Yaşam
  • 25.1.2005 12:13

CEMEVİ DİNİ DEĞİL!...

ANKARA - Diyanet İşleri Başkanlığı, Anayasa''nın ''İnkılap Kanunlarının Korunması'' başlıklı maddesinde zikredilen ''Tekke ve Zaviyelerin Men ve İlgası Kanunu''na göre ''cemevi'' diye bir ibadethane açılamayacağını savundu. İslam tarihinde, Hanefi Şafii, Caferi gibi mezheplerle, Mevlevi, Kadiri ve Bektaşi gibi tarikatlara mahsus ''cami ve mescit'' dışında bir ibadethane mevcut olmadığını bildiren Diyanet İşleri''nin bu görüşü, Sultanbeyli Pir Sultan Abdal Derneği Başkanı Sadegül Çavuş''un cemevlerinin yasal statüsü hakkında bilgi istemesiyle açıklandı. Dedelik çelişkisi Diyanet''in ''cemevi restinde'' bulunduğu bu açıklama, kısa süre önce Radikal''e verdiği özel demeçte ''''Aleviliğin 20 kurucu şahsiyetinin temel eserlerini hem de Alevi dedelerimizle yayımlayacağız'''' diyen Diyanet İşleri Başkanvekili Mehmet Görmez imzasını taşıyor. Görmez, bu yazıda ''dedelik'' unvanının da yasak olduğunu belirtiyor. Diyanet''in bilgi isteyen vatandaşa iletilmek üzere İstanbul Valiliği''ne gönderdiği yazıda cemevi adıyla ibadethane açılmasının önüne bu kez İnkılap Yasaları engeli bulunduğu şöyle savunuluyor: ''''Anayasa''nın ''İnkılap Kanunlarının Korunması'' başlıklı 174. maddesinin 3. bendinde zikredilen 677 sayılı ''Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine ve Türbedarlık ile Birtakım Unvanların Men ve İlgasına Dair Kanun'' değiştirilmeksizin, kaldırılan tekke ve zaviyelerin ihyası anlamına gelebilecek, cem ayini icra etmek üzere cemevi tesis edilmesi anılan kanuna uygun değildir. Nitekim söz konusu kanunla dervişlik, dedelik, babalık, çelebilik ve halifelik gibi unvan ve sıfatlar da kesinlikle yasaklanmıştır.'''' Diyanet İşleri Başkanlığı''nın bugüne kadar mezhep, tarikat Alevi-Sünni ayırımı yapmadan Müslümanlık üstkimliğinde herkesi içine alacak şekilde görevini sürdürdüğü savunulan açıklamaya şöyle devam edildi: Sadece cami-mescit: İslam tarinde, Hanefi, Şafii, Caferi gibi mezheplerle, Mevlevi, Kadiri ve Bektaşi gibi tarikatlara mahsus ''cami ve mescit'' dışında bir ibadethane mevcut değildir. Cemevi diye bir şey yok: Din, tarihi ve bilimsel kabule göre de, İslam''dan ayrı bir Alevilik, Bektaşilik dini, cami ve mescitten gayri ''cemevi'' adında bir İslam mabedi de bulunmamaktadır. Müslüman olan Alevi-Bektaşi vatandaşlarımızın Kuran''dan başka bir kutsal kitabı, Hz. Muhammed''den gayri bir peygamberi de yoktur. Bu durum evliyasının, ulularının eserlerinde, nefeslerinde, şiirlerinde hep böyle ifade edilegelmiştir. Ayrı mezhep çabaları manidar: Günümüzde bazı çevrelerin Aleviliği İslam dışı bir din, ayrı bir mezhep, ayrı bir kültür olarak gösterme çabaları, Aleviliğin aslına ters düşen değerlendirmelerdir. Alevi vatandaşlarımızın en önemli referansı olan Hacı Bektaşı Veli''nin ''Malakat'' isimli eseri elimizdedir. Bu eserde anlatılanlar İslam''ın özüdür. Alevi adı da Sünni adı da bize sonradan verilmiş isimlerdir. Halkımızın tamamı Kuran-ı Kerim''in ilke ve prensiplerine bağlı kişilerdir. Binlerve yıl bir arada ve hiçbir problemi olmadan yaşamış bu milletin fertlerinin, yapay sorunlarla karşı karşıya getirilmek istenmesi üzerinde düşünülmesi ve gerekli analizlerin yapılması milli bir zarurettir. radikal Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 10:57

İLGİLİ HABERLER