BUGÜN, ASKERİN FİŞLEMESİNE KARŞI ZEHİR ZEMBEREK YAZILAR YAZIP, GEÇMİŞTE DE 12 EYLÜL'Ü ELEŞTİRENLERİ TOPA TUTAN YAZAR KİM?
HASAN PULUR/ MİLLİYET
Mülahazat hanesi açık!
HAKKI Devrim, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın ''fişleme talebi'' üzerine bir araştırma yapmış, kaç yazar bunu eleştirmiş diye...
Bizi de listeye ekleyebilir. KKK'nın, ''Kim kimdir, kimlerdendir,'' diye kaymakamlar aracılığıyla, insanları araştırma hakkı yoktur. Kimin, kim olduğu, kimlerden olduğu devletin bu işle görevli kurumları tarafından araştırılır, gerekirse bilgi verilir.
Üstelik, o bilgilerin de, ne kadar doğru, gerçek ve maksatsız olduğu tartışma konusudur.
Madem Hakkı Devrim, böyle bir araştırma ve tespit yapıyor, biz de kendisine yardımcı olalım.
* * *
BUGÜN KKK'nın ''fişleme talebi''ne karşı çıkıp, kan damlayan kalemleriyle eleştiren, ''Silahlı Kuvvetler'e karşı, demokrasiyi savunan'' zevatın, bir tarihte ''12 Eylül'' askeri yönetiminde neler yazdıklarını merak etmez misiniz?
Sadece bir örnek verelim, çünkü muhteremlerin hepsi birbirine benzer!
* * *
BUGÜN KKK'nın ''fişleme talebi''ni eleştiren, biri ''12 Eylül'' döneminin eleştirmeye başlanması üzerine, bakın neler yazmış, askeri yönetimi eleştirenlere ''kendinize gelin'' diye aba altından nasıl sopa gösteriyor:
''Siyaset, ticaret ve gazetecilik ve bütün bu meslekler, ancak ülkenin bütünlüğü, iç barışı, bağımsızlığı var olduğu sürece geçerlidir. Ülkenin yarını tehlikeye düştüğü anda, bütün bunlar havada kalır.
İçte 12 Eylül'ü, Türkiye'yi kana boğulmaktan ve iç savaştan kurtardığı için, yürekten destekliyoruz. İlk gün de belirttiğim gibi, inanıyoruz ki, 12 Eylül'ün başarısı, demokrasinin başarısı olacaktır. Bu dönemde, ister politikacı, ister gazeteci, ister başka bir mesleğin sahibi olalım, güncel ve mesleki rekabetlerin bir kenara itilmesi gereğini unutmamalıyız...
Şunu hepimiz kabul etmeliyiz:
12 Eylül'ü sadece askerler yapmadı. 12 Eylül'ü yediden yetmişe hepimiz yaptık. Devlet düzenini, yasaları, özgürlüğün kurallarını işletemedik... Asgari müşterekleri bulamadık... Anarşi ve terör tırmanırken, biz hepimiz bu konuya gereken önceliği verip birleşemedik...
Bu yüzden, eğer yeniden demokrasiye, hukuk devletine, özgürlüğe kavuşmak istiyorsak, her şeyi yerli yerine oturtmalıyız.''
* * *
ŞİMDİ Hakkı Devrim sorabilir:
''Ne demek istiyorsun?''
Demek istediğimiz belli, sıralama yaparken isimlerin karşısına birer soru işareti koy, eskilerin deyimiyle ''mülahazat hanesi''ni açık bırak diyoruz.
Bizden söylemesi...
Bir tekerleme vardır ''Karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar'' diye...
Bunların ne zaman doğru söyleyecekleri, ya da şaşacakları pek belli olmaz!
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:49