Gündem
  • 22.4.2003 02:26

ÇAĞLA ŞİKEL'DEN OLAY AÇIKLAMALAR : GÜZEL KADIN AYAĞI BENDE BİR TAKINTI HALİNE GELDİ

Çağla Şikel, sessizliğini Hürriyet için bozdu. Akmerkez'deki özel defile sonrası ‘‘skandal manken’’ olarak anılmaya başlanan Şikel, Beyaz'la yaşadığı aşktan Akmerkez olayına, Gökhan Özen'den tost skandalına kadar magazin gündemini uzun süre meşgul eden pek çok olayın perde arkasını anlattı. Yedi yıldır mankenlik yapıyorsunuz. Bu yedi yılda sizi en çok ne üzdü? - Beni ve ailemi çok üzen tek olay vardır, o da Akmerkez olayı. Ben çok profesyonelce işime gittiğimi zannederken, meğerse neler olmuş, neler konuşulmuş... O yaşadıklarımı hayatımdan çıkarmak, silmek isterim. Mimlendim... Çağla Şikel isminin başına ‘‘skandal’’ kelimesi eklendi. Çağla onu da yapar, bunu da yapar, olay yaratır durumu oldu. Bu olay olmasaydı böyle bir kimlik bana yakıştırılmazdı. 11 yıllık bir bale geçmişiniz var. Hangisi daha keyifli, mankenlik mi bale mi? - Bale yaparken mutlu değildim. Çünkü en iyisini yapabileceğime inanmıyordum. Bu yüzden de bıraktım. Mankenliğe geçtikten sonra yaşadığını anlıyorsun. Gezmenin, eğlenmenin ne demek olduğunu, keyif yapmanın ne demek olduğunu anlıyorsun. Çünkü bale yaparken hayatla bağlantın olmuyor. Lüksünüz, eğlenceniz olmuyor. Şimdi ben fetişist oldum mesela... KADIN AYAĞINA BAKARIM Ayak fetişisti mi? - Bale yapmaktan dolayı bütün ayak parmaklarımın şekli bozulmuştu. Şişlikler vardı, kemikler fırlamıştı. Tırnaklarım çok çirkinleşmişti. Yani ayak bir ahtapot edasıyla yürüyordu. Ayağıma bakamıyordum. Birer yaratık gibiydi ayaklarım. Baleyi bıraktıktan sonra onlara şefkat gösterdim. Her gün baktım, kremledim. Şimdi bana prenses gibi geliyorlar. Bayılıyorum ayaklarıma. Ama ben bütün kadınların ayaklarına bakarım. Kadının yüzü çirkin olsun, ayakları güzelse, o kadın bana güzel gelir. Erkeklerin ayaklarına da bakarım. Böyle bir takıntım var. Baleden kalma... Beyaz'la ayrılmanızın nedeni Akmerkez olayı mıydı? - Hayır, hiç ilgisi yok. Çünkü biz olaydan sonra yeniden barışmıştık. Attığım her adım Beyaz'a yoruldu. Sorun da burada başladı. Unutmaya çalışırken herkesin bana Beyaz'ı sorması, psikolojimi çok bozdu. Bunlar çok ağır şeylerdi. Yapmak istediğin bir şeyi yapamamak kadar kötü bir şey yoktur hayatta. Peki Beyaz'ın programında başından aşağı çiçekler dökmesi... - Çok güzel bir şeydi, ama yanlıştı. Kimse şimdi bana nankör demesin. Bana ilişkim boyunca alınmamış çiçeği ayrıldıktan sonra kameraların önünde başımdan aşağı dökmek ne demek? O anda tabii ki insanın çok hoşuna gidiyor, gözleri doluyor. Benim hayatımda çiçeğin çok büyük önemi vardır. Bozok (Gören) bana her gün çiçek alırdı ve her defasında ilk kez alıyormuş gibi mutlu olurdum. Ama Beyaz'ın bunu canlı yayında yapması çok ağrıma gitti. ‘‘Beyazıt, tebrik ediyoruz. Ne kadar şık bir hareket yaptın’’ demeleri için mi bu yapıldı diye düşündüm. Gökhan Özen'le olan ilişkiniz... - Daha tanışma dönemindeyken maalesef duyuldu. Ve başlamadan bitmek zorunda kaldı. Onunla bir şey yaşamış sayılmam. O anki heyecanımı kameralara yansıtmam, söylemem çok büyük bir hataydı. Aşık oldum, sevdim demek yanlış olur. İlişki de yaşadık diyemem. Çünkü daha flört bile edememiştik... Ama şunu söylemek istiyorum, benim reklama satacak bir kalbim yok... Ya tost skandalı... - O olay beni çok rahatsız etti. Çünkü çok uzatıldı... Yaptığım yanlış bir şey de değildi. Maalesef ismi lazım değil bir arkadaşımızın, hálá da gevşek gevşek gezen bir arkadaşımızın yaptığı bir şeydi bu. Olayı tasarlayıp, kurgulayıp televizyona anlatmış. Ben çok iyi niyetliydim. Allah herkesi islah etsin. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:50

İLGİLİ HABERLER