Biz bu gazetecilikle yaşadık hep. Kavgalarımız, eğlencelerimiz o gazetecilik çerçevesi içindeydi. Ve hep ilkleri bizim bu mesleğimizde yaptı. O sürekli atlatmayı severdi. Haber yapmak, hep haberin peşinde olmak, haberin olduğu yerde olmak...Ben Mehmet Ali'yi özellikle meslek hayatımda çok kıskandım. Benim meslek hayatım da 45 yıla geldi. Onunki biraz daha fazladır. Bir çok alanda hep ilki yapmıştır. Asker konusunda ilk kitabı yazan Gazeteci Mehmet Ali Birand'tır. Kürt meselesinde bir çok ilke imza atmıştır. Mesela 1988 yılında gidip, Öcalan ile gidip ilk röportajı yapan odur. Avrupa Birliği Türkiye ilişkilerinde ilk kitabı yazan yine 'O'dur. Türk gazeteciliğini ve televizyonunu uluslararası alana yayan bir boyut kazandıran 'O' dur. Yeri kolay doldurulmayacak bir gazeteciydi."
CHP'Lİ TEKİN: BİRAND'I, MESLEĞİNE OLAN AŞKI VE POZİTİF BAKIŞ AÇISIYLA HATIRLAYACAĞIZ
MEHMET Ali Birand'ın ölüm haberini Karabük'te katıldığı bir programda alan CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, "O'nu, mesleğine olan aşkı ve pozitif bakış açısıyla hatırlayacağız" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Kanal D Haber Grup Başkanı Mehmet Ali Birand'ın ölüm haberini Karabük'te katıldığı bir parti programında öğrendi. Tekin, Birand'ın bitmeyen enerjisiyle örnek bir gazeteci olduğunun altını çizerken, "O'nu hep gülümseyen yüzü, gafları, mesleğine olan aşkı ve pozitif bakış açısıyla hatırlayacağız" dedi.
İRFAN ŞAHİN KANAL D AİLESİ OLARAK BİR AĞABEYİMİZİ KAYBETTİK
Doğan TV Ceosu İrfan Şahin, Mehmet Ali Birand'ı kaybetmenin acısını şöyle dile getirdi: "İyi bir gazeteci, iyi bir haberciyi ama herşeyden önemlisi iyi bir fikir adamını kaybettiğimize inanıyorum. Ben Birand'la 8 yıldır çalışıyorum. Onun kadar hayata tutkulu bağlanan, onun kadar mesleğine aşık çok az insan gördüm. Bizim her pazartesi saat 10'da toplantımız olurdu. Toplantının ortasında her hafta mutlaka girerdi. Onun içeriye girmesiyle birlikte, o toplantıdaki stres, o toplantıdaki.. Eğer konuştuğumuz kötü bir şey varsa, olumsuz bir şey varsa, bir anda dağılır. "Hadi çocuklar siz yaparsınız" derdi. Ben şahsen bir ağabeyimi kaybettim. Kanal D ailesi olarak, bir ağabeyimizi kaybettik. Ailesine sabır diliyorum. Kendisine rahmet diliyorum. Başımız sağolsun. O bizimle beraber kalacak. Onun bize öğrettikleri hep burada baki kalacak."
TÜRKİYE GAZETECİLER FEDERASYONUNDAN BAŞSAĞLIĞI MESAJI
TÜRKİYE Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel, Mehmet Ali Birand’ın vefatı nedeniyle başsağlığı mesajı yayımladı.
Türk basınının önde gelen isimlerinden Mehmet Ali Birand’ı kaybetmenin üzüntüsü içinde olduklarını belirten Sertel, şunları söyledi: "Yoğun bakımdan çıkmasını, yeniden sağlığına kavuşmasını büyük bir umutla bekledik, ancak ne yazık ki mümkün olmadı. Gazetecilik mesleğinin duayenlerinden, Türk basınının önde gelen isimlerinden Mehmet Ali Birand’ın vefatı camiamızı derinden üzmüştür. Hastalığına rağmen, son güne kadar Kanal D Ana Haber Bülteni’yle ekranda yer alan, gazetedeki yazılarını aksatmadan devam ettiren Mehmet Ali Birand’ın gazetecilik sevdası hepimize örnek olmuştur.
Özellikle hazırlayıp sunduğu 32. Gün Programı ile Türkiye’nin yakın tarihine ışık tutan haberlere imza atan Mehmet Ali Birand, Türk basınında önemli bir iz bırakmıştır. Meslek büyüğümüz Mehmet Ali Birand’a Allah’tan rahmet, ailesi, Kanal D çalışanları ve basın camiamıza başsağlığı dileriz."
SARILAR HEPİMİZE ÖRNEK OLDU
Kanal D Haber Direktörü Süleyman Sarılar, Kanal D Ana Haber bültenine katılarak Mehmet Ali Birand ile ameliyatından önce aralarında geçen konuşmaları aktardı. Birand'ın operasyonun ardından haber sunmayı planladığını belirten Sarılar şunları kaydetti:
"O kadar hayata bağlıydı ki, bir gün önce bültenden çıkınca operasyon geçireceğini konuştuk. Stend bu 25 dakikada takılıyordu. Daha önce 2 defa stend değiştirmişti. İkisinde de sabah değiştirip akşam bültene çıkmıştı. Bir önceki gün akşam hastaneye gelirken, dedim ki; 'Serdar'ı çağırayım mı?', Birand 'Hayır, niye çağıracaksın ki, biliyorsun 25 dakikalık bir şey... Sonra geleceğiz bültene bakacağız. Bültendeyim zaten' dedi. Bende 'çağırayım siz dinlenin' dedim, Birand'da 'kendimi yorgun hissedersem ben seni ararım' dedi."
Birand'ın işine çok bağlı olduğunu aktaran Sarılar, "O kadar işine düşkündü o kadar işini seviyordu, hayattan hiç kopmadı bu hastalık süresince hepimize örnek oldu" dedi.